Özet
28 Haziran 1914 Pazar günü, Dünya'da günleri degistirecek bir siyasi cinayet gerçeklestirildi. Avusturya-Macaristan Imparatorlugu'nun varisi Fransuva Ferdinand Saraybosna ziyareti'nde esi ile birlikte suikast neticesinde hayatini kaybetmistir. Saraybosna suikasti olarak anilan bu olay tarih metinlerinde Birinci Dünya Savasi'ni baslatan "kivilcim" veya "Avrupa'ya düsen gök gürültüsü" olarak tanimlanmistir. Sirbistan'da, Bosna-Hersek ve Sirbistan'in Slav birligi için faaliyetlerde bulunan "Kara El" gizli örgütü; Gavrilo Princip ve beraberindeki Nedjelko Cabrinovic, Trifko Grabez, Muhamed Mehmedbasic, Vaso Cubriloviç , Cvijetko Popoviç ile birlikte bir suikast plani dogrultusunda yolculuga çikmislardir. Saraybosna suikastinin arka plani, suikast ani ve sonrasi sebepleri ve neticeleri örgüsünde bu çalismada ele alinacaktir.
Anahtar Kelimeler: Saraybosna Suikasti, Arsidük Fransuva Ferdinand, Gavrilo Princip, Albay Apis, I. Dünya Savasi
Abstract
Sunday, June 28, 1914, the world will change in the days of a political murder was carried out. Franz Ferdinand, heir to the Austro-Hungarian Empire in Sarajevo visit with his wife and both died as a result of an assassination. The Sarajevo assassination, referred in the history texts as "spark" of the First World War or "like a clap of thunder to Europe". In Serbia, the secret organization "Black Hand" engaged in activities for the unity of Serbs; together with Gavrilo Princip and Nedjelko Cabrinovic, Trifko Grabez, Muhamed Mehmedbasic, Vaso Cubriloviç , Cvijetko Popoviç had a mystical trip to the assassination plot. The background of the assassination in Sarajevo, causes and consequences of the assassination will be discussed in this study.
Key Words: Sarajevo Assassination, Archduke Franz Ferdinand, Gavrilo Princip, Colonel Apis, WWI
Giris
Saraybosna suikastindan evvel, Avrupa'da politik ve etnik yapisal sorunlar özellikle Balkanlar'da çok yaygin idi. Saraybosna suikasti hadisesinin akabinde siyasi gerilimin uluslararasi boyuta ulastigi noktada savas çözüm olarak belirmistir. Zira Avrupa geleneginde savas degisimin enstrümani olarak kullanilmaktadir.
Saraybosna suikastindan tam bir ay sonra 28 Temmuz 1914 tarihinde baslayan ve 11 Kasim 1918'de sona eren, dört yil süren bir savas baslamistir. Baslangiçta savas lokal olarak görülmüstür. Bu münasebetle "Üçüncü Balkan Savasi"1, "Avrupa Savasi"2, veya "Milyonlar Muharebesi"3 olarak dönemin gazetelerinde yer almistir. Özellikle Amerikan literatüründe Amerika'nin savasa dahil olusuna kadar savas bir Avrupa savasi olarak degerlendirilmistir. Amerika'nin savasa katilmasi ile bu algi degismis ve "Dünya Savasi" olarak tanimlanmistir.
28 Temmuz 1914 (H. 5 Ramazan 1332, R. 15 Temmuz 1330) tarihinde Avusturya-Macaristan'in Sirbistan'a savas ilan etmesi ile akabinde Ingiltere, Fransa ve Rusya'dan mütesekkil Itilaf devletleri ile Almanya, Avusturya-Macaristan, Italya'dan olusan Ittifak Devletleri olarak siyasi bloklarin olusmasi da gecikmemistir. Bu bloklara yeni devletlerin katilimi veya saf degistirmeleri savasin Avrupa'da sinirli kalmayacagini ve uzun sürecegini göstermekte idi. 23 Agustos'ta Almanya'ya daha sonra 25 Agustos'ta Avusturya-Macaristan'a savas açan Japonya, 6 Nisan 1917' de Amerika'nin Itilaf Devletleri tarafinda savasa dahil oldugu bu büyük ve uzun savas Avrupa sinirlarini asmis ve tüm kitalari etkilemistir. Osmanli Devleti ise Ekim 1914'de Hristiyanlar arasinda siyasi ancak lokal bir olay neticesinde baslayan bu savaslara müdahil olarak Dünya Savasi'nda yer almistir.
19. yüzyilin 20. yüzyila döndügü yillarda Avrupa'da ve Amerika'da gelisen endüstriyel teknikler bir ilerleme ve zenginlik olusturmustur. Yayginlasan sömürgecilik neticesinde güçsüz uluslar güçlüler tarafindan yönetilmekte idi. Örnegin, Britanya Kanada'dan Karayiplere, Güney Afrika'dan Hindistan'a yayilmis ve 400 milyondan fazla insan yani dünya nüfusunun % 25'i Ingiliz idaresinde bulunmaktaydi. Londra ise 1900'lerde dünyanin en büyük sehridir ve 6 milyondan fazla nüfusu ile birlikte artan egitim ve okuryazarlik orani ile dikkat çekmektedir. Keza, Avrupa'da Almanya, Fransa, Hollanda, Portekiz'de denizasiri sömürgelere sahip diger devletlerdir.
Devletlerin bu sömürgecilik yarisinda ekonomik ve siyasi güç dengesi içerisinde yerini ve çikarlarini koruma telasi ülkeler arasinda kutuplasmalara neden olmustur. Bloklar ve devletlerarasi iliskilerde ortaya çikan çatismalar dünyayi bir savasin esigine getirmistir. Bu tablo neticesinde Birinci Dünya Savasi'nin esas sebepleri olarak reform arayisindaki dünya imparatorluklarinin milliyetçilik agrisiyla kivranmalari, emperyalist dis politikalar, militer rekabet ile beraberinde silahlanmanin artisi ile izah edilmektedir.
Ancak Birinci Dünya Savasi'nin kivilcimi veya tetikleyici sebebi Saraybosna suikastidir. Bu suikast, savasin baslangiç hikayesidir. Bu siyasi cinayet, tarih metinlerinde "Avusturya-Macaristan Imparatorlugu Veliahti Fransuva Ferdinand'in, 28 Haziran 1914 günü Saraybosna'yi ziyaretinde bir Sirp milliyetçisi olan Gavrilo Princip tarafindan öldürülmesi" cümleleriyle kifayet bulmustur.
Bu çalisma ile suikastin anatomisi incelenerek detaylariyla aktarilacaktir. Yabanci literatürün yanisira Osmanli gazeteleriden de bu hadise takip edilmistir. Ancak bu siyasi suikasti özellikle Peyam, günü gününe gündemine alarak takip etmistir.
Bu suikasttan bir ay sonra Avusturya-Macaristan Sirbistan'a savas ilan etmistir. Sonra kurulan ittifaklar dünyayi savasa sürüklemistir. Yaklasik 20 milyon sivilin öldügü bu savasin nasil dünya savasina dönüstügü merak konusudur. Zira Hristiyanlar arasinda meydana gelen etnik bir problem veya irredantizm lokalden küresel bir boyuta kavusmus ve dünyanin dört bir yanini sarsan büyük bir savasa yol açmistir.
Baslangiçta Avusturya-Macaristan ve Almanya tarafindan üstlenilen büyük ölçüde "te'dip-haddini bildirmek"4 maksadiyla patlak veren çarpismalara bir ölçüde askeri ve devlet görevlilerinin algilari yol açmistir.5 Imparator Fransuva Joseph, General Franz Conrad von Hötzendorf, Dis Isleri Bakani Leopold von Berchtold imparatorlugun devami ve Sirplarin yayilmaci milliyetçiliklerinin (irredantizm) önüne geçmek için bu savasi gerekli görmüslerdir. Bunun sebebi ise Arsidük suikastinin nasil ve neden gerçeklestiginin detaylarinda saklidir.
28 Haziran 1914, Pazar
20. yüzyilda suikastlar herhangi bir meseleye dikkat çekilmek istenildiginde belli grup ve kisilerce kullanilan olagan bir yöntemdir. 1900-1914 tarihine kadar çok sayida suikast gerçeklestirilmistir. Mesala Osmanli Devleti'nde 1905 tarihinde, Sultan II. Abdülhamid Han'a Ermeni Devrimci Federasyonu tarafindan bombali bir saldiri düzenlenmistir, 1913 tarihinde Mahmut Sevket Pasa makam otomobilinde ugradigi silahli saldiri sonucunda öldürülmüstür. 1914 yilinda ise Bab-i Ali önünde Misir Hidivi Abbas Hilmi Pasa'ya kursun sikilmistir. 6 Yine Italyan Krali Umberto (29 Temmuz 1900, anarsist Gaetano Bresci tarafindan), U.S. Baskani William McKinley (14 Eylül 1901, Polonyali Leon Czolgosz tarafindan), Sirp Krali Alexander Obrenovic (28 Haziran 1903, Albay Dragutin Dimitrijevic önderligindeki askeri darbe yapan bir grup subay tarafindan) ve Meksika Baskani Francisco Ignacio Madero Gonzalez (22 Subat 1913, askeri darbe sonucu askerler tarafindan) suikastlarla öldürülmüslerdir. 28 Haziran 1914 tarihinde Arsidük Fransuva Ferdinand'a7 karsi düzenlenen suikast de bu silsilenin bir halkasidir. Ancak Arsidük hayati boyunca korkuyla yasamaktansa bunu bulundugu statünün olagan bir tehlikesi olarak görmüs ve görevinden geri çekilmemistir. Bu konuda da söyle demistir: "Hayatimiz sürekli olarak tehlikede Tanri'ya güvenmek zorundayiz."8
Arsidük suikasti, sonuçlari itibariyle diger siyasi cinayetlerden farklidir. Bu suikastin hemen akabinde Avrupa'yi degistirecek bir güce sahip oldugu farkedilmistir. Hatta sadece Avrupa'yi degil tüm dünya siyasetini etkiyerek yeniden sekillendirmistir. Netice olarak, Birinci Dünya Savaçi'm tetiklemistir.
Arsidük Fransuva Ferdinand ve esi Sophie Chotek Sirbistan'in baskenti Belgrad'a ziyaretlerini gerçeklestirmek üzere çarsamba günü Viyana'dan yola çikmislardir. Avusturya-Macaristan tahtinin varisi olarak degil Avusturya ordusunun Genel Müfettisi olarak çiktiklari10 seyahatlerinin dördüncü ve son duragi Bosna ve Hersek idi. Peyam gazetesi, "Harici Haberler" arasinda "Arsidükün Seyahati" ara baçligi ile Avusturya Arsidükü'nün bu seyahatine de yer vermistir. 26 Haziran tarihli bu haber söyledir: "Arsidük Fransuva Ferdinand bugün buraya vasil olmus ve ahali tarafindan siddetle alkislanmistir. Arsidük yirmi alti bin kisinin istiraki ile icra edilecek büyük manevralar için burasini kendisine karargah ittihaz etmistir."11 ""
Arsidük Ferdinand, Bosna ve Hersek halkinin Avusturya idaresinden memnuniyetsizligini bilmekteydi ve bu seyahatde isteksiz davranmakta idi. Hatta amcasi imparator Fransuva Josef'ten bu görevden affini istemisse de imparator Jozef'in samimiyetsiz "istediginiz gibi yapiniz" cevabi ile gitmek mecburiyetinde oldugunu anlamistir. Çiktiklari seyahatte Düses, Bosna ziyaretinin tehlikeli olabilecegi uyarilari sebebiyle bu programi iptal ederek geri dönmek istemistir. Arsidük de erken dönüp çocuklarini görmek istemekteydi ancak askeri yaveri bunun Bosna-Saray(Sarajevo) halkini gücendirebilecegini ifade etmesi üzerine kalmayi ve programi gerçeklestirmeyi tercih etmistir. Nitekim; Arsidük Ferdinand, Genel Müfettis olarak askeri teftisinde 20.000 askerin performanslarindan memnun olmustur.12 Bu esnada refikasi da Bosna-Saray'da okullari, yetimhaneleri ziyaret etmistir.13
Bosna-Saray, 28 Haziran 1914, günesli bir gün ve sabah saat 10.00 sularinda Arsidük ve refikasinin resmi ziyareti icra edilmekteydi. Halk, Arsidük ve esini selamlamak üzere yollarda kargihkh ikili saflar olusturmustur ancak onlarin arasinda suikast plani içerisinde olan Bosnali milliyetçi Sirplarda vardi.
Arsidük Fransuva Ferdinand'in yedi araçlik konvoyu Appel Iskelesi boyunca harekete baslamistir. Üçüncü siradaki üstü açik olan otomobilde Fransuva Ferdinand ve esi oturmaktaydi. Arsidük soluk mavi bir general üniformasi ile yüksekyakali tunik, kirmizi çizgili siyah pantolon, yesil tavus kusu tüyleriyle süslenmis bir migfer giyinmis ve saginda refikasi Sophie, kirmizi bir sal ile çevrili beyaz ipek bir elbise giyinmis, devekusu tüyleri ile süslenmis genis kenarli sapkasi ile arabada oturmaktaydilar.
Konvoy yavas yavas ilerlerken ilk suikastçi Muhamed Mehmedbasic'i geride birakmis idi. Mehmedbasic bir sey yapamamis ve sonrasinda yerini terketmistir. Ilk üç suikastci Arsidük geçerken cesaretlerini kaybederek girisimde bulunamamislardi. Konvoy Cumurja köprüsüne yaklastiginda Nedjelko Cabrinovic Arsidük'ün aracina bombayi firlatmistir. Bu ikinci suikastçi nerdeyse basarili olacakti ki Arsidük ufak bir kol hareketi ile bombayi savmis ve araci hizla ilerlemeye devam etmistir. Bu patlamanin siddeti ile sokak lambalari, etraftaki camlar kirilmis, zarar görmüstür. Arkasinda bulunan araçtan iki kisi bunlar Kont Boos Waldeck, Yarbay Erich von Merizzi ve ahaliden alti kisi yaralanmistir. 14 Bu esnada bomba mahalinden "zivio!" (canli yasiyor) ve "hurrah!" (hurra) çigliklari duyulmaktadir.15 Daha sonra dördüncü suikastci Nedeljko Cabrinovic, suikast girisiminin hemen akabinde hizla yakalanmistir. Tahkikat neticesinde bombanin çiviler ve kursunlarla dolu büyük bir sise ile yapildigi altina bir de balata rabtedilmis oldugu tayin edilmistir16.
Arsidük'ün arabasi Belediye binasina (Town/City Hall) dogru hiç durmadan ilerlemistir. Buraya geldiginde kapida "Veliahda karsi vukubulan ilk suikasti müteakip Bosna Saray belediye reisi Arsidük'ü tecavüzden kurtuldugundan dolayi tebrik için bir nutuk iradina baslamis idi. Fakat arsidük nutku keserek: "Insan Bosna-Saray'a geliyor, üzerine bomba atiyorlar bu "ayipdir" demistir".17
Burada bir yarim saat kadar kaldiktan sonra saat 10:45 sulari yeniden yola çikmislardir. Arsidük Belediye binasinda icra edilen resmi kabulden sonra ayrilarak yaralanan yardimcisi Albay Morizzi'yi ve diger yaralilari ziyaret için hastahaneye (Garrison Hospital) gitmek istemekteydi. Bu arada tüm tedirginliklere ragmen Bosna ve Hersek valisi, Oskar Potiorek, ikinci bir saldiri ihtimalinin olmadigi hususunda karar belirtmistir18 ve ek tedbirlerle Appel Iskelesi'den geri, asagi düz sürüsle iç caddelere girmeden gidebileceklerini önermistir. Arsidük'te bu güzergah üzerinden gitmeyi kabul etmistir.19 Ancak Arsidük Ferdinand, esi Sophie' nin valinin konagina götürülmesini, kendisine hastahane ziyaretinde eslik etmemesini istemisse de refikasi yaninda kalmakta israrci olmustur.
Planlanan güzergahta ilerleyen konvoydaki ilk iki araba yanlislikla Fransuva Joseph Street'e sapmislar,20 Arsidük Ferdinand'in araci da onlari takip etmistir. General Potiorek, yanlis güzergahin takip edildigini anlar anlamaz bagirarak rihtimda kalmalari gerektigi hususunda uyarida bulunmustur. Bunun üzerine Arsidük ve refikasinin bindigi üstü açik otomobil geri dönmek için durmustur. Tam o esnada sokagin en dar mahalinde Schiller's Store önünde bekleyen, Gavrilo Princip, "Avusturya ve Macaristan veliahdi Arsidük Fransuva Ferdinand ile refikasi üzerine iki el revolver atmistir. Gerek veliahd gerek refikasi gayet vehim surette mecruh olmuslar biraz sonra terk-i hayat etmislerdir."21
Suikastçi; Princip iki el ates etmistir. Ilk ates Düsesi karnindan vurmus, ikincisi Arsidük'ün sahdamarini delmistir. Düses hemen kendini kaybetmis ve Arsidükün dizleri üzerine düsmüstür, ardindan Arsidük'de bilincini yitirmistir. Bindikleri otomobil hemen hizla düz devam ederek Konak'a dogru gitmistir. Orada ordu cerrahisi vardi, ancak oraya varildiginda hastahane bashekimi her ikisinin yasamadigini kesinlestirmistir. 50 yasinda olan Avusturya-Macaristan tahtinin varisi Arsidük Fransuva Ferdinand ve 46 yasindaki refikasi Düses Döhöhenberg ölmüstür.22 Suikast akabinde suikastin basariyla tamamlandiginin haberi Belgrad'a, Binbasi Trebiteviç'e "Iki hayvan ayi satildilar" telgrafiile verilmistir. 23
Arsidük'ün Bosna-Saray seyahati ve teftisati hakkinda 26 Haziran ve 27 Haziran tarihli Bosna-Saray'dan gelen haberleri aktaran Peyam gazetesi, 29 Haziran günü suikast hadisesini de yine ilk sayfadan "Avusturya Veliahdi ve Refikasinin Katli" " manseti ile duyurmustur. Bu suikast ile ilgili olayin üzerinden daha 24 saat geçmeden su tespit ve beyanatta bulunmustur: "Avusturyaristan veliahdi ile zevcesinin Bosna-Saray da katl edilmeleri tam saat üçte intisar etmistir. Bu haber, azim bir teessür husule getirmistir. Gazeteler biraz soma nesr etdikleri ilavelerle tafsilat vermislerdir. Derhal mükemmel surette tertib edilmis siyasi bir suikast karsisinda bulundugu anlasilmistir."24 "24 Haber söyle devam etmektedir: "Herkes biliyordu ki veliahd Fransuva Ferdinand tipki Alman imparatoru gibi azimkâr, fa al, hîn-i hacette kilicini kinindan çekmege hazir idi..... Birinci Fransuva Jozef hay at -i saltanatinin son demlerinde gurubunda oldugu için veliahd Fransuva Ferdinand gibi f traten siyaseten tehzib-i ma 'rûfbir sahsiyetin gaybubeti Avusturya devleti için büyük birzayâdir. '®
imparator Fransuva Jozef ve Arsidük'ün çocuklari sok haberi büyük üzüntü ile karsilamislardir. Bu sirada Isle'de(ada, Fransa) bulunan imparator Jozef geri dönmek üzere hazirhga baslamislardir. Peyam gazetesi basyazari Ah Kemal, imparator Jozef'in üzüntüsünü ilginç bir benzetme ile ifade etmistir: "Ol cihanda hiçbir hükümdar görülmemisdir ki imparator (Fransuva Jozef) kadar o uzun o harikulade hayat-i saltanatinda bu derece umumi ve hususi bilhassa hususi aalara, felaketlere ugramis olsun. Bu pür-i mülûk, mülûk-ü devran sebabindan bu eyyam-i hirmâna kadar çekdigini sairler dedigi gibi ömrünün saatlerine taksim eylese: haric-i kismet gam-i yakupdan efzûn çikar.."26 "26
Viyana'da 28 Haziran günü aktanlan haberlere göre27 suikast hadisesi tarif edilemez bir üzüntü ile karsilanmistir. Büyük bir elem ve endise sehre hakimdir. Her tarafta bayraklar siyah tüller ile sarili oldugu halde yari direge çekilmistir.28 imparator ordunun alti ay matem tutmasini emretmistir.29
Tiyatrolar tatil edilmistir. Bosna-Saray'da bir çok kisi aksama kadar 37 (bu rakam birçok kaynakta degismekle birlikte yaklasik 50 civari) kisi tevkif edilmistir bunlarin arasinda kadinlarda bulunmaktadir. Suikast esnasinda asayisten sorumlu Bosna-Saray polis müdürü azledilmistir.30 Arsidükün muhafazasina memur zabita tevkif edilmistir. Arsidük ile refikasinin muhafazasina memur polis komiseri ise cinayetden bir saat sonra intihar etmistir.31
Ayrica, Bosna-Saray'a zabita-i hafiye ve beynelmilel zabita memurlari gelmistir. Burada, gazetelere zabita tarafindan el konulmustur. Viyana'dan 28 Haziran aksami toplanan Meclis-i Vükela ise Bosna'da idare-i örfiye(sikiyönetim) ilan etmistir.
"Bosna-Saray'da vukua gelen mezaife cihet cihet bir ehemmiyet-i uzmayi haizdir. FecÎâdir. Netice itibariyla mü'essirdir. Yalniz Avusturyaca degil bütün Avrupaca bâ'is-i endisedir."32 ifadeleriyle basinin naklettigi üzere bütün Avrupa'da ve de Washington'da da hadise üzüntü ve endiseyle karsilanmistir. Arsidük Fransuva Ferdinand'in katlinden dolayi Avusturya-Macaristan sefarethanesine taziyelerini beyan için evvela Sirp Sefiri gelmistir. Sirbistan hükümeti cinayeti siddetle kinamistir. Sirbistan re'Îs-i naziri ve Hariciye Naziri, Sirp Meclis-i Mebusan re'isinin Avusturya Macaristan meclisleri reisine telgrafname ile taziyelerini bildirdigi gibi Sirbistan'da o gün itibariyle kutlanan resmi bayrama ragmen umumi mahaller hükümetin emri ile aksam saat onda kapatilmistir.
Bu münasebetle bütün hükümdarlar, Fransa reis-i cumhuru, Papa, Imparator, Kral Fransuva Jozef ile Hanedan Imparatoru azasina telgraflar çekerek gayet samimi surette üzüntülerini ve taziyelerini iletmislerdir. Almanya imparatoru ise yapilan yarislarin derhal tatil ve tehirini emretmisdir. Limanda bulunan Alman ve Ingiliz sefinelerinin hepsi matem münasebetiyle bayraklari yari direge çekmislerdir. Roma'da ise gazeteler Italyan kavminin bu vahim cinayet karsisinda her türlü kin ve düsmanligi unuttugunu ve müttefik kavmin elem ve matemine istirak ettiklerini yaziyordu. Londra'dan gelen haberde de Ingiltere Sarayinda Arsidük Ferdinand Fransuva'nin vefatindan dolayi sekiz gün mateme girdigi duyurulmaktadir. Bulgar sarayinda ise onbes günlük matem ilan edilmistir.33 Romanya, Italya Krali yine 28 Haziran günü Imparator'a taziyelerini beyan etmislerdir.
Avusturya veliahdinin ve refikasinin katlinden dolayi 29 Haziran günü "Zat-i hasmet-me'âblarinin düçar oldugu keder-i azimden mütehassil te'essürat-i manevimle en samimi taziyetlerimi beyan eder ve Avusturya-Macaristan matemine istirak ederim".34 seklindeki beyanatla Osmanli Imparatorlugu namina Sadrazam Sait Halim Pasa taziyelerini iletmistir. Ayni zamanda mateme istirak olarak; Saray-i hümayunda aksamlari terennümü mutad olan mabeyn muzikasinin bu hafta zarfinda terennüm etmeyecegi bildirilmistir.
Yine ayni gün Sadrazam Said Halim Pasa, Avusturya Sefarethanesine giderek Avusturya veliahdi Arsidük Fransuva Ferdinand'a karsi vuku bulan suikasttan dolayi sefir Marki Pallavicini'ye taziyelerini beyan etmislerdir. Osmanh h namina Meclis-i Mebusan reisi Halil Bey, Avusturya Meclis-i Mebusan riyasetine bir telgrafname göndererek bu katlden dolayi Osmanli Parlementosu namina taziyelerini beyan etmislerdir. Viyana sefiri Hüseyin Hilmi Pasa ise Avusturya Hariciye Nezaretine telgrafname ile taziyelerini iletmistir. 35 Bâb-i âli tarafindan verilen emir üzerine Osmanli sefareti maslahatgüzari Blak Bey Hariciye nezaretine giderek Kont Berhtold'a Osmanli Hükümeti namina yine taziyelerini beyan etmislerdir. 36
Cenaze Merasimi
29 Haziran'da Bosna-Saray'da Arsidük ile Düses'in naaslari tahnit edildikten sonra piskopos tarafindan bir ayin icra edilmistir. Naaslari tasiyan tabutlar törenden sonra hükümet dairesinde geçici kilise haline getirilen odada teshir olunmustur. Oda çelenklerle dolu idi. Ögleden sonra, askeriye ve mülkiye ricalinin tabutlarin bulundugu daireye girmeleri için müsaade edilmistir. Aksam saat altida iki tabut, askeri merasim ile istasyona oradan da hususi tren ile Matkoviç'e nakl edilmistir.37 Oradan da bir zirhliya aktanlacaktir. Zirhliya bir filo dahi refakat edecek ve böylece Viyana'ya nakledilecektir.
Arsidük ile düsesin naaslarini tasiyan trenin gectigi her istasyonda en küçük istasyonda bile ahali toplanarak trenin geçisini hürmetkârane surette selamlamislardir.38
Naaslar, 3 Temmuz aksam saat onda Viyana'ya varmistir.39 istasyonda müteveffanin çocuklari, yeni veliahd Arsidük Sarl Fransuva Jozef ile Harbiye Müdafa-i Milliye nazirlari, yüksek dereceli saray memurlari, generaller, bir çok madam, matem elbiselerini giyinmis olarak beklemekte idiler. Sarl Fransuva Jozef tabutlarin bulundugu vagona yaklasmis ve resmi ihtirami ifa etmistir, huzurunda hiçkira hiçkira aglamistirlar. Tabutlar vagondan çikarilarak saraya mahsus olan geçici kilise haline getirilmis olan intizar salonuna götürülmüstür. Saray rahibi burada bir ayin-i ruhani icra etmistir. Güzergahda yüzbinlerce halk saf teskil etmekte idi. Cenaze alayi hareket ettigi sirada toplanmis olan kalabalik diz çökmüstür. Bir çok halk hiçkirarak aglamakta idi. Tabutlar saraya geldigi sirada tekrar resmi takdis icra edilmistir.40 Sonra da saray yakinmdaki kiliseye nakl edilmistir. Kilisede icra edilen ruhani ayinde Arsidük Sarl Fransuvalozef ile Arsidüses Zita Maritrez son derece müteessir olduklari halde hazir bulunuyorlar idi.41
4 Temmuz sabahi saat onbire çeyrek kala Artisteten (Artstetten Castle) sato kilisesinde bir ruhani ayin icra edilmistir. Saat onbir buçukta tabutlar en yakin akrabalarinin da hazir bulundugu satonun defin mahaline nakl edilmistir ve burada resmi defin icra olunmustur.42
Ayrica, Hariciye nezaretinden Viyana sefaret-i Osmaniyesi maslahatgüzarhgma Arsidük ile refikasinin kabri üzerine Osmanli Hükümeti namina süslü bir çelenk yaptirilmasi emr olunmustur.43 Beyoglunda Santa Maria Draperis Kilisesinde 4 Temmuz günü saat onbirde Arsidük Fransuva Ferdinand ile refikasinin istirahat-i ruhu için bir ruhani ayin icra edilmistir.44 Bu ayinde hükümet namina Hariciye müstesari Resad Hikmet Bey, Beyoglu mutasarrifi Gani Bey, Polis müdürü Sezai bey ile bi'l-umum süfera, Alman Sefareti müstesari ve önemli ecnebi sahsiyetler de hazir bulunmustur. Beyoglu caddesinde Avusturya tebaasina ait dükanlar ise Avusturya bandirasini matem alameti olarak yariya çekmistir..
Avusturya'ya ispanya Krali, Belçika Bavyera Saksonya Krallari dahi cenaze merasiminde bulunmak üzere buraya gelecekleri önceden bildirilmistir.45 Ingiltere'den Prens Arthur ve onunla birlikte Ingiliz ordusu ümerasindan bir zat ile bu alay zabitanindan mürekkeb bir heyetin eslik etmesi muhtemel oldugu haberleri de basinda yer almistir.46 Almanya imparatoru ve imparatoriçesinin bizzat katilacagi önceden duyurulmussa da daha sonra hafif bir bel agrisi rahatsizligi nedeniyle imparator törene katilamamistir. Bu durum diplomatik bir hastalik ve siyasi bir isteksizlik olarak degerlendirilmistir.47 Peyam gazetesinde bu durum iki sebebe baglanmistir. Bunlardan ilki Avusturya Imparatoru ile arasindaki Sirplara karsi ihtilaf-i efkar mevcud bulunmasindan dolayi ve diger sebebi ise Viyana ve Berlin saraylarinin Viyana'ya gelmek zahmetini ihtiyar etmemeleri, diger hükümdarlari gücendirmemek istemelerinden ileri gelmektedir. 48 Ancak Avusturya sefareti tertib edilen son programa tevfikan cenazede ecnebi hiçbir veliahd bulunmayacagini teblig etmistir.49
Arsidük ve refikasinin cenaze merasimi çok özel ve basit bir sekilde icra edilmistir. Bu merasimlere Fransuva Ferdinand ve esinin yüzlerce samimi arkadasi ve aristokrat dahi örnegin Prens Fürstenberg, Prens Schwarzenberg, Prens Windischgratz, Prens Kinsky ve daha bir çok meclis üyesi ile Golden Fleet sovalyesi davet edilememislerdir.50
15 Temmuz'da Bosnasaray'da Arsidük ve Düses için düzenlenen merasime mahalli Osmanli sehbenderi, Diyet Meclisi Reisi, Evkaf Müdürü, Vali muavini ve birçok memur katilmistir. Burada ruhlarinin istirahati için dualar edilmistir.51
Bu suikast haberi ile ilgili ilginç notlardan bir tanesi de Fransuva Ferdinand 63 milyon Frank, Düses ise 36 milyon Franka sigortali imis.52
Suikastin Muhtemel Sebepleri
Suikast faili Princip; "güya ma 'ruz-t tecavüz ve tazyik olan Sirp milletinin intikamini almak için ricalden birini revolverle öldürmek niyetinde bulundugunu .. ifadesinde itiraf etmistir. Ancak tek ve asil gerekçenin bu olduguna hem matbuat hem de siyasi düsünce kanaat getirmemistir. Buna ek olarak birçok sebepten bahsedilmistir. Özellikle dönemin gazetelerinde suikastin sebepleri ve eserleri ciddi bir propaganda esliginde ele almmiçtir. Bosna ve Hersek'in ilhaki, Sirp milliyetçiligi ve Güney Sirplari'nin Sirbistan'la birlesme hayali, Arsidükün Trializm politikasi, Kara El(Black Hand) örgütünün faaliyetleri, Sirbistan matbuatinin Sirp miliyetçiligi propagandasi isaret edilen sebepler arasindadir.
Bosna ve Hcrsck 'in flfiaki
1908 tarihinde II. Mesrutiyet'in ilaninin akabinde Avusturya-Macaristan Sirbistan birliginin önüne geçebilmek için Bosna ve Hersek'i ilhak etmistir. Ancak Bosnali Sirplar kadar Belgrad'daki Sirplar da bu durumdan rahatsiz idiler.
Bu rahatsizlik 27 Nisan 1909 tarihli Ingiliz Bakanin raporunda da alenen görülmektedir.54 Belgrad'da 20.000'den fazla kisinin katildigi Avusturya-Macaristan karsiti gösteriler yapilmistir.55 Zira Bosna hem cografya hem de etnik olarak "Büyük Sirbistan" hayalinin kalbinde yer almaktaydi. Deba gazetesi suikast gerekçesi olarak bu ilhakin hasil ettigi düsmanligi söyle anlatmaktadir: . yapilan suikast siyasi bir cinayetdir. Bu cinayetin failleri anasil Bosna-Hersek ahalisindendir Ve bu iki eyaletin Avusturya hükümeti idaresi altina geçtiginden dolayi teskin kabul etmez bir adavet beslemekte olan ifratperver Sirp Hirvat gençleri zümresindendirler. Bosna ile Herseki Avusturya ya ilhak eden 6 Tepinievvel 1908 tarihli emirnâme-i impatatorinin nepinden beri Sirp ve Hmat irkma mensup ahali kendilerinde husule gelen galeyan-efkari izhardan geri kalmamakda idi 1er. Bu galeyan-i efkar bazen alenen bazen hususi tadñerde rû-nümûn olmakta idi. Hatta Bosna buhraninin en har devresinde bu eyaletin her ciheti ile asker ile dolu ve idare-i örfiyenin hükümran oldugu bir zamanda bile bu hali setr ve ihfa edebilmek için güçlük çekilmekde idi." "56
Birinci Dünya Savasi'ndan alti yil öncesinde, 1908 yilinda, ilhakin yarattigi bu düsmanlik neticesinde Avusturya-Macaristan Disisleri Bakani Baron Alois Lexa Von Aehrenthal'in Dünya savasini öngören su sözleri ilginçtir: "Dünya da çok aci var. Sahne kuruldu, aktörler hazir. Oyunun baslamasi için sadece kostümler eksik. 20. yüzyilin ikinci on yih büyük olaylara sahit olabilir. Kisa bir süre sonra gerçeklesebilir."57 '57
Aziz Vitus Günü (Saint Vitus Day), 28 Haziran 1914
Sirp milliyetçiligini ve güney Sirplarinin tutumu bir örnek üzerinden anlatilabilir. Bunlardan biri olarak, 1913-1914 Balkan Harbi ile Sirbistan'in Kumonova ile Manastir'daki muzafferiyetleri, Avusturya'nin güneyindeki islavlar ile mütemekkin olan sehirlerin hepsinde, kendi milli zaferleri gibi alkislanmasi gösterilebilir. Hatta Avusturya bandirasini hamil olan vapurlar üzerinde "Yasasin Sirbistan!" diye bagirilmistir. Raguza'da Spalato'da senlikler icra edilmistir.58
ikinci örnek ise oldukça ilginçtir. Evveliyati yaklasik 500 yil öncesine dayanan 28 Haziran günü Belgrad'da milli merasim olarak kutlanmaktadir. Bugün Sirp milliyetçiligi için önemli bir milli bayram günüdür.
28 Haziran 1389 tarihinde (Gregoryen takvimine göre 28 Haziran ancak eski Ortodoks takvimine göre 15 Haziran olup) bugün Saint Vitus Day olarak kutlanmaktadir. Ancak bu dini gün Sirplar için ayni zamanda bir anma günüdür. Sirp Prens Lazar ve Osmanli Sultani I. Murat arasinda gerçeklesen Kosova Savasi (Kosovo Polje) efsanelerinde epik ve edebiyatlarinda mistik bir öneme sahiptir. 1387 yilinda Plosnik Muharebesi ile Osmanli kuvvetleri Sirplar karsisinda yenilgiye ugramislardir. Bu Balkanlarda Osmanlilar'a karsi kazamlmiç ilk zafer olup Hirvat Osmanlilar'a karsi Leh, Macar, Çek ve bütün Balkan prensliklerinden mütessekkil büyük bir ittifaki beraberinde getirmistir. Ancak 28 Haziran 1389'da Kosova Savasi ile Sirplar için, Sirp Ortaçagi bitmis ve Türk boyundurlugu baslamis idi.59 Savas sonunda bir Sirp soylusu olan Milos Obilic, Sultan Murat'in elini öpüp müslüman olmak istedigini belirterek I. Murat'a yaklasmis ve onu ani bir hamleyle hançerleyerek sehit etmistir. Sultanin iç organlari orada gömülmüs, geriye kalan naasi ise Bursa'ya defnedilmistir. I. Kosova Savasi tarihte Sirp milliyetçiliginin ilk yeserdigi ve bugün Sirplarin çok önem verdigi bir muharebedir. Sirp epik siirinde de mistik bir öneme sahip bir yenilgidir. Hatta 1989 tarihinde 600 ncü yildönümü kutlamalari dahi yapilmistir. Zira tarihi süreç içerisinde de bu kutlama Yugoslavya'nin dagilma sürecinde Sirp milliyetçiliginin yükselisinin sembolü haline gelecektir.
Fransuva Ferdinand ve refikasinin Bosna ziyaretinin tam da 28 Haziran tarihine tesadüf etmesi bu baglamda provakatif görülmüs ve Sirp milliyetçilerinin duygularini tahrik etmistir.60 Bunun bir tesadüf mü yoksa kasitli bir seçim mi oldugu bilinmez ancak Arsidük'ün ziyareti için 28 Haziran 1914 gününün dogru bir zamanlama olmadigi kesindir. Sirbistan Basbakani Nikola Pasic'de bu görüste oldugundan Viyana'daki bakani araciligi ile 28 Haziran tarihinin provakatif bir netice dogurabilecegi hususunda Avusturya'ya uyarida bulunmustur.
Suikast olayinin gerçeklestigi günde Belgrad'da bu milli bayram kutlanmaktaydi. Suikast haberi alinir alinmaz Belgrad'da Kosova Muharebesinin te'bid hatirasi münasebetiyle kutlanan bu milli merasim nedeniyle sokaklarda ve ahalide hakim olan nesenin yerini yeis ve elem almistir.62 Milli merasim olmasina ragmen umumi mahaller, kahveler bile hükümetin emri üzerine aksam saat onda kapanmistir.63
Büyük Sirbistan hayali
Bütün Sirplari birlestirmek isteyen Sirbistan, güney Sirplarinin da içinde oldugu "Büyük Sirbistan" hayali vardi. 1908 Bosna ve Hersek'in ilhaki ancak bu düsüncesinin önüne geçmistir.
Nüfusu Sirplardan mütesekkil Bosna ve Hersek'in ilhaki, Sirbistan'i rahatsiz etmistir. Deba gazetesi bu memnuniyetsizligi "Imparator-Kralin ellinci sene-i devriye-i saltanati hasebiyle Bosna ve Hersek'te 1908 senesi Kanunuevvelinin ikinci giinii icra edilen merasim, matem merasimine mii§abehe idi. '64 tesbiti ile özetlemektedir.
Birçok Sirp milliyetçisi bu Sirplari Avusturya idaresinden özgürlüklerine kurtarmayi görev bilmistir. Gizli terörist örgütleri mesala Kara El, Sirplara ait bütün muhtelif yerleri bir çatida birlestirmeyi vaat ediyordu.65
Kara El Örgüt ü
3 Mart 1911 tarihinde Sirp birligini temin misyonuyla Kara El adiyla bir gizli örgüt kuruluyor. Bu örgüt "Birlik Ya da Öüm! (Union or Death!)" slogani ile yola çikmistir.66 Draguti Dimitrijevic, veya kod adiyla Apis olarak da bilinir, ordu subaylarindan mütesekkil Kara El gizli örgütünün lideri idi. Sirbistan ordusunda istihbarat bölümünde görevli idi. Bu örgüt Belgrad'da kafeler de milliyetçi gençleri bir araya toplamakta ve örgütlemektedir. Hatta politik olarak faaliyetleri Prens Aleksander tarafindan da desteklenmistir.
14 Haziran 1914 tarihinde Apis, Belgrad'da Kara El örgütünün merkez yürütme kurulunu (Back Hand's Central Executive Committee) toplantiya çagirmistir. Arsidük Fransuva Ferdinand suikastinin planlanmasina Apis ve beraberinde Voja Tankosic, Milan Ciganovic ve belki bir iki örgüt üyesi daha dahil olmustur. Apis, bu toplanti ile merkez komitesini suikast planmindan haberdar etmistir. Üyelerin birçogu 1903 Aleksander Obrenovic (Aleksander I, Sirp Krali 1889-1903) ve Kraliçe Draga suikastinda de yer almaktaydilar.68
Arsidük'ün 28 Haziran Bosna ziyareti simrli sayida dagitilan bir Hirvat dergisi olan Srobibran 'da kisa bir telgraf haberi olarak duyurulmustur. Bunun üzerine Gavrilo Princip, Nedjelko Cabrinoviç ve Trifko Grabez Arsidük'ü Bosna ziyaretinde öldürmek üzere Apis tarafindan gönderilmistir. Seçilen bu üç kisi de tüberküloz hastasi idi.
Arsidük Fransuva Ferdinand ve refikasi bu suikast girisimiyle vefat ettikten sonra ne olacakti? Bu ufak kivilcimin dünyayi saracak bir yangina dönüsecegini kimse kestirememis miydi? Bu cinayetin bir savasi tetikleyebilecegi üzerinde örgüt üyeleri de tartismislar ve Apis'e karsi oy kullanarak plana karsi çikmislardir. Plandan haberdar edilen Sirbistan Basbakani Nikola Pasic'de savas korkusu ile buna karsi çikmistir. Bunun üzerine Apis kabullenmis ve suikasti iptal edecegine dair söz vermistir.69 Ancak bu söz anlamsizdi. Apis daha sonra bir örgüt üyesine, eylemi iptal ettirmek için elçi gönderdigini fakat bunun reddedildigini temin etmistir.
Dünya savasini tetikleyen bu cinayet ile Sirbistan askeri yenilgi üzerine yenilgi almistir. Bunun sorumlusu olarak gördügü Black Hand örgütünü 1916'da Sirbistan Basbakani Nikola Pasic, yikmak istemistir. 1917 Mayis'inda Albay Apis ve yoldaslari Sirp Prens Regent Alexander'i öldürmeye tesebbüsten mahkemede yargilanmistir. 26 Haziran 1917 tarihinde Apis ve üç kisi daha idam edilmislerdir.70
Trializm veya Federalizm
Avusturya-Macaristan Imparatorlugu Almanya'nin güneyinde 1848'ten beri imparator Fransuva löset tarafindan yönetilmekteydi. Habsburg hanedani 1282'den beri gücü elinde tutan bir hanedandir. Yönetici grup Avusturya- Alman ve Macar-Macaristan71 oldugu 50 milyona yakin bir nüfusu idare eden Avusturya-Macaristan, simrlarinda 15 farkli dilin konusuldugu, 10 farkli etnisitenin içinde yer aldigi bir imparatorluktur.
Avusturya-Macaristan topraklarinda yasayan Sirplarin isyana kiskirtilmalarindan da korkmakta idi. Zira, emperyal bir devlet olan Avusturya-Macaristan Imparatorlugu'nda etnik gruplarin büyük kisrnim Almanlar, Slavlar ve Macarlar'dan olusturmaktaydi. Arsidük Fransuva Ferdinand Sirbistanla savas yanlisi degildi en iyi yolun isyaninin önüne geçip, imparatorlukta Sirplara daha fazla söz hakkinin verilmesi oldugunu düsünmekte idi ancak vefati ile bunu uygulayamadi. Bu yöndeki plani "Trializm" projesidir. Alman, Macar ve Sirp milletlerinden mütesekkil federal bir imparatorluk düsünmekte idi.72 Böylece, 1867'den beri devam eden ikili monarsi Avusturya-Macaristan, içerisinde bulunan Slavlari'da kapsayacak ve dualizm yerine artik trializm yani üçlü bir monarsi olacakti.73 imparatorluk Avusturyali, Macar ve Slav olmak üzere üç ana unsura dayanarak tek ordu ve tek imparator ile güç dengesini üç ayak üzerinde yaymis olacak idi. Bu proje, Güney Slavlarinin bagimsiz bir devlet kurma hayallerini sona erdirecek idi. Nitekim, Sirp politikacilari tarafindan Trializm, "Büyük Sirbistan" hayali için bir tehdit olarak görülmüstür.74 Hatta 1908 tarihinde dahi Avusturya-Macaristan'in Ruslara karsi Pan-Slavizm politikasinda rakip olacagi düsüncesi ile Arsidük Fransuva Ferdinand, tahtin varisi olarak bizzat sahsi tehdit olarak görülmüstür.75
Suikatçi: Gavrilo Princip
Birinci Dünya Savasi'ni baslatan adam, Gavrilo Princip 13 Temmuz 1894 tarihinde Bosna-Hersek'te postaci bir babanin oglu olarak dogmustur. 9 kar70 desinin 6'si bebekken ölmüstür. Annesi Nana, babasi Petar Princip'tir. Petar Princip, zadruga ailesinin (Güney slavlarinda yaygin olan ataerkil bir aile tipi) basidir.
Yoksul bir ailenin çocugu olan Princip, Tuzla ve Bosnasaray'da egitim görmüstür. 13 yasinda iken Bosna-Saray'a mektebe gitmistir burada devrimci fikirler edinen Princip, sonradan atesli bir Sirp milliyetçisi olacaktir. 1912'de Sirbistan'a gitmistir. Belgrad'da devrimcilerle birlikte vakit geçiren Princip, Sirbistan ordusuna da katilma arzusunda bulunmus ancak fiziki hali askerlige elverissiz bulundugundan bu istegi reddedilmistir.76 Bu olay onun Sirp milliyetçiligini zedelememistir. Daha mekteb-i idadi talebesi iken 1912 yilinda mektep arkadaslarini Habsburg Hanedanina karsi protestoya davet etmistir.77 Sirbistan'da katildigi "Kam El" gizli örgütü ile Güney Slavlarini birlestirmek ve Slav devletlerinin birligi ile "Büyük Sirbistan" için faaliyetlerde bulunmustur.78
Suikastdan üç ay önce Belgrad'dan Bosna'ya dönerek küçük bir kasabada ikamet etmeye baslamistir. Arkadasinin basarisiz oldugu girisimi tamamlayan Princip, 2 kez ates ederek arabanin arkasinda bulunan Arsidük Ferdinand'i ve esi Sophie'i öldürmüstür. 19 yasindaki Princip bu siyasi suikastla Birinci Dünya Savaçi'mn baslamasina neden olmustur. Suikast sonrasi kendisini silahi ile öldürmek istemistir ancak basarili olamamistir. Tüberkülozdan dört yil sonra vefat etmistir.
Bir Sirp milliyetçisi olan Gavrilo Princip'in dedesi (Petar Princip'in babasi) Jovo Princip 1881'de bir Avusturyali yerel yönetici tarafindan öldürülmüstür. Gavrilo Princip'in yargilanmasinda sözü geçmeyen bu olay dogru ise suikast için bir diger motivasyon sebebi oldugu söylenebilir.79
Suikastin icrasi hususunda Princip'i firsati iyi degerlendirmis bir terörist(opportunist) bulanlar vardir. Yani, Arsidük'ün ziyaretini ögrenmis ve bu suikast firsatini degerlendirmistir. Bir diger kani ise suikast için iyi egitilmis (trained) bir terörist oldugudur. Suikast girisiminde birbirinden habersiz olduklari ifade edilse bile ayni kaynaktan edindikleri teçhizat, yol güzergahi boyunca araliklarla yerlestirilmis suikastçilar ve suikast icrasindan sonra intihar girisiminde bulunmalari ve buna hazirlikli oluslari gibi ayrintilar bu suikasti rastlantilardan ibaret olmadigini ortaya koymaktadir. Ayrica Arsidük'ün hiçbir silah ve mermi geçirmeyen, kursun geçirmez bir kumas seritinden ceket giyindigini biliyorcasina egitilmis Princip, Arsidükün kafasini hedef almis olmasi da tesadüflerle açiklanamaz. Bu baglamda firsati degerlendiren bir terörist oldugu kamsi kabul edilemez.80
Gavrilo Princip ile birlikte bu suikast için görevlendirilmis olan Nedjelko Cabrinovic ve Trifko Grabez'den baska hazir bulunan Sirp milliyetçileri de vardi. Bu üç suikastçi Bosna ve Hersek'e varinca kendilerine baska yoldaslari da eklenmistir. Bunlar Muhammed Mehmedbasic, Danilo Ilic, Vaso Cubrilovic, Cvijetko Popovic, Misko lovanovic and Veljko Cubrilovic'tir.
Princip'in arkadasi Danilo Ilic, suikast plani hazirhklari için mektuplasarak haber agim kurmustur.81 Muhamed Mehmedbasic'e gönderdigi bir mektupla bu suikast planinda yer almak isteyip istemeyecegini sormus, ikinci olarak Lazar Djukic'e yazmistir her ikisi de üzerlerine düseni yapmaya gönüllü olmustur. Ayni zamanda arkadasi ve Veljko Cubrilovic'in erkek kardesi olan henüz 17 yasindaki Vaso Cubrilovic Bosnasaray'da Princip ve Grabez'e de yolculuklarinda yardim etmistir. Cvijetko Popovic, 18 yasinda bir lise ögrencisi, onunda kabulüyle ekip tamamlanmis oldu. Tuzla'da bir is adami olan Misko Jovanovic'de 6 bomba 4 revolverin tasinmasinda araci olmustur
Appel Iskelesi boyunca araliklarla yerlesen alti suikastçi, plana göre; her biri Arsidük'ün araci bulunduklari noktaya eristiginde suikastta bulunacaklardi.
Muhamed Mehmedbasic; Avusturya-Macaristan Bankasi'nin önünde Arsidükün aracinin geçisini beklemekte idi. Ancak daha sonra belirttigi üzere arkasinda duran polis münasebetiyle önünden Arsidükün araci geçerken harekete geçememistir. Mehmedbasic, daha önce de zehirli hançerle General Oscar Potiorek'i öldürmek üzere girisimde bulunmussa da panik olmus ve bir girisimde bulunamamisti.82 ilk suikastçi olarak Bosnali Müslüman bir talebenin seçilmesi ilginç bir noktadir. Sirbistan'in hedef sasirtmak üzere bir müslümani suikast plamna yerlestirmis olabilecegi ihtimal dahilindedir. Esasen suikastte basarili olmasi halinde akibetin daha farkli seyredebilecegi hususunu dikkatten kaçirmamak gereklidir ancak burada esas konuyu olusturmamaktadir.
Ikinci suikastçi; Nedjelko Cabrinovic ilk suikastin failidir. Arsidük'ün üzerine bomba atarak suikast girisiminde bulunmustur. Arsidük, sol koluna denk gelen bu bombadan bir el hareketi ile kurtulmus idi. Nedjelko Cabrinovic suikast girsimi sonrasinda hemen yamnda bulundurdugu Potasyum siyanürü içerek intihar girisiminde bulunmustur Ancak sadece hastalanmasina neden olmustur, bu tesebbüsü basarisiz olmustur.83 Hemen tutuklanarak Polis karakoluna götürülmüstür.
Bombanin patlamasinin ardmdan olay yerinden birkaç adim ötede Vaso Cubrilovic beklemektedir. Vaso Cubrilovic'in tutuklanmadan evvel arkadaslarina Arsidük'e bomba atilmasindan sonra birkaç el ates ettigini söylemis ise de ifadesinde bu hikayeyi degistirmistir.
Bir sonraki suikastçi, Cvijetko Popovic ise bombanin patlamasinin ardindan cesaretini kaybetmis olarak oradan uzaklasip elindeki bombayi bir kutu içerisinde bir binanin bodrumuna saklamistir.84
19 yasindaki Trifko Grabez ise Lateiner ve Kayser köprüleri arasinda asagi yukari giderek Princip'e bakmaktaydi. Planlari arabalar yaklasinca bombayi atacak ve bu karisiklikta Princip firsati degerlendirerek Arsidük'e ates edecekti. Ancak Lateiner köprüsüne yakin bir yerde Princip'i görememistir. Kayser köprüsü yakmlarmda beklemeye devam etmistir.85
Belediye binasmdaki törenin ardindan Arsidük ve refikasini hastaneye gitmek üzere yola çikmislardir. Arsidük'ün aracini kullanan Franz Urban öyle hizli sürüyordu ki güzergah üzerinde mevzi edinen diger suikastçilar Cvijetko Popovic, Gavrilo Princip, Danilo Ilic and Trifko Grabez, bu hizla giden bir arabada Arsidük'ü hedef almanin imkansiz oldugunu görmüslerdir. Potiorek'in tavsiyesi ile Appel iskelesi boyunca gidilmesi planlanmisti ancak soför Urban bu degisiklikten haberdar edilmemistir. Nitekim önündeki araçlari takiben Franz Joseph sokagina sapmislardi. Kösede bekleyen Princip, Arsidük ve refikasini katl etmistir.
Tutuklanmanin ardindan Princip ve Gabrinovic diger arkadaslarinin adlarini da polise itiraf etmislerdir. Böylece onlarda tutuklanmistir ancak Muhamed Mehmedbasic kaçmayi basarmistir. Mehmedbasic, suikast sonrasinda Karadag'a kaçmistir ancak burada polis tarafindan yakalanmistir. Gözaltinda suikast planini itiraf etmistir. Avusturya-Macaristan iadesini istemistir ancak Basic, yetkililerinde göz yummasi sonucu buradan Sirbistan'a kaçmistir.
Nümayisler
28 Haziran aksami Müslüman ve Katoliklerin Sirplar aleyhinde baslayan protesto gösterileri her geçen gün siddetlenmistir. Idare-i örfiye ilan edilmistir ancak zabita asayisi saglamakta zaman zaman güçlük çekmistir. Askerin gelisi ve idare-i örfiyenin ilani ahali tarafindan "yasasun impamtor kral yasasun ordu!" nidalariyla kabul edilmistir.86
Sirp karsiti gösteriler artarak devam etmistir. Suikastin akabinde muhtelif yerlerde yine bomba patlamalari gerçeklesmistir. 29 Haziran'da BosnaSaray'da iki bomba atilmistir ancak patlamadan sadece bir kisi hafif suretde yaralanmistir. Bu iki yeni suikast failleri tevkif edilememistir.87 Yine BosnaSaray'dan alinan haberlere göre Müslüman ve Hirvat talebeler; "önlerinde impamtor Ransuva Jozefin tasviri bulundugu ve bir cem'i g afir tarafindan takib edilmekde olduklari halde imparatorun mar§im terennüm, Avusturya-Macaristan ile hanedan hüküm84 dari hakkinda "ya^asun "nidalanm ref'ederek sokaklari dolasmislardir. Nümayisçiler Sirplar aleyhinde bulunarak Sirp hanelerinin camlarini kirmislardir. Zabita ve asker müdahale ederek sükun ve asayisi i ade etmistir."88 '68
Nümayisler, karisikliklar gittikçe artmakta ve tehdite varan bir noktaya gelmistir. Öyle ki; Sirp magazalarina hücum edilmekte ve mallar yagmalanmakta idi.89 Galeyanin artmasi neticesinde sikiyönetim ilan edilmistir. Sehirde sükun ve asayis zabita ile saglanmaktadir. Bosna Saray'a zabita-i hafiye ve beynelmilel zabita memurlari da gelmistir.
29 Haziran tarihli bir baska haberde de bütün Sirp dükkanlari yagma edildigi bildirilmistir.90 Yagmalanan bir Sirp magazasinin sahibi (Poviçiç?) isminde üç kardes sokaga çikmis ve bunlardan biri nümayisçiler üzerine bir çok kez revolver sikmistir. Kursunlardan biri nümayisçilerden imparatorun resmini götürmekte olan birisine isabet etmistir. Yarali yere düsmüstür. Göstericiler de bu kardeslerden birini vahim bir surette yaralamislardir. Bir baska olay ise söyledir; bir Sirbin magazasina giren bir Hirvat müsteri, magaza sahibinin müteveffi arsidük hakkinda söylediklerinde müessir olarak onu biçakla yaralamistir.
Bosna-Saray'daki Sirplara ait olan bir çok yer göstericilerin saldirisina maruz kalmistir. Sirp Sefarethanesi önünde yüzlerce talebe gösteri yapmis, milli marsi terennüm etmislerdir.91 Sirp Milli Bankasi ile mektebine karsi bir nümayis tertib edilmis, Banka taslarla tahrip olunmustur.92 Sirbistan sefirinin damadinin hanesi galeyana gelmis ahali tarafindan tasa tutulmustur.93 Nümayisçiler 30 Haziran'da Sirp-Ortodoks metropolidhanesini de taslamislardir. Taslanan pencerelerden birinin önünde bulunan metropolid hafifce mecruh olmustur.94 Birçok Sirp hanesi de yine yagmalanmistir.95Avrupa Oteli'de göstericiler tarafindan yagmalanmistir. Sahibi Kastanoviç? ise Sirp hududu karibinde tevkif edilmistir. Üzerinde de suikastla ilgisi olduguna dair evraklar bulunmustur.
Mostar'dan gelen telgraf haberlerinden Sirplar aleyhindeki harekat, nümayislerin devam ettigi anlaçihyor. Buna göre sehir söyle tasvir edilmektedir: "Hmatlar Sirplari kana bogmuslardir. Sirplardan iki yüz telefat vuku' ' buldugu bildiriliyor. Sehr, atesler içindedir."97 '°7
30 Haziran'da gelen habererde iki yüzden fazla ev, kahvehane ve diger miiessesatm yagma edildigi, birçok hanenin tamamiyle tahrip edilmistir. BosnaSaray sokaklarindaki ruh haleti ise söyle anlatilmaktadir:98 "Bazi sokaklarda görülen inkdzadeta hakiki bir zelzele manzarasini andmyor. Sirplardan birçogu tevkif edildi. Egerzabita mümâneat etmeseydi ahali bunlari derhal idam edecekti." "
Bu gelismeler neticesinde 30 Haziran'da Sirbistan hükümeti matbuat idaresi vasitasiyla ikinci beyannameyi nesr etmistir:99 " Sirp kavmi, diger bütün akvâm gibi Saray Bosna suikasti fa'illeri hakkinda büyük bir nefret hissetmistir. MarÎz'üssu'ûr bir gencin ika' ettidigi su menfur cinayetten dolayi Alman matbuatinin Sirbistan'i itham etmesinin sebebini anlayamiyoruz. Sirbistan'in, komsu hükümet-i muazzama ile münasebat-i dostanede bulunmak için, son zamanlarda sarf ettigi gayret herseyden âzadedir. Sirb hükümeti, kendi hududu dahilinde bulunan ve süpheli addolunan anasir hakkinda lazim gelen tedabir-i ittihaz edecektir. Avusturya-Macaristan ile Sirbistan arasindaki münasebat hasene-i siyasiye ve iktisadiye, Sirbistanin hiçbir vakt mes'ul olamayacagi bu hadisat-i mes'umeden dolayi, haleldâr olursa Sirp hükümeti pek ziyade müte'essif olacaktir."
Sirplar aleyhine hem sokaklarda he de matbuat üzerinden devam eden harekatin önüne geçmek üzre Sofya'da bir gazetede(Bilkons?) iddia edildigine göre; Sirbistan milli bankasinin Fransiz gazetelerine suikast nedeniyle Sirblari müdafaa ettirmek maksadiyla Fransiz matbuatina verilmek üzere Paris'teki Sirp sefiri namina 1,750.000 frank para göndermistir.100
Gösteriler günlerce devam etmistir. Hirvatlar ve müslümanlarin istirak ettigi gösterilerin siddeti ve boyutu her geçen gün degismekte ve artmakta idi. Bu nümayislerde Sirplar'in alti milyon Kron zararda olduklari ve simdiye kadar (habere göre 2 Temmuz'a kadar) 300 Sirp tevkif edilmistir. Viyana'dan 3 Temmuz tarihli aska bir habere göre halkin nümayislerde "Sirbistan'a gidelim, muharebe istiyoruz" diye bagirdigi bildirilmektedir.101
Bu nümayislerin vardigi nokta neticesinde Rusya'nin olaylara müdahale edecegi rivayetleri dolasmaya baslamistir. Paris -Universol gazetesinin haberi söyledir:"rivayete göre Avusturya-Macaristan'da Sirbistan aleyhinde nümayislere nihayet verilmedigi takdirde Rusya hükümeti Avusturya -Macaristan hükümetinden Sirplara karsi vuku bulan tecavüzat ve tahrikat hakkinda ne yapmak fikrinde bulundugunu suret-i dostanede sual edecektir."102 Haberin akabinde yer verilen Bosna-Saray On Besinci Kol Ordusu Komutani'nin beyanati (3 Temmuz 1914) nümayislerin desteklendigini izah eden bir üslupta olup Avusturya-Macaristan Imparatorlu'gunun istikbalini koruyacaklarina dair bir temin ve sadakat arzi niteligindedir.
Yargilama
12 Ekim 1914, Pazartesi günü sabah 08:00'de Arsidük ve refikasinin katilleri, bu suikastin neden oldugu Birinci Dünya Savasi'nin baslamasindan yaklasik iki ay sonra yargilanmaya baslamistir.103
Bosnasaray bölge mahkemesinde görülen davada olmak üzere suikastçilar ve onlara suikast öncesinde ve sonrasinda yardim edenlerin de bulundugu 25 sanik bulunmaktaydi. Yargiç Alois von Curinaldi'nin baskanliginda kurul üyesi Bogdan Naumowicz, Dr. Mayer Hoffmann, savci Franjo Svara ve rapotör Nikola Rasic olmak üzere mahkeme baslamistir. Savci tarafindan iddianame Belgrad'daki hazirlik asamasi, suikastçilarin Belgrad'dan Bosna'ya yolculuklari ve sonrasi okunmustur.
Ilk saniklar Princip, Cabrinovic ve Grabez idi. Cabrinovic ve Grabez, Curinaldi'nin hangi suçtan burda bulunuyorsun sorusuna Arsidük cinayeti suçlulari olarak orada bulunduklarini ve suçlu olduklarini ifade etmislerdir ancak yaptiklari isten de memnun olduklari görülmüstür.104 Yalniz Princip, Curinaldi'nin "Kendini suçlu hissediyor musun?" sorusuna "Ben bir suçlu degilim, kötülük eden birini öldürdügüm için suçlu olamam. Bir iyilik yapmak istedim" cevabini vermistir. 105 Princip, yalnizca Düses ve çocuklari için üzgün oldugunu belirtmistir. 106 Ayrica, emperyalizmin düsmani oldugunu ve bu sebeple Arsidük'ü hedef aldigini ifade etmistir.107
Princip, avukatina bombalari Belgrad'dan zengin bir tacirden almis oldugunu ve suikastin Belgrad'da hazir edildigini beyan etmistir. Katilin ifadesine göre atilan bombalarin Sirp imalathanesinde, Sirbistanda Karaköyevac? top fabrikasi mamulatindandir.108 Diger katil Gabrinoviç ise bombalari bir Sirp binbasisinin verdigini cinayetten sonra intihar için kendisine Potasyum siyanür dahi verildigini itiraf etmistir.109 Yalniz, saniklar, Kara El örgütünden bahsetmekten ve ima etmekten dahi kaçinmislardir. Suikastin, Belgrad ayagini sadece Ilic ve Mehmedbasic tamamen bilmekteydiler. Ancak Mehmedbasic sinirdisinda idi, Ilic ise durusmada bu konuda sessiz kaldi. Sorguda Popovic ve Cubrilovic ise bu hususta Belgrad ve Kara El örgütünün müdahiliyet derecesini iyi bilmemekteydiler. Popovic sorgusunda, Slavlari ezen yönetici gruptan intikam için bunun etkili bir uyari olacagini düsündügü için yaptigini söylemistir. 110 Cubrilovic in cevaplari da ayni ruhu tasimaktadir. Kendisini Sip-Hirvat olarak tanitmasi üzerine bunun anlaminin ne oldugunu soran yargica; hem Sirplar hem de Hirvatlar için çalistigini kendisini sadece Sirb olarak görmedigini söylemistir. Ayni zamanda Sirbistan kadar Hirvatistan içinde çalistigini belirtmistir.
Yargilamanin 10'uncu günü 22 Ekim'de, saniklardan üçü beraat etmistir. Digerleri ise Avusturya - Macaristan yasalarina göre 20 yas alti suçlulara idam cezasi verilmemekte ancak hapis cezasina çarptirilmaktaydi. Bu sebeple diger 20 yas alti olan suikastçilar kanunlara göre 13 yildan 20 yila kadar hapse mahkum edilmistir.
Arsidük suikastinda 8 kisi vatan hainliginden ve cinayetin katili olarak suçlu bulunmustur. Nedjelko Cabrinovic, Gavrilo Princip and Trifko Grabez bu sebeple en agir ceza olarak 20 yila mahkum edilmislerdir. Ayrica, Princip, her 28 Haziran günü isledigi suçun yildönümünde karanlik bir hücrede yiyeceksiz ve yataksiz kalacakti.111 Vaso Cubrilovic 16 yil ve Cvijetko Popovic 13 yil, Misko Jovanovic, Danilo Ilic and Veljko Cubrilovic, ise suikasta yardimdan 3 Subat 1915'te idam edilmislerdir. Mehmed Mehmedbasic baslangiçta kaçmis sonradan yakalanmistir ve mahkum edilmistir. 1919'da ise affedilmistir.
Nedjelko Cabrinovic, Gavrilo Princip and Trifko Grabez tüberküloz hastasi idiler ve mahkumiyetleri sirasinda Ocak 1916'da Nedjelko Cabrinovic, Subat 1916'da Trifko Grabez ve son olarak Gavrilo Princip Nisan 1918'de vefat etmislerdir.
28 Temmuz 1914'te "Avisturya'da düçar-i tazyik ve tecavüz olan Sirplarin intikamini almak için"112 isledikleri cinayet ile Dünya Savasini baslatan aktörler böylece savasin sona erdigini göremeden vefat etmislerdir.
Bu suikastin birinci yildönümünde, The New York Times, 28 Haziran 1915'te yaptigi haber ile "19 yasinda olan eger yasarsa Gavrilo Princip, Avusturya hapishanesinden bundan 20 yil sonra Avusturya vatandasi olarak degil ama bagimsiz özgür Bosna'nin veya ugrunda ates ettigi Büyük Sirbistan'in genç bir vatandasi olarak çikacak. Ancak bu onun görebilecegi en küçük degisim olacaktir."113 diyerek savasin büyüklügünü, sonuçlarinin ehemmiyetini ortaya koymustur. Zira, 8.6 milyon askerin ve 6.5 milyon sivilin öldügü ve savas sonrasi yayilan salgin hastaliklarla ile birçok insanin ölümüne neden olan, arkasinda milyonlarca yarali birakan bu büyük savas neticeleri itibari ile hem fiziki hem de mental degisimin vesilesi olmustur.
1917 yilinda Arsidük ve Düsesin suikast aniti Avusturya tarafindan yaptirilmistir. 14 metrelik bu anit Appel Iskelesi ve Latin Köprüsü kösesine konulmustur. Ancak bu anit iki yil sonra Büyük Savasin bitmesinin ardindan Bosnasaray artik Avusturya'nin ilhak ettigi topraklar olmadigndan (burasi sonradan Sirp-Hirvat ve Slovenlerin yurdu olarak resmen Yugoslavya olarak tanimlanacaktir) 1919'da yikilmistir.
Josip Broz, namidiger Tito, Arsidük'ün suikatçisi Gavrilo Princip'i Yugoslavya'nin gururu olarak görmektedir. Onu siyasi bir ikon haline getiren Tito, 2 Subat 1930'da yine Saint Vitus Day gününde, 28 Haziran 1914'ü anarak Princip'in özgürlüklerini deklare ettigi gün olarak kutlamaktadirlar.114 Ortodoks baspiskoposunun önderliginde gerçeklesen bu kutlamaya Veljko, Grabez ve Misko'nun akrabalarida katilmistir. Latin Köprüsü Princip'in anisina "Princip Köprüsü" olarak yeniden adlandirilmistir.115 Kahraman ilan edilen Princip için siirler ve sarkilar yazilmistir, bu kutlamalarda da söylenmistir. Hatta 1930 lardan sonra "Theresienstadt (Çek Cumhuriyetin'de Terezin, Prag'in kuzeyinde)", "Principova Alley" olarak adlandirilmistir. 1950lerde "Young Bosnian" müzesi açilmis ve burada Gavrilo Princip'in ates ederken gösteren büstü etrafinda bu tarih canli tutulmaya çalisilmistir.
Nitekim Yugoslavya'nin dagilisi sürecinde hersey tersine dönmüstür. Gavrilo Princip artik bir Sirp terörist olarak suçlanmis, isminin verildigi köprü yeniden eski adiyla, "Latin Köprüsü" olarak anilmaya baslamistir.116 Kahramanlik hikayelerini temsilen açilan müze de kapanmistir.
Osmanli Fikir Adamlarindan Ali Kemal'e Göre Cinayetin Eserleri ve Mü'essirleri
Arsidük Fransuva Ferdinand suikastinin vuku bulmasiyla devletler bu hadise ile ilgili lehte veya aleyhte fikir beyanlarini matbuatlarina tasimislardir. Bu siyasi cinayetin olus sekli, hakikat yani ve gelecege dair tasidigi emareler ile manasi yazilip çizilmistir. Avrupa matbuatinin yanisira Osmanli cihetinden bu suikast hadisesinin anlami, sebepleri ve muhtemel neticeleri nasil yorumlanmakta oldugu önemlidir.
Türk gazeteci ve yazar olan Ahmet Emin Yalman; "Bunu okur okumaz bana öyle geldi ki Osmanli Imparatorlugu bir takim tertiplerle çöküntüye ugratildiktan sonra, simdi de Avusturya-Macaristan Imparatorlugunu kundaklamak için harekete geçilmistir ve bu yüzden de bütün Avrupa'da ve bütün dünyada kiyametler kopmasi ihtimali açilmistir..." seklinde yorumlamistir. Ona göre, bundan sonra ihtimaller, isyanlar, felaketler birbirini kovalayacak ve iyimser olmanin artik mümkünü yoktu.117
Osmanli fikir adamlarindan gazeteci ve taninmis yazar Ali Kemal, basyazari oldugu Peyam'da bu suikastin mahiyeti, eserleri ve mü'essirleri hakkinda ilginç tespitlerde bulunmaktadir.118
Ali Kemal ilk olarak Sirbistan ve Avusturya-Macaristan arasindaki düsmanliktan bahsetmektedir. Ona göre; Sirplar gözönüne getirildiginde Sirbistan'in bu dünyada Avusturya-Macaristan'dan daha büyük bir düsmani olmadigi açiktir. Avusturya-Macaristan Bosna ve Hersek'i ilhak etmeseydi en nihayetinde Sirbistan Adriyatik sahiline inecekti. Ancak bu ilhak Sirbistan'in milli yükselisini ve gelecegini azami derecede sarsmistir.
Ikinci olarak; Avusturya-Macaristan'in bu ilhaka ragmen hala Sirbistan'i Arnavutluk veya demiryollari vesilesiyle tazyik etmekte olduguna isaret etmektedir. Bu durum netice olarak kabiliyetinden ve haddinden daha ziyade büyümek isteyen Sirbistan'in gençlerini tahrik edebilmektedir.
Üçüncü olarak mektepler ve matbuatta yayginlasan miliyetçilige isaret ediyor: "Mektep matbuat, her türlü tehzip ve terbiye Sirp gençlerine bu ihtirasi muttasil ilga eyliyor, türiyor. Sirpligin o en büyük hasmini hasm-i canini hasm-i bi-imanini her dakika adeta yazmakla gösteriyor ve Bosna ve Hersek gibi bir Sirp vatanini o düsman-i ekberin ne suretle gasp eyledigini söylüyor. Krallarina re'islerine varincaya kadar daglarda bayirlarda dolasiyor gelisi güzel urmaktan kirmaktan çekinmez kan dökmekten heman heman lezzet alir . Çobanlar daglilar degilmidirler? Baska adüvv bulamayinca aile aile birbirini helak etmeyorlarmiydi? Mutassil Obrenoviçler Kirayergoviçler yekdigerini kirmayor kiliçdan geçirmiyorlarmiydi?"
Ali Kemal'e göre Arsidük Ferdinand son zamanlarda Avusturya ve Macaristan Imparatorlugu'na istikbal vaadeden bir lider idi. Bu yönüyle Arsidük'ün ortadan kalkmasinin Sirp siyasi menfaatlerine faydasi dokunacagini teshis etmektedir. Bu cinayetin bir baska sebebini bu zaviyeden söyle izah ediyor: 119 "Hele ne dahilen ne haricen Balkan islavlarina hususuyla Sirplilara göz açdirmayacakdi. Yalniz bu mülahaza-i emel ve endiselerini derd-i ihtiraslarini tesrih etdigimiz Sirp gençlerinin gayzlarini Ona çevirmek muhterislerinden birkaçini ise bu cinayete sevk eylemek için kafidegilmidir?"
Arsidükün vefatini hem askeri hem de hükümet açisindan büyük bir kayip olarak degerlendirmistir: "Evet bu veliahdin gaybubeti Avusturya ve Macaristan devleti için dünde söyledik büyük bir zaya'dir. Asker bir hükümdar bu devlete hususiyle su siralarda külli hidmet edebilirdi. Çünkü o memlekette saltanatin sahib-i saltanatin idare-i hükümete te'siri 'azimdir."
Ali Kemal, her seye ragmen Avusturya-Macaristan'in istikbalini karanlik görmemektedir çünkü: "Imparator ki simdiye kadar bu devleti harikulede müdirane idare etti... Memlekette bu buhrani bu furtinayi bu fetretide geçirtebilir. Fransizlarin "Kral öldü, yasasin Kral! " dedikleri gibi o zamana kadarda yeni veliahd bir derece daha islere agah olur, terbiye-yi siyasiye ve askeriyesini ikmal kilar."
Ikinci bir bakis açisi ile muhakeme edilecek olursa bu cinayetin eserleri Ali Kemal'e göre hafiflesmekte çünkü Avusturya ve Macaristan devletinin yapisi saglam olup bu cinayet Avrupa'da da endise ve üzüntüye neden olmustur. Dolayisiyla bu musibetlerle sarsilmaz. Ancak "Sirpliligi nafile yere bir kere daha merdud bir tarzda kanla lekelediler demekdir. Böyle bir lekeyi temizlemek akvam için çok güçtür." düsüncesini de tasimaktadir.
Ali Kemal'e göre Fransuva Ferdinand'in kisiligi, siyasi fikirleri de bu suikastin önemli gerekçelerindendir.120 Ona göre: 121 "Herkes biliyordu ki veliahd Fransuva Ferdinand tipki Alman imparatoru gibi azimkâr, fa'âl, hÎn-i hacette kilicini kinindan çekmege hazir idi." Ayni zamanda iyi bir asker olan Arsidük Ferdinand, kendini ispatlamis idi:"Avusturyada harb tarafdarlarinin firka'i askeriyenin alenen hamisi o idi. Bu firka-i buhran-i ahirde defeatle kendini gösterdi. Iskodra hadisesinde oldugu gibi bildigimiz tecellüdlerin rusyaya karsi techizat ve tedarikat-i harbiyenin baslica sa'iki kesildi."
Avusturya-Macaristan'in Slavlarin Adriyatik sahiline inmelerine engel olusu ve islavligi ezdiren siyaseti de bir baska neden olarak gösterilmektedir: "...veliahd Fransuva Ferdinand basa geçerek Avusturya devletini Balkanlarda daha fa'al daha parlak hareketlere ihtimaldir. Bir muhabereye dahi sevk ederlerdi. Herhalde Sirbistan gibi Karadag gibi evfak-i Balkan hükümetlerini böyle Avusturya'yi tehdid edercesine tevessülerden men ederdi. Kim bilsin, bilse ki Avrupa'nin o derece sehabetine ragmen Sirplari Adriyatik Sevahiline indirmeyen Karadaglilar Iskodrada buraktirmayanda yine o oldu. En büyük siddeti islavlara karsi gösteriyordu. Haricen o islav hükümetlerine böyle mani-i ikbal olmagla kalmiyordu. Dahilen de islavligi mümkün mertebe eziyordu, ezdirdiyordu."
Islav ahalisinin dogrudan dogruya Avusturya'nin düsmanlari oldugunu ifade eden Ali Kemal, son zamanlarda Rusya ve Sirbistan'a yönelik askeri sevkiyatlarda dahi bunlarin Avusturya'ya itaat etmeyip isyana dahi kalkismak istediklerini hatirlatmaktadir. Sirplarin islav kardesligi siyasetini en ziyade Bosna ve Hersek'te yürüttügünü belirtmektedir. Sirbistan nesriyatinin bu halk üzerindeki etkisi de ayrica önemlidir. Netice olarak Ali Kemal , "... Sirp, Bulgar, vesaire bütün bu Balkan akavaminin husul-ü maksadi için dogru, egri, en birinci vasitalari ölmek, öldürmekdir." sözleriyle Arsidükün ölümünün Sirp milliyetçiliginin yegane çaresi oldugunu vurgulamaktadir.
Bu suikastin, milliyetçi Sirp gençlerinin heyecaninin eseri oldugunu belirten Ali Kemal bu durumu "tipki çobanlik ederken dag basinda babalarinin cedlerinin bir hasma karsi yapdiklari gibi çekip vuruyorlar ne oldugunu ne olacagini hiç düsünemeyorlar." sözleriyle izah etmistir. Ali Kemal'in sebepler zincirini tesbit ederken her iki devlet arasindaki siyasi çizgiyi iyi degerlendirmekte oldugu görülmektedir. Sebeplerin yanisira suikastin neticelerini de öngörmeye çalismistir.
Bu cinayetin Avusturya ve Macaristan'in siyaset-i umumiyesini de etkileyecegi düsüncesindedir. Ancak bu suikast hadisesinin hafif eserleri olduguna kanaat getiren Ali Kemal en son olarak "Aleksandr Draga hailesini çabuk hatirdan çikaran Avrupa bu fecÎ'ayida çok geçmeden unutur." diyerek bu olayin kisa zamanda unutulacagi beklentisi içerisinde oldugunu görmekteyiz. Bu suikast neticesinde baslayan "yangin"in Balkanlardaki ve Rusya'daki diger Slavlarida etkileyebilecegi ihtimalini de dile getirmistir. Bu vaziyetin Slav birligi lehine ancak Avusturya'nin aleyhine sonlanabilecegini belirtmistir. Ancak bu suikastin Avrupa'da bir yangindan öte Dünya savasina varacak kudrette eserleri oldugunu öngörememistir.
Ali Kemal Avusturya-Macaristan devletinin yirmi milyondan fazla slav ahaliyi Meternih usulüyle122 daha fazla bu kadar çok ulusu bir arada ve hakimiyetinde tutamayacagini ve bunun önüne geçilmesinin gerekliligine de dikkat çekmistir: "ayni zamanda Avusturya ve Macaristan devletinin bu milel-i muhtelifeyi ne vakte kadar bir idare altinda, bir vatanin evladi olarak yasatabilecegine mütehayyir kaliyor.." 123
Ali Kemal, Osmanli cihetine biçtigi pay ise ilginçtir. Vaktiyle Balkanlar'da dökülen kanin sebebinin hep Osmanli idaresi olarak gösterildigini ancak simdi oralarda daha çok kan akmakta oldugunu belirtmektedir. Buna binaen daha fazla kan akacagina isaret etmektedir. Söyle ki;"Hatta böyle Avusturyaya, Bosna ve Hersek'e kadar yayildi. Sirp milleti Makedonya sahasiyla iktifa kilmadi, galayanini o cihetlere de sevk eyledi. Kim hüküm edebilir ki yarin bu sahne de daha müdhis, daha müessir haileler görülmesin..."
Osmanli basini Arsidük suikastini ve sonrasinda cereyan eden gösterileri konusurken öte yandan Avrupa matbuatinda savas çagrilari yapilmaya baslanmistir. Danzers Arme Zaytung (Danzers Armee Zeitung) "Harb çibani artik cerahetle doldu nesterle delinmesi lazim." diyerek hatta icabi takdirinde Sirb olarak ne varsa hepsini kesip yakmali diyordu.124 Sürekli savas taraftarligi yapan nüshalar yayinlanmakta idi. Mesala Rus matbuatindan Novoye Vremya, 1916 tarihine Rusya'nin Almanya'yi ezerek Avrupa'da Slav Imparatorlugu'nu kurmaya hazir olacagini yazmakta idi. Bu makale Almanca'ya çevirilince Almanya matbuatinda "Rusya'yi Neden Iki yil Bekletmek Zorunda Birakalim? " seklinde cevap bulmustur. 125
Ingiltere matbuatinda bu suikast ile ilgili gelen haberlerde avam kamarasinda Hariciye Naziri Edvard Grey(Edward Grey) Balkanlar'da ekalliyetin müdafaasi hakkinda Ingiltere'nin simdiye kadar yapmis oldugundan fazla bir sey yapamayacagini beyan ettigi bildirilmektedir. Buna ilave ile: "fakat Ingiltere diger hükümetlerin icra edecekleri tesebbüsata veyahud ittihaz eyeleyecekleri tedabire muhalefet itmeyecektir" diyerek nerede durdugunu ortaya koymustur.126
Rusya tarafdari olan Kambana gazetesi ise Bosna-Saray suikastini söyle mütalaa ediyor: 127 "bu suikast arsidük Fransuva Ferdinand tarafindan islavlar aleyhinde takip edilen politika neticesidir. Bütün islav milletleri Avusturya boyundurugundan kurtulmaga çalistiklari sirada yalniz Bulgaristan'in Avusturya'ya tabi' ve münkâd olmaga çalismasi gayet garip bir keyfiyettir." Bu mütalaa ile basindan beri suikasta mesruiyet kazandiran gazete tarafini da açikca beyan etmis olmaktadir.
Avrupa matbuati suikast üzerine kendi leh ve savas sinyalleri verirken Peyam gazetesi basyazari Ali Kemal, bu cinayetin neticesini faciali bir tiyatro piyesine veya trajedi olabilecegi beklentisi ile iyimser bir tutum sergilemistir.
Savasin Ayak Sesleri: Temmuz Krizi
1914 yazinda Avrupa'da büyük güçler arasinda vukubulan diplomatik kriz, Bati literatüründe "Temmuz Krizi (July Crisis)" denilen dönem savas öncesi sicak uluslararasi iliskilere sahne olan günlerdir.
23 Temmuz'da verilen ultimatom ile Avusturya-Macaristan'a karsi Sirbistan tehditinin önüne geçmek mahiyetindedir. Bu ultimatomla, Sirbistan kontrol edilmeye çalisilmis ve böylece Slav nüfus için önemli olan Kuzey Balkanlarin da kontrolü saglanmis olacakti.
Sirbistan hükümetinin suikasta müdahil oldugu düsüncesi ile ultimatom gönderiliyor.128 Matbuat ve siyasi tutum alenen bu yönde olup suikast haberinin ulastigi ilk günden savasin baslangicina yakin yaklasik bir aylik zaman zarfina bu kanaatler daha da kesinlik kazanmaya baslamistir. Matbuattan bir örnek olarak Viyana'dan Main gazetesi Sirbistan'in cinayet ile ilgisi hususunda su haberi yapmistir: 129 "Arsidüke karsi vukubulan suikastin Büyük Sirbistan âmâlini tervic eden bir tertibat-i fesadiye neticesi oldugunu zan ettiricek esbab ve delail mevcuttur. Bu tertibat-i fesadiye her sinif halk arasina kök salmistir. Sirbistan'in Viyana sefiri geçen hafta Avusturya-Macaristan hariciye nazirina Sirbistan hükümetinin Arsidük aleyhinde bir suikast tertib edildigini istihbar etdigini beyan etmistir. Fakat veliahd seyahatinin tekrar iden program dairesinde icrasi içün israr etmistir. Bosna Saray valisi cinayetden mes'ul addedilmektedir."
Londra'dan istihbar edilen 30 Haziran tarihli haber de bir baska örnektir:130 "Sirbistan sabik-i veliahd Prens Jozef'i birkaç zaman evvel bir Ingiliz Zadgan? Klubünde Sirbistanin Arsidük Fransuva Ferdinand ortadan kalkmayinca gaye-i ameline vasil olamayacagini beyan etmistir. Bu sözler farfara addedilmis ise de simdi asli çikmis bulunuyor. Rivayet edildigine göre Bosna Saray cinayetinin mensei Belgrad Saray Kraliyesine kadar varmaktadir. Sirbistan Kralinin olup biten herseyden haberdar oldugu çin mesuliyeti deruhte etmemek için istifa etmis oldugunu ilave ile Sirp cemiyyeti askeriyesinin tertib edilen suikasta vakif oldugu Ingiliz mehafili siyasiyesinde temin edildigini istihbar ediyor."
Ancak haberde de geçtigi üzere Sirbistan Krali'nin istifa ettigi hususu 28 Haziran tarihli Peyam gazetesinde Sirbistan Krali'nin istifa edecegi haberlerinin dogru olup olmadigina dair farkli ajanslardan bildirilen haberler verilmistir. 131 Belgrad 26 Haziran tarihli habere göre; "Kralin istifa etmek niyetinde olmadigi bildirilmistir. Prens Aleksandra tevdi' eylemesi evvela beray-i istirahat etmek saniye Prense umur-u hükümet ile ünsiyet peyda ettirmek içindir. Kral kaplicalardan avdetinde tekrar umur-u hükümeti ele alacaktir." Suikast öncesinde rivayet edilen istifa haberi kralin saglik sorunlari gerekçesiyle ara verdigi seklinde kamuya duyurulmustur. Ancak bu durum Avrupa matbuatinda suikastin mesuliyetinden kaçis olarak algilanmistir.
Sirbistan Sefiri Kont Berhtold'un nezdine giderek Sirbistan'in Avusturya-Macaristan zabitasina Arsidükün katillerinin ortaya çikmasi için her türlü yardimda bulunulacagini beyan etmistir.132 Birçok Avusturya zabita hafiyesi Belgrad'da ve Sirbistan'in muhtelif yerlerinde bulunmaktadir. Sirp zabitasi tamamiyle bunlarin emrine verilmistir. 133 Ancak Avusturya- Macaristan, Sirbistan cihetinden asayisin saglanmasi için muharebeyi tek çare olarak görmüstür.134
23 Temmuz'da Belgrad'da Avusturyali Bakan, Baron von Giesl Gieslingen, Sirp hükümetine ultimatom verdi. Bu ultimatom ile Avusturya-Macaristan Imparatorlugu, Cumartesi aksami saat 6'ya kadar Avusturya karsiti propagandasina son verilmesini ve Bosna'da isyana kiskirtan toplulugun bastirilmasi yönünde beyanatta bulunmustur.
The New York Times, 23 Temmuz tarihli Berlin'den aktarilan haberde Sirbistan'in bu ultimatoma özellikle isyana tesvik eden topluluklarin bastirilmasi hususundaki son istege uymayabilecegi üzerinde durmustur. Baron Hoetzendorf'un, Avusturya Genel Kurmay Baskani, dün ( 22 Temmuz) Temesvar'i ziyaret etmesi ve burada 7 kolordu birliginin hazir olarak tutulmasi Avusturya'nin Sirbistan'i buradan isgal edecegini ortaya koymustur.135
Almanya ve Italya Avusturya'yi desteklediklerini yardim için hazir olduklarini duyurmuslardir.136 Ultimatoma destek veren Almanya ve Italya savasta Avusturya-Macaristan'in yaninda yer alarak savasin ittifak devletleri kanadini olusturacaklar. Italya, daha sonra saf degistirecek olsa da savasin basinda Avusturya-Macaristan'in yardim etmektedir.
Bu ultimatom ile Avusturya-Macaristan'in toprak bütünlügüne yöneltilen tahrik içerikli tehditkar tüm yayinlari sona erdirilmesi, Sirp milliyetçi örgütlerin dagitilmasi, gecikmeden ders kitaplarinda ve kamu belgelerindeki Avusturya-Macaristan aleyhine propagandalara son verilmesi, adlari Avusturya-Macaristan Hükümeti tarafindan verilen tüm subay ve memurlar Sirp askeri ve sivil idaresinden çikarilmasi, "yikici hareketlerin bastirilmasi" için Sirbistan Avusturya-Macaristan Hükümeti temsilcilerini kabul etmesi, Arsidük'ün suikast davasinda tüm arastirmalarda yer almak için Avusturya-Macaristan delegelerine izin verilmesi, Binbasi Voja Tankosic ve memur Milan Ciganovica'nin suikast planinin katilimcilari olarak tutuklanmasi ve Shabatz Loznica siniri boyunca silah ve patlayici trafiginin sonlandirilmasi, sinir hizmetinde görevli yetkililerin Saraybosna suç faillerine destek olmalarindan ötürü cezalandirilmasi, Avusturya-Macaristan Hükümetine düsmanlik bakimindan açiklamalarda bulunan Sirp yetkililerin bu konuda izahlarinin saglanmasi ve son olarak ultimatomun içerdigi hususlarin gecikmeden yerine getirilmesi istenmistir. 137
Sabah gazetesi bu ultimatomu "Ufk-u Siyasetde Yeni Tehlikeler"138 olarak degerlendirmistir. Nitekim ultimatomu takip eden günler bu tespiti dogrulamistir. Sirbistan, 25 Temmuz'da ultimatomu cevaplamistir ve altinci talebin, Sirbistan kanunlarini ihlal edecek bir hüküm oldugu kanaati ile kabul edilemeyecegini ultimatomun bunun disindaki tüm kosullarini kabul ettigini bildirmistir. 139 Ancak Avusturya ultimatum maddelerinin harfiyen kabulünü talep etmektedir. Bunun üzerine 25 Temmuz'da Imparator Fransuva Jozef, Sirbistan'a karsi operasyonlari baslatan seferberlik emrini imzalamistir. Avusturya-Macaristan büyükelçisi Giesl, Belgrad'dan ayrilmistir. Daha sonra, 27 Temmuz'da, Avusturya-Macaristan savas için hazirliklarini tamamlamaya basladi.
Sirbistan ile Avusturya-Macaristan arasindaki gerginlik savasa dogru tirmanirken savasi önlemek üzere arabulucuk edenler de olmustur. Bu basarisiz girisimlerin yani sira savasa hazirlik mahiyetinde ittifaklar da kurulmustur. Osmanli Devleti cihetinden gazetelerde Turhan Pasa'nin 6 Temmuz'da Viyana Sefirini ziyareti, akabinde Romanya Sefaretine ziyaret haberleri savas öncesi bir hazirligin ipuçlari gibi görünmektedir. O gün yine Avusturya Dis isleri ba- kani Kont Berhutold ile dahi mülakat etmistir. Pazar günü ise Romanya sefiri ve Avusturya-Macaristan Hariciye Nezareti Balkan Subesi Müdürü Mösyö Rababor? ile birkaç saat mülakat etmistir. Turhan pasa Berhutold tarafindan ayni gün ögle yemegine davet edilmistir.140
28 Temmuz 1914, Müsâdemeler
Avusturya-Macaristan Sirbistan'a ultimatom maddelerinin tümünün kabul edilmemesi gerekçesi ile 28 Temmuz 1914 günü, öglen Sirp hükümetine çektigi açik telgraf ile savas ilan etmistir.141 Bu savas ilanini Tuna'daki Sirp gemilerinin ele geçirildigi haberleri takip etmistir. Iki taraf arasinda çarpismalar da baslamistir.
Öte yandan, Sirbistan; müttefigi Rusya ile seferber olarak ordusunu hazirlamistir. Zaten, Rusya Arsidük suikastini müteakiben savas hazirliklarini baslatmis idi.
Savas baslar baslamaz Avrupa'da cevabi aranilan esas soru; bu savasin nasil lokalize edilecegi olmustur.142 Bu noktada The New York Times, Ingiltere Dis Islerinin Kayser Wilhem ile görüsmelerinin öneminden bahsetmektedir. Avrupa'nin barisi, savasin boyutu ve yayilmasi tamamen Almanya'nin, Kayser Wilhem'in ellerine bagli olarak görülmüstür.143 Savasa ragmen, Ingiltere'nin bu karisikliklara arabuluculuk edebilecegi ümidi vardir. Ne yazik ki, çok geçmeden 1 Agustos'ta Almanya Rusya'ya savas ilan ederken Rusya'nin müttefiki Fransa'da otomatikman savasa dahil olmus oluyordu. Bunun üzerine 3 Agustos'ta Almanya Fransa'ya da savas açmistir.144
Osmanli Imparatorlugu ise 29 Ekim-30 Ekim aksami savasa girmistir, kisa süre sonra da cihad ilan etmistir.145 Savasta Avusturya-Macaristan safinda yer almasi münasebetiyle Arsidük Frederih tarafindan Osmanli Harbiye Naziri Enver Pasa'ya bir tesekkür mektubu da gönderilmistir.146 Netice itibariyle 29 Haziran 1914 tarihinde baslayan savas çok kisa sürede ikili ittifaklar neticesinde süratle yayilmistir.
Ikili çarpismalar basladigi haberi ile birlikte bu savasin basit düzeyde seyredecegini umumi bir harbe dönüsmeyecegi kanatinin hakim oldugu görülmektedir, söyle ki: "Dün geç vakte kadar alinan malumât, harbin Avusturya-Macaristan ile Sirbistan arasinda muvazza-i bir sekilde kalacagini ve harb-i umumi ihtimalatinin pek ziyade azaldigini te'yÎd etmektedir."147
Ancak iki günden beri borsadaki yükselme harb-i umumi endisesini göstermektedir. Avusturya-Macaristan bu saldirilarinin sirf haddini bildirme mahiyetinde olduguna dair düvel-i muazzamaya teminat vermistir. Bu durumda her hükümet tarafsiz görünmektedir hatta savasin baslamasi ile Bulgaristanin tarafsizligini ilan ettigine dair bir telgrafname alinmistir.148 Ancak yine de siyasi cereyanlara göre devletler yönlerini belirleyerek hareket edeceklerdir.
Sonuç
Dünya Savasini baslatan arsidük suikasti, sembolik bir güce sahiptir. Gavrilo Princip tetige bastigi anda dünya tamamen farkli bir yere dogru gitmeye baslamistir. Arsidük ve refikasina atilan iki kursun kitalari sarsan bir savasa dönüsmüstür.
Dünyada süregelen tahrikler, gerilimler, koloniler arasi endüstriyel ve ekonomik rekabetler neticesinde güçlerini saglamlastirmak dengeyi korumak isteyen devletler ittifak anlasmalari ve askeri anlasmalarla birbirlerine karsi tedbir almakta idiler. Nihai asamada 28 Haziran günü gerçeklesen bu siyasi cinayet turnusol kâgidi gibi güç bloklarini iki kisma ayirmistir.
28 Haziran 1914 günü, Princip; Arsidük Fransuva Ferdinand'i yani Avusturya-Macaristan tahtinin varisini hedef almis idi. Arsidük sadece varis degil ayni zamanda iyi bir siyasetçi ve askerdir. Bu yönüyle dahi tehditkar idi. Esasen, Arsidükün ve refikasinin sahsiyetinde Avusturya'nin Sirbistan'i dizayn politikasi'na kursunlar sikilmis idi.
Öte yandan, suikast akabinde Avrupa matbuati 29 Haziran tarihinden itibaren arsidük suikastinin nasil gerçeklestiginden ziyade provakatif beyanlari ile esasen savasi önceden baslatan taraf olmustur. Zira, suikast sonrasi Avusturya-Macaristan bunun Sirbistan ile bir savasa girmek için sebep olup olamayacagini tartismakta iken matbuat bu konuda karari çoktan vermis ve bu yönde tesvik ve tahrikte bulunmakta idi.
Dönemin matbuati Arsidük suikastini çok dar sahada ve manada bir savasin habercisi olarak degerlendirilmistir. Hatta 28 Temmuz 1914 tarihinde dahi Dünya Savasi öngörüsü yoktur. Çarpismalar basladiginda Osmanli gazeteleri bundan "Avrupa Savasi" veya "Üçüncü Balkan Savasi" olarak bahsetmislerdir.
Sirp miliyetçiliginin kahramani, siyasi ikonu olan Princip, bazilari için bir kurtarici veya özgürlük savasçisi iken kimilerine göre ise bir terörist idi. Hatta siyasi güdülerinin neticesinde üç çocuk sahibi bir annenin ve babanin katili idi. Böylece bir baska açidan daha ikiye bölünen bir yaklasim meydana getirmistir. Nitekim zaman yolculugunda Gavrilo Princip, bir "Pan-Yugoslavian" degil bir Sirp milliyetçisi olarak bugüne ulasmistir.
Netice olarak; suikast; dolayli olarak dünyayi savasa sürüklerken savas neticesinde imparatorluk çaginin son bulmasina yol açmistir. Milli devletler ve devrimleri ile bundan sonra artik yeni bir dünya, baska bir denge ve güç ayagi üzerinde istikrar arayisi baslamistir.
1 Sabah, "Üçüncü Balkan Harbi", s. 1, 28 Temmuz 1914.,", Spencer C. Tucker, Priscilla Mary Roberts, The Encyclopedia of World War I: A Political, Social, and Military History, s.11.
2 Ýkdam, "Avrupa Harb-i Umumisi Büyük Muharebe Baþladý", s. 1, 18 Aðustos 1914., Ýkdam, "Avrupa Harb-i Umumisi", s. 1, 2 Eylül 1914, Ýkdam, "Avrupa Harb-i Umumisi", s. 1, 15 Eylül 1914,
3 Ýkdam, "Milyonlar Muharebesi", s. 1, 18 Aðustos 1914
4 Ikdam, "Müsademeler Basladi", s. 1, 28 Temmuz 1914.
5 David G. Herrman, The Arming of Europe and the Making of the First World War, Princeton University Press, 1997, s.5.
6 Sabah, "Dünkü Vakia-i Cinaiye", s.1, 26 Temmuz 1914.
7 Arsidük Fransuva Ferdinand, Imparator Josef'in erkek kardesi Carl Ludwig'in en büyük ogludur. 18 Aralik 1863'te dogmustur. Ludwig'in 1869'da vefati ve Imparator Josep'in tek oglu Rudolf'un intihari üzerine (Esasen Rudolf'un ölümü süphelidir. Sarayin yakinlarinda ava çikmis oldugu ve bu sirada bir kalp krizi geçirerek vefat ettigi söylenmekle beraber intihar etmis oldugu da rivayet edilmektedir. Hatta Polonezköy'de ikamet eden ve yalniz adam olarak taninan kisinin yine Rudolf oldugu yönünde rivayetler de mevcuttur.) tahtin varisi Fransuva Ferdinand olmustur. Arsidük tarih, seyahat ve avcilik tutkunu, ailesine düskün ancak soguk bir karakter olarak tasvir edilmektedir.
8 Valerie Bodden, Days Of Change The Assassination of Archduke Ferdinand, Creative Education, Minnesota 2010, s.33.
9 The New York Times, "Tragedy May Alter Politics Of Europe", 29 Haziran 1914.
10 Kontes Sophie Chotek, Avusturya Kraliyet ailesinden degildi. Chotek, Bohemya'nin aristokrat ailelerinden olmasina ragmen Kraliyet'in evlenmesi için Fransuva Ferdinand'a izin verdigi listenin disinda idi. Imparator Fransuva Joseph'in izni olmaksizin bu evlilik gerçeklesemezdi. (Dr. Johannes Horowitz, "Archduke Franz Ferdinand's Engagement to Countess Chotek - Obstacles To The Marriage " The New York Times, 6 Mayis 1900) . Ancak Papa Leo XIII, Imparator Wilhelm II ve Çar Nicholas II, Imparatoru ikna ederek bu evlilige müsaade almislardir. 1 Temmuz 1900'de evlenmislerdir (The New York Times, 2 Temmuz 1900) Yalniz bu evlilik "morganatic marriage" idi, yani bu evlilik tipi, birbirine denk-esit olmayan çiftler arasinda kocanin unvani-rütbesi ve diger ayricaliklari, hem ese hem de bu evlilikten dogan çocuklara geçemezdi. Dolayisi ile Sophie ve bu evlilikten dogan üç çocugu Arsidük'ün rütbesini ve de makamini, Avusturya tahtinin haklarini paylasamaz, devr alamazdi. Ancak söz konusu Saraybosna ziyaretinde Arsidük, ordunun Genel Müfettisi olarak orada bulundugundan refikasi kendisine eslik edebilmistir. Aksi halde, Arsidük'ün yaninda olmasina ve arabada yan yana oturmalarina müsaade edilmezdi.
11 Peyam, "Arsidükün Seyahati", Harici Haberler, s. 4, 28 Haziran 1914 (H.4 Saban 1332, R.15 Haziran 1330)
12 "Arsidük Ordu müfettisi General (Boytoran?)a bir siyasi beyanatname göndererek on besinci ve onaltinci kolordu Generalleri, zabitlari ve askerlerine manevralarin fevkalade bir suretde icrasindan ... Vazifelerini parlak bir suretde ifa eylemelerinden dolayi... " Peyam, "Arsidük ve Ordu", Harici Haberler, s.4, 29 Haziran 1914.
13 Valerie Bodden, Days Of Change The Assassination of Archduke Ferdinand, Creative Education, Minnesota 2010, s. 20.
14 Peyam, "Veliahd Fransuva Ferdinand ile Refikasinin Fecâyì-i Katli", Son Haberler, s. 5. 29 Haziran 1914 (H.5 Saban 1332, R.16 Haziran 1330)
15 The New York Times, "Heir To Austria 's Throne Is Slain With His Wife By A Bosnian Youth To Avenge Seizure Of His Country", 29 Haziran 1914, Pazartesi.
16 Peyam, "Suikasdin Akibetinde", s. 2, 30 Haziran 1914.
17 Peyam, "Ayipdir!", Tafsilat-i Mâtemiyye, s. 2, 30 Haziran 1914. Bu sözler The New York Times'ta söyle geçmektedir: "Herr Burgermeister, it is perfectly outrageous! We have come to Sarajevo on a visit and have had a bomb thrown at us." The New York Times, "Heir To Austria's Throne Is Slain With His Wife By A Bosnian Youth To Avenge Seizure Of His Country", 29 Haziran 1914.
18 "It is all over now. We have not more than one murderer in Sarajevo " The New York Times, "Heir To Austria's Throne Is Slain With His Wife By A Bosnian Youth To Avenge Seizure Of His Country - Bravery of Archduke", 29 Haziran 1914.
19 Bodden, a.g.e., s.29.
20 Güzergaha ait plan için bakiniz Ek:1.
21 Peyam, "Avusturya Veliahdi ve Refikasinin Katli", s.1, 29 Haziran 1914.
22 The New York Times, "Heir To Austria's Throne Is Slain With His Wife By A Bosnian Youth To Avenge Seizure Of His Country - Slain In A Second Attempt", 29 Haziran 1914, Pazartesi.
23 Sabah, "Suikast Etrafinda", s.1, 13 Tenrnruz 1914.
24 Peijam, "Vaki'amn Sureti Cereyani", s. 2, 29 Haziran 1914
25 Peijam, "Büyük Bir Cinayet-i Siyasiye", s. 1, 30 Haziran 1914
26 Peyam, "Büyük Bir Cinayet-i Siyasiye", s. 1, 30 Haziran 1914
27 Peyam, "Te'sini Umumi", s. 1, 30 Haziran 1914
28 The New York Tmes, "Heir To Austria's Throne Is Slain With His Wife By A Bosnian Youth To Avenge Seizure Of His Country ", 29 Haziran 1914.
29 Peyam, "Ordunun Matenri", s. 2, 1 Tenrnruz 1914.
30 Peyam, "Tedabir-i Zabita", s. 2, 30 Haziran 1914
31 Peyam, "Sirplarin Aleyhinde Harekat", s. 2, 1 Temmuz 1914.
32 Peyam, "Büyük Bir Cinayet-i Siyasiye", s. 2, 30 Haziran 1914
33 Peyam, "Bulgar Sarayinda Matem", s. 1, 3 Temmuz 1914.
34 Peyam, "Taziyetname'i Hümayun", s. 1, 30 Haziran 1914.
35 Peyam, "Sadrazam Pasanin Taziyeti - Osmanli Parlementosu namina - Sefaretin Taziyeleri - Hüseyin Hilmi Pasa - Saray-i Hümayunda", s. 1, 30 Haziran 1914.
36 Peyam," Hükümet-i Osmaniye Namina", s. 1, 1 Temmuz 1914. Avusturya Veliahtinin katli münasebetiyle gönderilen taziye telgrafina Avusturya Meclis-i Ayan Reisinin tesekkür telgrafiOsmanli Meclis-i Âyan'inda istimaa arz edilmistir. Avusturya Meclis-i Âyân Riyasetinden varit olan telgrafnamenin tercümesi ise söyledir: "Arsidük Fransuva Ferdinand ile Zevcesi Prenses De Hohenburqe'nun sureti fedada vefatlari münasebetiyle Macaristan Meclis-i Ayanina lütfen beyan buyurulan hissiyat-i hakifciyyeyi taziyeikâraneye Meclisimizce ittila hâsil oldugunu beyan 'eder ve taziyet-i vakiayi iki milleti birbirine rapteden muhadenet-i samimiyyenin bir eser-i mahsusu telâkki eden Macar Meclis-i Ayaninin tesekküratini Meclis-i Âyan-i Osmaniyye arz ve teblige tasavvut buyurmanizi Zat-i Riyasetpenahilerinden rica eylerim.
Baron De Yechipha" Meclis-i Âyan Zabit Ceridesi, Içtima-i Fevkalâde Onaltinci Inikad, 24 Haziran 1330 (1914) Sah, s. 222.
37 Peyam, "Naaslar", Son Haberler, s. 5, 1 Temmuz 1914.
38 Peyam, "Istasyonlarda Tezahurat", s. 1, 4 Temmuz 1914.
39 The New York Times, "Victim's Bodies in Vienna", 3 Temmuz 1914.
40 The New York Times, "Austria Mourns At Royal Funeral", 4 Temmuz 1914.
41 Peyam, "Nas'lar Viyana'ya Geldi" , s. 1, 4 Temmuz 1914, Cumartesi.
42 Peyam, "Argidrikrin Cenazesi" , Son Haberler, s. 5, 5 Temmuz 1914. Tfie New York Times, "Archduke And Wife Buried", 5 Temmuz 1914.
43 Peyam, "Flükünret-i Osmaniye Namina", s.1, 3 Temmuz 1914.
44 Peyam," "Mriteveffi Arsidük Namina Ayin-i Ruhani ", s. 1, 3 Temmuz 1914.
45 Peyam, "Ispanya Krali - Belçika- Bavyera -Saksonya Krallari", s. 2, 1 Temmuz 1914
46 Peyam, "Ingiliz Saray Hükümdarinda", s. 2, 1 Temmuz 1914.
47 The New York Times, "Kaiser Diplomatically 111 Semptoms of Lumbago-Won't Go to Archduke's Funeral", 3 Temmuz 1914.
48 Peyam, "Kayser Neden Cenazede Yokdu", s.4, 5 Temmuz 1914
49 Peyam, "Cenazede Veliahdlar Buhmmayacak" , s. 1, 4 Temmuz 1914, Cumartesi.
50 The New York Times, "Imperial Funeral Stirs Controversy" , 6 Temmuz 1914.
51 Sabah, "Suikasd Tesirati", 12 Temmuz 1914.
52 Peyam, "Arsidükün Sigortasi", 5 Temmuz 1914
53 Peyam, "Tevkifat ve Tahkikat", s. 1, 1 Temmuz 1914.
54 Christopher M. Clark, îïie Sleepwalkers: How Europe Went to War in 1914, London: Allen Lane, 2012, s. 54.
55 Clark, a.g.e., s. 53-54.
56 Peijam , "Avusturya Veliahdinin Katli", s. 1, 3 Temmuz 1914.
57 Bodden, a.g.e., s. 15.
58 Peijam, 'Slip Milliyetçiligi", s. 1, 3 Temmuz 1914.
59 Joachim Remak, Sarajevo The Story of A political Murder, Criterion Books, New York, 1959, s.l 13.
60 Remak, a.g.e., s. 75-76.
61 David De Voss, Searching For Gavrilo Princip, s. 2 Web: http://beacon.salemstate.edu/~cmauriello/ pdf_his 102/pri ncips .pdf
62 Peyam, "Te'sir-i Umumi" "s. 1, 30 Haziran 1914
63 Peyam, "Sirbistan Hükümetinin Te'ssrifri", s. 2, 1 Temmuz 1914
64 Peijam , "Avusturya Veliahdinin Katli", s. 1, 3 Temmuz 1914.
65 Bodden, a.g.e., s. 15.
66 Clark, a.g.e., s. 58.
67 Remak, a.g.e., s.77-78.
68 David James Smith, One Morning In Sarajevo 28 June 1914,Phoenix, London 2009, s. 83.
69 Remak, a.g.e., s.78.
70 Spencer C. Tucker, Priscilla Mary Roberts, The Encyclopedia of World War I: A Political, Social, and Military History, ABC-CLIO,U.S.A. 2005, s.448
71 Bodden, a.g.e., s.6.
72 Bodden, a.g.e., s. 19.
73 Peter Villiers, Gavrilo Princip The Assassin Who Started the first World Itfar.Fawler Press, England 2010, s.103.
74 Villiers, a.g.e., s. 104.
75 Pie New York Times, "What Austria's Change Will Mean to Europe", 28 Haziran 1908.
76 Bodden, a.g.e., s. 19.
77 Villiers, a.g.e.,, s.68.
78 Smith, a.g.e.,, s. 87.
79 Villiers, a.g.e., s.70.
80 Suikast planinin uygulanmasinda rol alan ve yardim eden kimselerin isimleri için bakimz Ek.2.
81 Remak, a.g.e, s. 93-94.
82 Remak, a.g.e., s. 92.
83 Peijam, "Katlin Mlihim Itirafi", s. 2, 4 Temmuz 1914.
84 Remak, a.g.e., New York, 1959, s. 126.
85 Remak, a.g.e., s. 128.
86 Peyam, Son Haberler, s. 5, 3 Temmuz 1914.
87 Peyam, "Iki Bomba, Bir Mecruh", s.2, 1 Temmuz 1914
88 Peijam, "Müslümanlar Huvatlar", s.2, 1 Temmuz 1914.
89 Peyam, "Nlimayiçler Kançikhklar", s. 2, 1 Temmuz 1914.
90 Peyam, "Sirp Dükkanlari Yagma Ediliyor", s. 2, 1 Temmuz 1914.
91 Peyam, "Sirp Sefarethanesi Önünde", s. 1, 3 Temmuz 1914.
92 Peyam, "Sirplar Aleyhinde Harekat", s. 2, 1 Temmuz 1914.
93 Peyam, "Viyana'da Sirplara Karsi Nefret", s. 2, 1 Temmuz 1914.
94 Peyam, "Sirplar Aleyhinde Nrimayiçler", s.2, 2 Temmuz 1914.
95 Peyam, "Yeni Nrimayiçler", s. 2, 4 Temmuz 1914.
96 Peyam, "Dai'yi Mes'riliyeH Evrak", s. 2, 1 Temmuz 1914.
97 Peyam, "Hnvatlarla Sirplar Arasinda Mukatele", s. 2, 1 Temmuz 1914.
98 Peyam, "Bosnada Karisikliklar", s. 2, 2 Temmuz 1914.
99 Peyam, "Sirp Hükümetinin Ikinci Beyannamesi" , s. 2, 2 Temmuz 1914.
100 Peyam, "Avusturya ve Sirbistan", 5 Temmuz 1914.
101 Peyam, Nümayisler ve Muharebe Arzusu, s. 4, 5 Temmuz 1914.
102 Peyam, Rusya Müdahale Edecekmis, s. 4, 5 Temmuz 1914..
103 Remak, a.g.e., s. 211.
104 Peyam, Failler Pek Bi Perva, Son Haberler, s. 5, 1 Temmuz 1914.
105 Remak, a.g.e., s.214., Peyam, Katil Principin Ifadati, s.1, 3 Temmuz 1914.
106 Voss, a.g.m., s. 5.
107 Tfie New York Times, "See Serb Plot In Royal Murders", 30 Haziran 1914.
108 Peyam, "Sirplarin Aleyhinde Harekat", s. 2, 1 Temmuz 1914.
109 Peyam, "Katlin Miihim Ithafi", s. 2, 4 Temmuz 1914., Peyam, Tevkifat ve Tahkikat, s. 1, 1 Temmuz 1914.
110 Remak, a.g.e., s.94.
111 Voss, a.g.m., s.5.
112 Peyam, "Katiller Tehlikede", s. 2, 30 Haziran 1914
113 The New York Times,"Anniversary of the War's Origin A Year Ago Tomorrow The Austrian Archduke, Franz Ferdinand, Was Assasinated at Sarajevo", 27 Haziran 1915.
114 Smith, a.g.e., s. 274.
115 Smith, a.g.e., s. 275.
116 Smith, a.g.e., s. 277.
117 Ahmet Emin Yalman, Yakin Tarihte Gördiiklerint ve Geçirdiklerim, Cilt: 1 (1888-1918), Rey Yayinlari, s. 202-203.
118 Pegam, "Cinayetin Mü'essirleri ve Eserleri", ", s. 1, 1 Tentmuz 1914
119 Peyam, "Cinayetin Mü'essirleri ve Eserleri" s. 1, 1 Temmuz 1914
120 The New York Times bu konuda su sözlere yer vermistir: "Archduke Franz Ferdinand d'Este, who will one day wear the crown of Austro-Hungary and whose destiny is to rule 40.000.000 people."(The New York Times, "Still Another Royal Visitor Archduke Franz Ferdinand D'este On His Way Here" 13 Agustos 1893. ) Özetle Arsidük Fransuva Ferdinand'in bir gün 40.000.000 kisiyi yönetecegi tahta geçecegini belirtmektedir.
121 Peyam, "Büyük Bir Cinayet-i Siyasiye", s. 1, 30 Haziran 1914.
122 Metternich sistemi; Viyana Kongresine katilan devletlerin Avrupa'da statiikoyu korunrak için ortaya koyduklari sistenrdir. Sisteme adim veren Avusturyali diplomat Metternich, statükonun silah giiciiyle korunmasini savunuyordu. Ona göre ulusçuluk hareketlerinin acimasizca bastirilnrasi ve ulus-devletlerin dagitilnrasi gerekiyordu. 1815'te Viyana'da kurulan sistem, Avusturya ve Rusya'nin Balkanlar'daki isbirligine, Prusya'nin Fransave Rusya'yi dengelemesine ve Kita Avrupasi'na bir iilkenin tek basina egenren olmamasina dayamyordu.
123 Pajam, "Avusturya Macaristan" , s. 1, 2 Temmuz 1914.
124 Pajam, s.1, 3 Temmuz 1914.
125 Títe New York Times, "Russia's Early War Moves", 30 Agustos 1914. Bu makale, IJ. Williams tarafindan 20 Agustos 1914 tarihiyle The New York Times Editörüne gônderilnriçtir.
126 Peyam, "Avam Kamarasinda", s. 2, 1 Temmuz 1914.
127 Peyam, "Kambana Vaki'ayi Alkislayor", s. 2, 1 Temmuz 1914.
128 Peyam, "Avusturya-Macaristan", s. 1, 3 Temmuz 1914.
129 Peyam, "Main'in Istihbarati", s. 1, 30 Haziran 1914.
130 Peyam, "Sirp Cemiyyet-i Askeriyesi Haberdar Imis", s. 1, 3 Temmuz 1914.
131 Peyam, "Kral Istifa Etmeyecek", Balkan Hükümetleri, s. 4. 28 Haziran 1914.
132 Peyam, "Sirbistan Sefirinin Teminati", s. 1, 3 Temmuz 1914.
133 Peyam, "Sirbistanda Avusturya Zabitasi",s. 2, 1 Temmuz 1914.
134 Peyam, "Ahvalde Vehamet ve Harp Korkulari", s .4, 7 Temmuz 1914.
135 The New York Times, "Austria Ready to Invade Servia, Sends Ultimatum", 24 Temmuz 1914.
136 The New York Times, "Germany and Italy to Aid", 24 Temmuz 1914.
137 Smith, a.g.e., s. 217.
138 Sabah, "Ufk-u Siyasetde Yeni Tehlikeler", s.1, 25 Temmuz 1914.
139 Remak, a.g.e., s. 207.
140 Pajam, "Avusturya ve Sirbistan", 5 Temmuz 1914.
141 The New York Times, "Notice Sent To The Powers Of the Opening Hostilities", 29 Temmuz 1914.
142 Títe New York Times, "Russia's "Orange Paper" Shows Her Part In Diplomatic Negotiations Preceding The War", 27 Eylül 1914.
143 The New York Times, "Austria Formally Declares War On Servia, Russia Thereatens, Already Moving Troops; Peace Of Europe Now In Kaiser's Hands", 29 Temmuz 1914.
144 Smith, a.g.e., s. 218.
145 tkdam, "Cihad-i Ekber Halife-i Islam Üçyüz Milyon Miisliimam Cihad-i Ekbere Davet Ediyor", s. 1, 13 Tesrinisani 1914(31 Tesrinievvel 1330).
146 íiükümetd Osmaniye'nin bizim hak ve medeniyet ugrunda açdigimiz harbe istirakinden ziyadesiyle memnun ve mesrur olarak zat-i nazaretpenahilerini miittefik diifmanlartmiza karsi harb He ihraz-i zafer idecek olan ianh bir ordtinun sa'ik-i hakikisi olarak selamlarim.... "tkdam, "Trirkiye-Avusturya Arsidük Frederih Hazretlerinin Telgrafnamesi", s.1, 9 Tesrinisani efrenci 1914.
147 Ikdam, Müsademeler Basladi, s.1, 28 Temmuz 1914.
148 Ikdam, Müsademeler Basladi, s.1, 28 Temmuz 1914.
Kaynaklar
Meclis-i Âyan Zabit Ceridesi, içtima-i Fevkalâde Onaltinci inikad, 24 Haziran 1330 (1914) Sah.
BODDEN Valerie, Days Of Change The Assassination of Archduke Ferdinand, Creative Education, Minnesota 2010.
CLARK Christopher M., The Sleepwalkers: How Europe Went to War in 1914, London: Allen Lane, 2012.
HERRMAN David G., The Arming of Europe and the Making of the First World War, Princeton University Press, 1997.
REMAK Joachim, Sarajevo The Story of A political Murder,Criterion Books, New York, 1959.
SMITH David James, One Morning In Sarajevo 28 June 1914,Phoenix, London 2009.
TUCKER, Spencer C. Priscilla Mary Roberts, The Encyclopedia of World War I: A Political, Social, and Military History, ABC-CLIO,U.S.A. 2005.
VILLIERS Peter, Gavrilo Princip The Assassin Who Started the First World War, Fawler Press, England 2010.
VOSS David De, Searching For Gavrilo Pincip, Smithsonian magazine, August 2000, ss. 42-53. http://beacon.salemstate.edu/~cmauriello/pdf_his102/princips.pdf hisl02/princips.pdf
Gazeteler:
Ikdam
Ikdam, "Müsademeler Basladi", 28 Temmuz 1914.
Ikdam, "Avrupa Harb-i Umumisi Büyük Muharebe Basladi", 18 Agustos 1914.
Ikdam, "Milyonlar Muharebesi", 18 Agustos 1914.
Ikdam, "Avrupa Harb-i Umumisi", 2 Eylül 1914.
Ikdam, "Avrupa Harb-i Umumisi", 15 Eylül 1914.
Ikdam, "Cihad-i Ekber Halife-i Islam Üçyüz Milyon Müslümani Cihad-i Ekbere Davet Ediyor", 13 Tesrinisani 1914(31 Tesrinievvel 1330).
Ikdam, "Türkiye-Avusturya Arsidük Frederih Hazretlerinin Telgrafnamesi", 9 Tesrinisani efrenci 1914.
Peyam
Peyam, "Arsidükün Seyahati", 28 Haziran 1914 (H.4 Saban 1332, R. 15 Haziran 1330).
Peyam, "Kral istifa Etmeyecek", Balkan Hükümetleri, 28 Haziran 1914.
Peyam, "Avusturya Veliahdi ve Refikasinin Katli", 29 Haziran 1914.
Peyam, "Vaki'anin Sureti Cereyani", 29 Haziran 1914.
Peyam, "Arsidük Ordu", 29 Haziran 1914(H.5 Saban 1332, R. 16 Haziran 1330).
Peyam, "Veliahd Fransuva Ferdinand ile Refikasinin Fecâyì-i Katli", 29 Haziran 1914.
Peyam, "Suikastin Akibetinde", 30 Haziran 1914.
Peyam, "Ayipdir!", Tafsilat-i Matemme, 30 Haziran 1914.
Peyam, "Büyük Bir Cinayet-i Siyasiye", 30 Haziran 1914.
Peyam, "Te'sir-i Umumi", 30 Haziran 1914.
Peyam, "Büyük Bir Cinayet-i Siyasiye", 30 Haziran 1914
Peyam, "Taziyetname'i Hümayun", 30 Haziran 1914.
Peyam, "Sadrazam Pasanin Taziyeti - Osmanli Parlementosu namina - Sefaretin Taziyeleri - Hüseyin Hilmi Pasa - Saray-i Hümayunda" 30 Haziran 1914.
Peyam, "Tedabir-i Zabita", 30 Haziran 1914.
Peyam, "Katiller Tehlikede", 30 Haziran 1914
Peyam, "Büyük Bir Cinayet-i Siyasiye", 30 Haziran 1914.
Peyam, "Te'sir-i Umumi", 30 Haziran 1914.
Peyam, "Main'in Istihbarati", 30 Haziran 1914.
Peyam , "Ordunun Matemi", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Sirplarin Aleyhinde Harekat", , 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Hükümet-i Osmaniye Namina", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Naaslar, Son Haberler", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Iki Bomba, Bir Mecruh", 1 Temmuz 1914
Peyam,, "Ispanya Krali - Belçika- Bavyera -Saksonya Krallari", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Ingiliz Saray Hükümdarinda" , 1 Temmuz 1914.
Peyam , "Müslümanlar ve Hirvatlar", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Tevkifat ve Tahkikat", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Sirbistan Hükümetinin Te'ssüfü", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Cinayetin Mü'essirleri ve Eserleri", 1 Temmuz 1914
Peyam, "(Kambana? )Vaki'ayi Alkislayor", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Sirbistanda Avusturya Zabitasi", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Avam Kamarasinda", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Nümayisler Karisikliklar", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Viyana'da Sirplara Karsi Nefret", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Dai'yi Mes'uliyet-i Evrak", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Hirvatlarla Sirplar Arasinda Mukatele", 1 Temmuz 1914.
Peyam, Sirp Dükkanlari Yagma Ediliyor, 1 Temmuz 1914.
Peyam, Sirplar Aleyhinde Harekat, 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Failler Pek Bi Perva", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Sirplarin Aleyhinde Harekat", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Tevkifat ve Tahkikat", 1 Temmuz 1914.
Peyam, "Sirplar Aleyhinde Nümayisler", 2 Temmuz 1914.
Peyam, "Sirp Hükümetinin Ikinci Beyannamesi" , 2 Temmuz 1914.
Peyam,"Avusturya Macaristan" , 2 Temmuz 1914.
Peyam, "Bosnada Karisikliklar", 2 Temmuz 1914.
Peyam, "Bulgar Sarayinda Matem", 3 Temmuz 1914.
Peyam, "Hükümet-i Osmaniye Namina", 3 Temmuz 1914.
Peyam, "Son Haberler", 3 Temmuz 1914.
Peyam, "Katil Principin Ifadati, 3 Temmuz 1914.
Peyam , "Avusturya Veliahdinin Katli", 3 Temmuz 1914.
Peyam, "Sirp Milliyetçiligi", 3 Temmuz 1914.
Peyam , "Avusturya Veliahdinin Katli", 3 Temmuz 1914.
Peyam, "Avusturya-Macaristan", 3 Temmuz 1914.
Peyam, "Sirp Cemiyyet-i Askeriyesi Haberdar Imis",, 3 Temmuz 1914.
Peyam, "Sirbistan Sefirinin Teminati", 3 Temmuz 1914.
Peyam, Sirp Sefarethanesi Önünde, 3 Temmuz 1914.
Peyam, "MüteveffiArsidük Namina Ayin-i Ruhani" , 3 Temmuz 1914
Peyam, "Istasyonlarda Tezahurat", 4 Temmuz 1914.
Peyam, "Nas'lar Viyana'ya Geldi", 4 Temmuz 1914, Cumartesi.
Peyam, "Cenazede Veliahdlar Bulunmayacak" , , 4 Temmuz 1914.
Peyam, "Katlin Mühim Itirafi", 4 Temmuz 1914.
Peyam, "Katlin Mühim Itirafi", 4 Temmuz 1914.
Peyam, "Yeni Nümayisler", 4 Temmuz 1914.
Peyam, "Arsidükün Cenazesi", 5 Temmuz 1914.
Peyam, "Kayser Neden Cenazede Yokdu", 5 Temmuz 1914
Peyam, "Arsidükün Sigortasi", 5 Temmuz 1914
Peyam, "Avusturya ve Sirbistan", 5 Temmuz 1914.
Peyam, "Nümayisler ve Muharebe Arzusu", 5 Temmuz 1914.
Peyam, "Rusya Müdahale Edecekmis" , 5 Temmuz 1914.
Peyam, "Avusturya ve Sirbistan", 5 Temmuz 1914.
Peyam, "Ahvalde Vehamet ve Harp Korkulari", 7 Temmuz 1914.
Sabah
Sabah, "Suikasd Tesirati", 12 Temmuz 1914.
Sabah, "Suikast Etrafinda", 13 Temmuz 1914.
Sabah, "Ufk-u Siyasetde Yeni Tehlikeler", 25 Temmuz 1914.
Sabah, "Dünkü Vakia-i Cinaiye", 26 Temmuz 1914.
The New York Times
The New York Times, "Still Another Royal Visitor Archduke Franz Ferdinand D'este On His Way Here" 13 Agustos 1893.
The New York Times, Dr. Johannes Horowitz, "Archduke Franz Ferdinand's Engagement to Countess Chotek - Obstacles To The Marriage " 6 Mayis 1900.
The New York Times, 2 Temmuz 1900.
The New York Times, "What Austria's Change Will Mean to Europe", 28 Haziran 1908.
The New York Times, "Heir To Austria's Throne Is Slain With His Wife By A Bosnian Youth To Avenge Seizure Of His Country", 29 Haziran 1914, Pazartesi.
The New York Times, "Heir To Austria's Throne Is Slain With His Wife By A Bosnian Youth To Avenge Seizure Of His Country - Bravery of Archduke", 29 Haziran 1914.
The New York Times, "Heir To Austria's Throne Is Slain With His Wife By A Bosnian Youth To Avenge Seizure Of His Country - Slain In A Second Attempt", 29 Haziran 1914.
The New York Times, "Tragedy May Alter Politics Of Europe", 29 Haziran 1914.
The New York Times, "See Serb Plot In Royal Murders", 30 Haziran 1914.
The New York Times, "Kaiser Diplomatically ill Semptoms of Lumbago-Won't Go to Archduke's Funeral", 3 Temmuz 1914.
The New York Times, "Victim's Bodies in Vienna", 3 Temmuz 1914.
The New York Times, "Austria Mourns At Royal Funeral" 4 Temmuz 1914.
The New York Times, "Archduke And Wife Buried" 5 Temmuz 1914.
The New York Times, "Imperial Funeral Stirs Controversy" 6 Temmuz 1914.
The New York Times, "Austria Ready to Invade Servia, Sends Ultimatum", 24 Temmuz 1914.
The New York Times, "Germany and Italy to Aid", 24 Temmuz 1914.
The New York Times, "Austria Formally Declares War On Servia, Russia Thereatens, Already Moving Troops; Peace Of Europe Now In Kaiser's Hands", 29 Temmuz 1914.
The New York Times, "Notice Sent To The Powers Of the Opening Hostilities", 29 Temmuz 1914.
The New York Times, "Russia's Early War Moves", 30 Agustos 1914.
The New York Times, "Russia's "Orange Paper" Shows Her Part In Diplomatic Negotiations Preceding The War", 27 Eylül 1914.
The New York Times,"Anniversary of the War's Origin A Year Ago Tomorrow The Austrian Archduke, Franz Ferdinand, Was Assasinated at Sarajevo", 27 Haziran 1915.
Meryem Günaydin*
* Ars.Gör., Gazi Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yakinçag Tarihi Anablim Dali, E-mail: [email protected]
(ProQuest: Appendix omitted.)
You have requested "on-the-fly" machine translation of selected content from our databases. This functionality is provided solely for your convenience and is in no way intended to replace human translation. Show full disclaimer
Neither ProQuest nor its licensors make any representations or warranties with respect to the translations. The translations are automatically generated "AS IS" and "AS AVAILABLE" and are not retained in our systems. PROQUEST AND ITS LICENSORS SPECIFICALLY DISCLAIM ANY AND ALL EXPRESS OR IMPLIED WARRANTIES, INCLUDING WITHOUT LIMITATION, ANY WARRANTIES FOR AVAILABILITY, ACCURACY, TIMELINESS, COMPLETENESS, NON-INFRINGMENT, MERCHANTABILITY OR FITNESS FOR A PARTICULAR PURPOSE. Your use of the translations is subject to all use restrictions contained in your Electronic Products License Agreement and by using the translation functionality you agree to forgo any and all claims against ProQuest or its licensors for your use of the translation functionality and any output derived there from. Hide full disclaimer
Copyright Professor Dr. Hale Sivgin 2014
Abstract
Sunday, June 28, 1914, the world will change in the days of a political murder was carried out. Franz Ferdinand, heir to the Austro-Hungarian Empire in Sarajevo visit with his wife and both died as a result of an assassination. The Sarajevo assassination, referred in the history texts as "spark" of the First World War or "like a clap of thunder to Europe". In Serbia, the secret organization "Black Hand" engaged in activities for the unity of Serbs; together with Gavrilo Princip and Nedjelko Cabrinovic, Trifko Grabez, Muhamed Mehmedbasic, Vaso Cubriloviç , Cvijetko Popoviç had a mystical trip to the assassination plot. The background of the assassination in Sarajevo, causes and consequences of the assassination will be discussed in this study.
You have requested "on-the-fly" machine translation of selected content from our databases. This functionality is provided solely for your convenience and is in no way intended to replace human translation. Show full disclaimer
Neither ProQuest nor its licensors make any representations or warranties with respect to the translations. The translations are automatically generated "AS IS" and "AS AVAILABLE" and are not retained in our systems. PROQUEST AND ITS LICENSORS SPECIFICALLY DISCLAIM ANY AND ALL EXPRESS OR IMPLIED WARRANTIES, INCLUDING WITHOUT LIMITATION, ANY WARRANTIES FOR AVAILABILITY, ACCURACY, TIMELINESS, COMPLETENESS, NON-INFRINGMENT, MERCHANTABILITY OR FITNESS FOR A PARTICULAR PURPOSE. Your use of the translations is subject to all use restrictions contained in your Electronic Products License Agreement and by using the translation functionality you agree to forgo any and all claims against ProQuest or its licensors for your use of the translation functionality and any output derived there from. Hide full disclaimer