ÖZ
Vergilendirmeye esas teskil eden belgelerin çesitli usul ve yöntemlerle mükellef ve sorumlularina bildirilmesi gerekmektedir. Tebligatin zamaninda yapilmasi, kisilerin hak arama özgürlügünün hayata geçirilmesi için gerekli süreye ve araçlara sahip kilinmasi anlaminda önemlidir. Vergi tahsilatlarina iliskin tebligatlar, Vergi Usul Kanunu'na göre, vergi uyusmazliklarini konu alan vergi yargilamalarina iliskin tebligatlar ise Tebligat Kanunu'na göre yapilmaktadir. Tebligatla ilgili ortaya çikan sorunlarin çözümünde, öncelikle, Vergi Usul Kanunu ile Tebligat Kanunu arasinda paralellik saglanmasi gerekmektedir.
Ayrica, geleneksel teblig yöntemleri ile yapilan tebligatta mükellef ve sorumlular için önem tasiyan bilgilerin ilgilisine zamaninda ulastirilamadigi, bu nedenle, vergi alacaginin tahsilinin hukuki olarak olanaksiz hale geldigi durumlar ortaya çikmaktadir. Bu çerçevede, vergilendirmenin zamaninda yapilabilmesi ve vergilendirme sürecinin tamamlanmasini saglamak üzere, sözkonusu teblig yöntemlerinin yani sira bilgi teknolojilerinde yasanan gelismeye paralel olarak "elektronik tebligat" adi verilen yeni bir teblig yöntemi de yapilan yasal düzenlemeler ile mevzuat içerisinde yer almaktadir.
Elektronik ortamda yapilacak tebligatin, fiziksel tebligat yöntemlerine göre daha güvenli ve hizli oldugu açiktir. Klasik teblig yöntemleri ile günler alan tebligat, e-tebligat ile son derece hizli bir biçimde muhatabina ulasmis olacaktir.
Anahtar Kelimeler: Vergi Hukuku, Tebligat, Elektronik Tebligat.
JEL Siniflamasi: K34.
A Recent Implementation in Notification in Tax Law: Electronic Notification
ABSTRACT
Tax-basis documents are to be notified to tax payers via various manners and methods. Timely notification is important on the basis of people given enough time and instruments for their right to legal remedies to be carried into effect. Notifications regarding tax collection are carried out according to Tax Precedure Law whereas notifications regarding tax trials for tax disputes are carried out according to Notification Law. In order to solve notification related problems, an analogy should be drawn between Tax Precedure Law and Notification Law.
Also, in the case of notifications via traditional methods, it is seen that significant information for tax payers may not be delivered on time and therefore tax claim collections may be legally impossible. Within this framework, in order to provide timely taxation and complete the taxation procedure, by virtue of the development in IT, electronic notification in addition to the said notification methods should take place in regulations.
It is obvious that electronic notification would be safer and faster in comparison to the physical notification methods. Notification taking days through traditinional notification methods could be received by the addressee via e-notification in such a swift way.
Key Words: Tax Law, Notification, Electronic Notification.
JEL Classification : K34.
GIRIS
Teblig esaslari ile ilgili hükümler 7201 sayili Tebligat Kanunu ile düzenlenmistir. Ancak, vergilendirme ile ilgili teblig esaslari genel teblig esaslarindan farkli olarak vergi hukukunun özellikleri göz önünde tutularak Vergi Usul Kanunu'nda düzenlenmistir.
Tebligin amaci , bir kimse hakkinda yapilan islemin kendisine duyurulmasidir. Bu duyurma bir takim sonuçlar dogurmaktadir. Ilgili kisi bu teblig üzerine bazi haklardan yararlanir ya da bir haktan yararlanmasi için kendisine taninmis sürenin islemesi bu bildirimle baslar. (Baspinar,1975:162). Bir yargi organi tarafindan veya idarece alman bir karanin, ilgilisine mutlaka bildirilmesi gereklidir. Tebligat yapildigi anda; yapilan islem hüküm ve sonuçlarini doguracaktir. Söz konusu islem, teblig edilmedigi ya da ya da usulsüz teblig edildigi takdirde, alinan karar ya da yapilan islem bir hüküm ifade etmeyecektir (Çaglar, 1988:54).
Vergilendirmeye esas teskil eden belgelerin çesitli usul ve yöntemlerle mükellef ve sorumlularina bildirilmesi gerekmektedir. Ancak tebligin zamaninda yapilabilmesi ve vergilendirme sürecinin tamamlanmasini saglamak üzere, geleneksel teblig yöntemlerinin yani sira bilgi teknolojilerinde yasanan gelismeye paralel olarak "elektronik tebligat" adi verilen bir teblig yöntemi de, 27.08.2015 tarihinde Resmi Gazete'de yayinlanan 456 Sira Nolu V.U.K. Genel Tebligi ile vergi mevzuati içerisinde yerini almis bulunmaktadir. Bundan böyle vergide tebligatlar belirlenen kisi ve kurumlara 01.04.2016 tarihinden itibaren (daha önce basvuranlar için 01.10.2015 tarihinden itibaren) yukarida belirtilen 93. Maddeden bagimsiz olarak, teblige elverisli elektronik bir adres vasitasiyla elektronik ortamda yapilacaktir.
Hem hizi ve sahip oldugu avantajlari hem de güvenligin saglandigi göz önüne alindiginda, günümüzde bilgi teknolojilerinin hukuki sonuç doguracak iletisim (tebligat) amaçli kullanilmasi mümkün gözükmektedir. Kuskusuz, yasam nasil elektronik ortamda devam ediyorsa, bir iletisim türü olan tebligatin da elektronik ortamda sürdürülmesi gerekmektedir (Bastürk, 2015:265). Elektronik Tebligat, 213 sayili Vergi Usul Kanunu ve 456 sira no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebligi hükümlerine göre tebligi gereken belgelerin, Elektronik Tebligat (E-Tebligat), sistemi ile mükelleflerin elektronik adreslerine teblig edilmesidir. Bu teblig, fiziki ortamda yapilan tebligat ile ayni sonucu dogurmaktadir.
I. TEBLIG ESASLARI VE ÖNEMI
Teblig, Türk Dil Kurumu Sözlügü' nde bildirme, haber verme olarak tanimlanmistir. Tebligat teblig kelimesinin çoguludur. Teblig, idari bir isleme tabi tutulan kisinin bu islemden haberdar edilmesidir. Bir baska tanimda teblig, mükellef veya sorumlu hakkinda hukuki sonuç doguracak vergilendirme ile ilgili belgelerin ve yazilarin belli usul ve esaslara göre iletilmesidir (Karakoç, 2007:262). Daha genis bir tanimlama ile teblig, hukuki bir islemin ilgili kimsenin bilgisine sunulmasi için yetkili makam, yasa ve yönetime uygun bir sekilde yazi ile veya ilanla yaptigi bildirim islemidir (Yilmaz, 1976:308).
Tebligat, salt ilgilinin bir hukuki islemden haberdar edilmesi demek olmayip; ayni zamanda bu islemin kanunda belirtilen kosullara uygun olarak yapildiginin da belgelendirilmesi islemidir. Bir hukuki islemin tebligat olarak nitelendirilebilmesi için "yazili bildirim" ve "belgelendirme" olmak üzere iki unsura ihtiyaç vardir (Akil, 2012:249). Kisaca tebligat, hukuki sonuç dogurucu islemlerin muhatabina bildirilmesi ve bu bildirimin belgelendirilmesi islemlerinin kanunla gösterilen usule göre yapilmasidir (Musul, 2013:41). Tebligatin amaci, bilgilendirme ve belgelendirme olsa da; dolayli amaci, istikrar ve hukuk güvenligi ilkelerine ulasmaktir. Böylece yargi organlari huzurunda gerçeklesen bireyler arasi iletisim de eklendiginde, tebligat hukukunun kanunla düzenlenmesi ve yeknesak bir sekilde islemesi zorunluluklari ortaya çikmaktadir (Tüzüner, 2011:142).
Tebligatin zamaninda yapilmasi, kisilerin hak arama özgürlügünün hayata geçirilmesi için gerekli süreye ve araçlara sahip kilinmasi anlaminda da önemlidir. Adalet Sistemimizde davalarin taraflarina ulasmak konusunda bazi sorunlar yasanmaktadir.Gerçekten, ülkemizde muhakemenin uzamasinin temel sebeplerinden birisinin de kisilere fiziki tebligat sistemiyle ulasilamamasidir. Bu baglamda, davalarin süratle sonuçlandirilmasinda tebligat isleminin önemi gözetildiginde, fiziki tebligat yerine e-tebligat sisteminin benimsenmesinin davalarin makul sürede bitirilmesine ve adil yargilanma ilkesinin hayata geçirilmesine önemli katkilar saglayabilecegi kuskusuzdur (Varol, Bastürk, 2015:267). Anayasa' nin 141/4. maddesinde de, davalarin süratle ve en az giderle sonuçlandirilmasi belirtilmis olmasina ragmen, yapilan tebligatin ilgililerine zamaninda ulastirilamamasi nedeniyle adil yargilama hakki yönünden maddi ve manevi çesitli kayiplarin ortaya çikmasina neden olmaktadir.
Içinde bulundugumuz 21. yüzyil teknoloji çagi olarak nitelendirilmektedir. Teknolojinin erismis oldugu asama, günlük hayatta ve kamu hizmetlerinin sunumunda yogun olarak kullanilagelmektedir. Ancak mahkemelerin yazisma ve karar tebligatlarinin geregi gibi gerçeklestirilmesinde, teknolojiden yeterli ve layikiyla fayda temini yoluna gidilmemektedir. Bu durum, yargilamanin gecikmesine neden olmaktadir (Demirkol, 2012:132).
Ulusal Yargi Agi Projesinin (UYAP) tüm Türkiye'de faaliyette bul unan adli ve idari mahkemelerde ve Cumhuriyet savciliklarinda yayginlasmasi ve giderek daha fazla kullanilmasi, ayni zamanda yargilama sürecindeki tüm is ve islemlerin de elektronik ortama tasinmasi, elektronik ortamda tebligat ihtiyacini da kaçinilmaz olarak ortaya çikarmistir. 2004 yilinda Izmir'de yapilan bilisim temali 4. Türkiye Iktisat Kongresi' nde, Adalet Bakanligi yetkilileri tarafindan konu gündeme tasinmis; 2008 yilindan itibaren PTT Idaresi, kayitli elektronik posta alt yapisinin kurulmasi yönünde harekete geçmis bulunmaktadir (Tanrikulu, 2009:320). Böylece, elektronik tebligat ve kayitli elektronik posta kavramlari, yasamimiza girmistir. E-Tebligat; Tebligat Kanununda belirlenen tebligat çikarmaya yetkili merciler tarafindan elektronik ortamda hazirlanan tebligatlarin E-Tebligat yönetmeligine uygun olarak degistirilemez ve inkar edilemez bir sekilde kayitli elektronik posta yoluyla alicilarina iletilmesidir. E-Tebligatla ilgili ilk düzenleme 2011 yilinda 7201 sayili kanuna eklenen 7/A maddesiyle yapilmis olup, söz konusu madde de; "Tebligata elverisli bir elektronik adres vererek bu adrese tebligat yapilmasini isteyen kisiye, elektronik yolla tebligat yapilabilir. Anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüs komandit sirketlere elektronik yolla tebligat yapilmasi zorunludur. Birinci ve ikinci fikra hükümlerine göre elektronik yolla tebligatin zorunlu bir sebeple yapilamamasi hâlinde bu Kanunda belirtilen diger usullerle tebligat yapilir. Elektronik yolla tebligat, muhatabin elektronik adresine ulastigi tarihi izleyen besinci günün sonunda yapilmis sayilir. Bu maddenin uygulanmasina iliskin usûl ve esaslar yönetmelikle belirlenir." hükmüne yer verilmistir.
Bu gelismelere paralel olarak diger kurum ve kuruluslarin yani sira Maliye Bakanligi da, vergi uygulamasinda yapilan is ve islemleri fiziki ortamdan sanal ortama tasimaya baslamis, E-Fatura, E-Defter ve E-Yoklama' dan sonra ETebligati da hayata geçirmis bulunmaktadir. Maliye Bakanligi, E-Tebligat sistemine geçmek suretiyle, mükelleflere yönelik yapilacak bildirimlerin ve tebligatlarin elektronik yolla hizli ve etkin yapilmasini saglamayi hedeflemektedir.
Tebligat, müessese sinin vergi hukukunda önemli bir yeri vardir. Teblig; tarh ve tahakkuk safhasinin bölünmez bir parçasidir. Tarh edilen bir verginin tahakkuk edip tahsil edilebilmesi için, mutlaka ilgilisine teblig edilmesi gereklidir. Vergi borcunun ödenebilir hale gelmesi ve belli sürelerin hesaplanmasinda zaman araliginin baslangici teblige baglidir (Senyüz, 1997:65). Tebligatin yapilamamasi veya hatali yapilmasi, söz konusu borcun dogmasini engelleyecektir. Öte yandan mükellef yönünden ise, tebligat bir yükümlülük altina girme yasal sonucunu doguracagindan, tebligat vergi hukukunun en önemli konularindan biridir (Idare Hukuku ve Idari Yapi Ile Ilgili Incelemeler II, 1978:335).
Vergi hukukund a, idare ile mükellef veya sorumlu arasinda vergilendirmeden dogan hukuki bir iliski vardir. Bu iliski ile ; karsilikli bazi hak ve ödevler dogmaktadir. Mükellef bu hak ve ödevlerinin geregini yapabilmesi için yapilan islemlerden haberdar olmalidir. En azindan tarh islemi sonucunda ortaya çikan borcun miktarini bilmelidir. Idare de mükelleften alacagini tahsil etme hakkina sahiptir. Mükellef, bunu belirli sürelerde ve usulüne uygun biçimde yapmadigi takdirde, idare söz konusu alacagi zorla elde etmek hak ve yetkisine sahiptir. Bu hakkin kullanilabilmesi için, idarenin yapilan islerden mükellefi haberdar etmesi gerekir. Bu ödev (mükellefi haberdar etme ödevi), zamaninda ve usulüne uygun bir biçimde yerine getirilemedigi takdirde idare, zamanasimi nedeniyle önemli kayiplara ugrayabilmektedir (Kirbas, 1987:98).
VUK' nun 21. maddesinde teblig "vergilendirmeyi ilgilendiren ve hüküm ifade eden hususlarin yetkili makamlar tarafindan mükellefe veya ceza sorumlusuna yazi ile bildirilmesidir" seklinde tanimlanmistir. VUK 'nun 93. maddesinde, tahakkuk fisi esasi disinda, vergilendirme ile ilgili olan ve hüküm ifade eden tüm vesika ve yazilarin; adresleri bilinen gerçek ve tüzel kisilere posta vasitasiyla ilmuhaberli olarak teblig edilecegi hükme baglanmistir.
Teblig, verginin ödenebilir asamasinda ki ö nemli süreçlerden biridir. Vergi borcunun ödenebilir asamaya gelmesi, sürelerin baslangici teblige baglidir.
Devletin en önemli gelir kaynagi olan vergile rin sorunsuz bir sekilde tahsil edilmesi vergi idaresinin en önemli görevidir. Vergi alacaginin sorunsuz bir sekilde tahsil edilebilmesi için de teblig isleminin titizlikle, kanunda belirtilen usul ve esaslara uygun olarak yapilmasi gerekmektedir. Tebligatta yapilacak hatalar hem idare hem de mükellef açisindan ek külfet doguracaktir. Tebligatta yapilacak hatalar tarhiyatin terkini sonucunu dogurabileceginden, ilgili islemin yeniden yapilip sorunsuz bir sekilde muhatabina bildirilmesi vergi alacaginin tahsilini geciktirecektir. Bu nedenle tebligat islemlerinden sorumlu kurumlarin ve bunlarin personellerinin teblig isleminin yapilmasi sirasinda gerekli özeni ve titizligi göstermeleri gerekmektedir (Inneci, Karadag, 2015:68).
II. TEBLI GAT KANUNU iLE VERGI USUL KANUNU ILISKISI
Tebligat konusuna iliskin, 7201 sayili Tebligat Kanunu yürürlüge girmeden önce, 1927 yilinda yayimlanan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 114-118. Maddeleri; 3560 sayili Adli Evrakin PTT Idaresi Araciligi ile Tebligine Dair Kanunda yer alan hükümler çerçevesinde teblig islemleri yapilmaktaydi.
Daha sonra 1959 yilinda yürürlüge giren 720 1 sayili Tebligat Kanunu kabul edilmis ve bu kanun ile teblige iliskin yasal bosluklar doldurulmus olmaktadir.
Günümüzde vergi hukuku önemli ve mü stakil bir hukuk kolu haline gelmis ve buna iliskin tebligler, idare ve mükellef açisindan önemli hukuki sonuçlar doguracagindan, vergi tebligatina iliskin hükümlerin bu hukuk dalinin özelligine uygun bir biçimde ve genel hükümlerden ayri olarak düzenlenmesi zorunlu hale gelmistir.
VUK' nunda da tebligata iliskin hükümler yer almaktadir. Tebligat Kanununun 3. fasil madde 50 ve devami mali tebligata aittir. Burada önemli bir sorun mali tebligat yapilirken VUK hükümlerinin ya da Tebligat Kanunu hükümlerinin hangisinin uygulanacagidir.
Tebligat Kanununun gerekçesine göre, "V.U.K.' nun uygulanmasini gerektiren durumlarda öncelikle bu yasanin uygulanacagi" belirtilmektedir. Ayni zamanda mali tebligatin vergi mahremiyeti nedeniyle, gizli yapilmasi geregi diger tebligattan farkli hükümlere göre yapilmasini zorunlu kilmaktadir. Mali Tebligatin özellikleri bu nev'i tebligata ait hükümlerin Tebligat Kanunu içinde yer almasina engel teskil eder (Idare Hukuku ve Idari Yapi Ile Ilgili Incelemeler II, 1978:338).
V.U.K.'na göre yapilacak tebliglerin uygulanma yöntemi 93 -109. maddeleri arasinda belirtilmistir. Daha önce de ifade edildigi üzere, Tebligat Kanunu'nun 51. maddesi uyarinca, V.U.K.'nun uygulanmasi gereken hallerde V.U.K. hükümleri uygulanacak, burada hüküm bulunmadigi takdirde Tebligat Kanunu'nun genel hükümleri uygulanacaktir. Bu hususta verilen bir Danistay Karari'nda1, "Dava konusu ödeme emrinin 213 sayili Vergi Usul Kanunu'nun teblige iliskin hükümlerine göre teblig edilmesi gerekirken, 7201 sayili Tebligat Kanunu hükümleri uyarinca yapilan tebligatin usule uygun olmadigi anlasilmis olup, davacinin ittila tarihi olarak beyan ettigi 11.03.2013 tarihinde ödeme emrinin teblig edildigi kabul edilmek suretiyle uyusmazligin esasina iliskin inceleme yapilmasi gerekirken, davayi süre asimi nedeniyle reddeden mahkeme kararinda hukuki isabet bulunmadigi" belirtilmektedir.
Görüldügü üzere, VUK' nda teblige iliskin hükümler özel olarak ayrintili bir sekilde yer aldigindan daha genel hükümlerin yer aldigi Tebligat Kanunu Hükümleri yerine vergi ile ilgili islemlerde VUK hükümleri uygulanmaktadir. Tebligat Kanunu, çesitli kanun degisiklikleri ile ugradigi estetik müdahalelere ragmen artik yaslanmistir. Günümüzün ihtiyaçlarini karsilayabilecek içerik ve bütünlükten yoksundur. Yeni bir tebligat mevzuati olusturulurken, tebligat hukukunun pek çok disiplini ilgilendirdigi dikkate alinmali, disiplinler arasi bir yaklasimla mevzuat hazirlanmali, vergi hukuku, imar hukuku, idare hukuku, icra ve iflâs hukuku, ceza usul hukuku ve medeni usul hukukuna iliskin mevzuatta yer alan tebligat hükümleri de degerlendirilmeli; bütüncül bir yaklasimla, tebligat islemlerinde yeknesaklik saglanmaya çalisilmalidir (Konca, 2014:271).
III. TEBLIG EDILECEK VESIKA VE YAZILAR
Vergi Usul Kanunu, hangi yazi ve vesikalarin teblig edilecegini ayri ayri belirtmemekle birlikte, 93. maddede genel bir ifade kullanarak tahakkuk fisi disinda, vergilendirme ile ilgili hüküm ifade eden bütün belge ve yazilarin teblig edilecegini hükme baglamistir.
Tahakkuk fi s i teblig isleminden istisna edilmistir. Bilindigi üzere, agirlikli olarak beyan esasina dayanan vergi sistemimizde; tahakkuk fisi esasina göre yapilan tarhiyatlar; mükellef tarafindan yapilan tarhiyat-beyanlar ve hesapladigi tutarlar üzerinden yapilmaktadir. Bir baska deyisle, yapilan tahakkuk konusunda mükellefin bilgisi aninda olmaktadir.
Tahakkuk fisi mükellefin beyan üzerine düzenlenmesi ve tahakkuk fisindeki bilgilerin mükellefin rizasi ve bilgisi dahilinde olmasi nedeniyle ayrica mükellefe teblig edilmemektedir. Ayrica, mükellefin kendi beyanina itiraz etmesi de -ihtirazi kayitla beyan disinda- söz konusu olmadigindan kanun koyucu tahakkuk fisinin tebligine gerek görmemistir. Buna karsilik, ihbarname esasina göre yapilan islemlerde ise yapilan islemden mükellefin haberdar edilmesi ve bunun da hüküm ifade eden evrakin tebligi yoluyla saglanmasi zorunludur. Bu konuda bir Danistay karari asagidaki gibidir:
"Ihbarname esasina göre yapilacak tarhiyat ve ceza islemlerinin VUK' nun teblig usul ve esaslarina göre yapilmasi gerekir. Dolayisiyla, bu yolla teblige çalisilmadan dogrudan 7201 Sayili Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapilan tebligat geçersiz sayilir". Örnegin, yillik gelir vergisi beyannamesini veren mükellef, bu beyanname üzerinden vergi dairesince tarh edilecek vergi borcunun tutarini, vadesini önceden bilmektedir. Bunun yani sira; hesaplan incelenen ve matrah farki tespit edilen mükellefin, yapilan tarhiyatin nev'i, dönemi, miktari, ödeme süresi, dava açma hakki ve süresi, davayi açacagi mercii, kesilen ceza ve nev'i konularinda önceden bilgi sahibi olmasi, her zaman için mümkün bulunmamaktadir (Arica (a), 1990:51). Bu nedenle tahakkuk fisi disinda kalan ve vergilendirmeyle ilgili hüküm ifade eden bütün belge ve yazilar mükellefe teblig edilmelidir.
Beyannamenin vergi dairesince kabulü sirasinda dü zenlenen tahakkuk fisi beyannameyi getiren mükellef veya adamina verilir. Tahakkuk fisinin mükellef tarafindan alinip alinmamasi verginin tarh ve tahakkuku bakimindan önemli degildir.
Tahakkuk fisi mükellef tarafindan alinmaz ise, posta ile bilinen adrese gönderilir. Fakat yapilan islem bir teblig islemi degildir. Eger beyanname posta ile gönderilmisse tahakkuk fisi de posta ile mükellefin bilinen adresine gönderilir (Eroglu, 1988:114).
Beyannamenin ihtirazi kayitla dahi olsa posta ile gönderilmesi halinde, tahakkuk fisinin mükellef nüshasinin bildirilen adrese ilmuhaberli olarak gönderilmesine gerek yoktur.
Bu konuda Danistay'a yansiyan bir uyusmazlikta Danistay'ca;
"Ihtirazi kayit konularak ve posta ile gönderilen beyanname üzerine düzenlenen tahakkuk fisinin mükellefe gönderilecek örneginin, ilmuhaberli olarak gönderilmesine gerek yoktur. Anilan tahakkuk fisi, normal posta usulü ile gönderilir. Vergi dairesinin bu tahakkuk fisinin mükellefe teblig edildigini kanitlama zorunluluklari da bulunmamaktadir" seklinde karar verilmistir2.
* Teblig edilecek vesika ve yazilara örnek verilecek olursa;
* Vergi ve ceza ihbarnameleri, Vergi inceleme raporlari ve servis teftislerine iliskin cevapli raporlar,
* Yapilan davetler, Düzeltme ve yoklama islemleri,
* Ödeme emirleri, Yargi kararlan üzerine düzenlenen ödeme ihbarnameleri,
* Takdir komisyonu islemleri, Mahsup neticesinde meydana gelen alacak fazlasina ait yazilar,
* Uzlasma komisyonu islemleri,
* 6183 Sayili Kanun hükümlerine göre ya pilan tahsil islemleri,
* VUK' nun 30/2'ncu maddesi hükmüne göre, defterlerini ibraz etmesi iç in takdir komisyonunca mükellefe gönderilecek yazilar,
* Veraset ve Intikal Vergisi'nde, mükellefe ve rilecek ikinci ek süre ile ilgili yazilar,
* Inceleme ile ilgili olarak, incelemeye yetkili olanlarca çikarilacak yazila r, gösterilebilir.
2577 Sayili Idari Yargilama Usulü Kanunu' nun 60. Maddesinde de belirtildigi üzere, Vergi mahkemeleri, Bölge Idare Mahkemeleri ve Danistay Kararlari' nin tebligi Tebligat Kanunu hükümlerine göre gerçeklestirilir. Buna göre söz konusu kararlarin VUK hükümleri uyarinca tebligi yapilmamakta genel hüküm tasiyan Tebligat Kanunu hükümlerince teblig yapilmaktadir.
Amme Alacaklarinin Tahsili Usulü Hakkindaki Yasa hükümlerine göre kanun kapsamindaki tebliglerin mutlak surette Vergi Usul Kanunun hükümleri çerçevesinde yapilmasinin gerektigi vurgulanmaktadir. Gerek Tebligat Kanunu'nda ve gerekse 2577 sayili IYUK' nun hükümlerine göre idare ve vergi mahkemelerine ait her türlü tebligatlarin Tebligat Kanunu hükümlerine tabii oldugu hükümleri yer almaktadir. Buna göre tahsilata yönelik tebligler Vergi Usul Kanununa göre ve yargi safhasina ait tebligatlar ise Tebligat Kanunu' na göre yapilacaktir (Alpaslan, Sakal, 2016). Böylelikle, vergi hukukunda tebligata iliskin birden fazla yasanin kullanilmasi durumu, ortaya çikan sorunlarda hangi yasanin uygulanacagi yönünden karmasaya yol açmakta ve bu konuda yeknesaklik saglanmasi gerekliligine isaret etmektedir.
Uzlasma komisyonu kararlarinin teblig edil ecek belge ve vesikalardan oldugu görüsü (Arica (a), 1190:52) yaninda bazi nedenlerle bu kararlarin teblig edilmesinde teblig hükümlerine gerek olmadigina iliskin görüsler de mevcuttur (Özbalci, 1988:270). Buna göre; bazi hallerde uzlasma isteginde bulunan mükellefler, dilekçelerinde gösterdikleri adreste bulunmamakta, VUK' nun uzlasma ile ilgili ek 5. maddesi uyarinca, uzlasma gün ve yerini bildirmek üzere komisyona gönderilen yazi geri gelmektedir. Bu durumda, özellikle dilekçedeki adresin yanlis veya mevhum oldugu anlasildiginda, durumun mükellefe duyurulmasi bakimindan, uzlasma komisyonunca ilave bir islem yapilmamakta, ilgilinin uzlasma talebinde bulunmadigi kabul edilmektedir. Bu konudaki görüsümüz, uzlasma gün ve yerinin tebligini belirten yazilarin teblig hükümlerine tabi olmadigi yolundadir. Çünkü, bu tür bir belge sadece mükellefçe gösterilen adrese teblig edilmekte, mükellefe ulasmadigi takdirde diger teblig usullerine basvurulmamaktadir.
IV. TEBLIG YÖNTEMLERI
Mükellefe ya da ceza sorumlusuna yapilacak teblig, posta araciligiyla, memur araciligiyla, daire ve komisyonda, ilan yoluyla, kapiya yapistirma usulü ile ve elektronik tebligat yöntemi ile yapilabilir.
A. Posta Yolu Ile Ve Memur Eliyle Teblig
VUK' nun 99. ve 100.ve 101. Maddesinde; teblig edilecek vesikanin kapali bir zarf içinde postaya verilecegi ve zarfin seklinin Maliye Bakanligi'nca tespit edilecegi hüküm altina alinmistir. Kanun'un takip eden maddesinde; bilinen adrese gönderilen mektubun posta idaresince veya memur eliyle muhatabina teslim edildigi tarihin teblig tarihi olarak kabul edilecegi belirtilmektedir.
B. Ilanen Teblig Gerektiren Haller
Vergi Usul Kanunu esas olarak tebligin kapali zarf içinde posta ile yapilacagini hükme baglamistir. Fakat öyle durumlar vardir ki, posta ile teblig yapilmasi mümkün olamamakta ve ilanen tebligata gidilmektedir.
Ilanen teblig, teblige esas olan idari isleme ait yazi ve belgelerin gazetelerle veya bir yere asilmak suretiyle veya sair araçlarla duyurulmasidir. Muhatabin adresi hiç bilinmezse; muhatabin bilinen adresi yanlis veya degismis olur ve bu yüzden gönderilmis olan mektup geri gelirse; baskaca sebeplerden dolayi posta ile teblig yapilmasina imkan bulunmazsa ilanen tebligata gidilmektedir.
Teblig muhatabinin adresi hiç bilinmiyorsa, idare mü kellefin adresini tespit etmeye çalisir. Idarece de muhatabin adresi tespit edilemiyorsa, posta veya memur eliyle teblig usulüne basvurulmadan, dogrudan ilanen teblige basvurulmaktadir. Ancak, adres bilindigi halde, idarece ilanen teblige gidilirse yapilan tebligat geçersiz olmaktadir. Muhataba yapilacak tebligat için zarfin üzerine yazilan adresin yanlis yazilmis olmasi nedeniyle ilan yolu ile tebligat yapilmasinin hukuken bir dayanagi yoktur. Ancak, muhatabin bilinen adresinin yanlis olmasi veya degismis olmasi nedeniyle gönderilmis olan tebligin geri gelmesi durumunda tebligat ilanen yapilir. Burada önemli bir husus; muhatabin hem isyeri hem de ikametgah adresi varsa her ikisinde de aranmis oldugu tespit edildikten sonra ilanen teblig yoluna gidilecegidir.
Bilinen adrese gönderilen teblig evrakinin, muhatabin geçi ci olarak adres degistirmesi nedeniyle, teblig yapilamamis olmasi durumu söz konusu ise, muhatabin komsularinin ifadesiyle tespit edilmeli ve bu durum teblig alindisina yazilarak, beyanda bulunan kimseye imzalatilmalidir.
Adi geçen sahsa, ikin ci bir kez tekrar teblig çikartilacaktir. Ikinci teblig yapilmadan önce bir süre beklenir ve tebligat bu süre sonunda yapilir, Ikinci tebligat da ayni nedenden ötürü muhatabina ulastirilamazsa ilan yolu ile tebligata basvurulacaktir.
Yabanci ülkelerde bulunanlara normal teblig yolu ile bildirim yapilmasina imkan olmadigi durumlarda da ilanen teblige gidilir.
Ilanen tebligin uygulamasini belirten 345 sira no'lu V UK Genel Tebliginde, ilanda asil olanin ilanin vergi dairesinin ilan koymaya mahsus yerinde ilan edilmesi oldugundan, ilan yazisi her sekilde teblig yapan vergi dairesinin ilan koymaya mahsus mahalline asilir, denilmektedir. Anilan teblige göre ilan yazisinin askiya asilmasini izleyen on besinci gün ilan tarihi olarak kabul edilecek, bu tarihten itibaren de bir ay içinde mükellefin ilgili vergi dairesine müracaat etmemesi veya adresini bildirmemesi halinde, bir aylik sürenin sonunda teblig yapilmis olacaktir. Bu durumda gazete ilani, ilan olmaktan çikip bir bildirim haline dönüsmektedir. Ancak VUK' nun ilanin seklini belirleyen 104.madde hükmünde belli tutarin üzerindeki vergi veya ceza için ayrica gazete ile de ilan yapilacagi hükme baglanmistir. Bu durum uygulama da görüs farkliliklarinin dogmasina neden olmaktadir. Teblig tarihini gazete ilaninin tarihini dikkate alarak hesaplayan dairelerin yani sira teblig yazisinin askiya alindigi tarihten itibaren on besinci günü ilan tarihi olarak kabul edip hesaplayan daireler de bulunmaktadir (Ginali, 2011:222).
C. Kapiya Yapistrma Usulu Ile Teblig
7201 Sayili tebligat Kanunu'nda "Teblig Imkansizligi ve Tebellügden Imtina" baslikli 21.maddesi ile düzenlenen "Kapiya Yapistirma Usulü Ile Teblig" e iliskin, VUK' nda herhangi bir hüküm yer almamistir.
Kapiya yapistirma usulü ile teblig yöntemine basvurma konusunda çok titiz davranilmalidir. Tebligat öncelikle, posta ya da memur eliyle muhataba yapilmalidir. Muhatabin bilinen adresinde kendisi bulunamiyorsa, ikametgahinda bulunan yakinlarina, yaninda çalisan memur ve müstahdemlere teblig yapilmalidir. Uygulamada teblig yapilmasi gereken sahsin bilinen adresini terk ettigi hallerde ilanen teblig yoluna basvurulmaktadir.
Ancak ilanen tebligin geçerli olmasi için ilandan itibaren bir aylik süre geçmesi gereklidir. Bu durumda zamanasimi süresinin dolmasina bir aydan az süre kaldigi hallerde tebligin muhatabina ulasmasi konusunda sorun ortaya çikmaktadir.
Bilindigi üzere, tebligat yapildigi anda yapilan islem hüküm ve sonuçlarini doguracaktir. Tebligat usulsüz yapilir veya hiç yapilamazsa, söz konusu islem bir hüküm ifade etmemektedir.
Bu durumda, VUK hükümleri uyarinca tebligat yapilamadiginda, Tebligat Kanunu hükümleri uygulanacak ve Kapiya Yapistirma Usulü Ile Teblig yoluna gidilecektir. Bu sekilde yapilacak tebligde, teblig memuru evragi, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden birine veya zabita amir veya memurlarina, imza karsiliginda teslim eder ve evraki gösterilen adresteki binanin kapisina yapistirir. Ayrica, yapilan tebligin, muhatabina haber verilmesi için en yakin komsulari da uyarilir.
Burada önemli bir husus, vergi ve ceza ihbarnamesinin kapali bir zarf içinde bulunmasi ve bu sekilde kapiya asilacak ihbarnamede genel hususlarin, (Örnegin; ihbarnamenin ilgili oldugu vergi) belirtilmesi gerektigi, aksi halde, VUK' nda belirtilen vergi mahremiyeti hükümlerine uyulmamis olunacagidir.
Bu teblig yönteminde ortaya çikan bir diger önemli sorun da; muhatabin komsularina haber verilmis olsa bile, komsuluk iliskilerinin eskisi kadar güçlü olmadigi günümüzde, saglikli bir haberlesme yöntemi olmamasidir. Ayrica, teblig evrakinin yapistirildigi mekanda muhatap disinda bir kisi oturuyorsa, teblig evrakinin kapisina yapistirilmasindan memnun olmayacagindan evrakla ilgili gerekli özeni göstermeyecegi de açiktir. Eger gidilen adreste muhatap disinda bir kisi ikamet ediyorsa, evrakin kapiya yapistirilmasinin muhataba ulasmada fayda saglamayacagi açik oldugundan, teblig evraki gönderen birime iade edilmesine olanak saglayan yasal düzenlemenin yapilmasi yerinde olacaktir.
Ayrica 11.01.2011 tarihinden itibaren 6099 Sayili Kanun ile 7201 Sayili Tebligat Kanunu'nda yapilan degisiklik çerçevesinde; teblig yapilacak kisinin gösterilen adresi, adres kayit sistemindeki adresi olup muhatap o adreste hiç oturmamis veya adresten sürekli olarak ayrilmis olsa dahi teblig memuru tarafindan teblig evraki yukarida ki sekilde teslim edilir ve düzenlenen tutanagin kapiya yapistirildigi tarih teblig tarihi sayilir.
6099 Sayili Yasanin genel gerekçesi ve madde gerekçeleri ile 7201 Sayili Yasanin 10., 21. ve 35. maddelerinde yapilan degisiklikler birlikte degerlendirildiginde, düzenlemenin amacinin 5490 Sayili Nüfus Hizmetleri Kanunu ile olusturulan adrese dayali kayit sisteminden yararlanarak, tebligatlarin daha saglikli bir sekilde ve daha kisa bir sürede yapilmasi ve bunun sonucu olarak da yargilamalarin gereksiz sürüncemede kalmasinin önlenmesi oldugu anlasilmaktadir. Tebligatin öncelikle muhatabin bilinen en son adresine yapilmasi, bu adrese tebligat yapilamamasi halinde ise tebligatin muhatabin adrese dayali kayit sistemindeki adresine gönderilmesi gerekir. Muhatabin adrese dayali kayit sistemindeki adresinden baska bilinen bir adresi yok ise tebligatin anilan adrese gönderilecegi tabiidir (Salgirtay, 2013:312).
D. Elektronik Tebligat
Bilgi teknolojilerinin hayatin her alaninda yayginlasmasi ve bilgiye erisimin bu kadar kolay olmasi kamu idarelerinin de teknolojiyi kullanmasini kaçinilmaz kilmaktadir. Vergi daireleri otomasyon projeleri kapsaminda her geçen gün altyapisina yeni bir proje entegre eden Gelir Idaresi Baskanligi mükelleflerin vergisel sorumluluklarindan daha çabuk ve etkin haberdar olmalarini saglamak adina E-Tebligat sistemini hayata geçirmistir (Besel, Çokgezer, 2015:16-17).
VUK' nun 107. Maddesine 6009 sayili kanunla 23.07.2010 tarihinden itibaren eklenen bir hüküm ile, bu Kanun hükümlerine göre teblig yapilacak kimselere, 93. maddede sayilan usullerle bagli kalinmaksizin, teblige elverisli elektronik bir adres vasitasiyla elektronik ortamda teblig yapilabilmektedir. Daha sonra, VUK' nun ayni maddesine, 07.04.2015 tarihinde eklenen ek fikra ile, elektronik ortamda tebligat hakkinda ayrintili hususlar düzenlenmistir.
Mükellefin E-Tebligat yapilmasi için verdigi adres, normal e-posta adresinden farkli; elektronik imza temelinde isleyen bir e-posta adresidir. ETebligat yapilacak kisi de önceden belirlendigi ve tebligata elverisli Kayitli Elektronik Posta Sistemi (KEP3) adresi bildirildigi için tebligatin baska bir kisinin eline geçmesi söz konusu olmayacaktir E-tebligat, ilgilisine ulasmamasi neredeyse imkânsiz gözükmektedir. Bu nedenle, fiziki tebligatta ortaya çikan "muhatap yerine tebligi almaya yetkili kisi" belirlenmesi seklinde sorunlar da hiçbir sekilde gündeme gelmeyecek, teslim fonksiyonu kesin bir sekilde yerine getirilmis olacaktir (Bastürk, Varol, 2015:271).
Elektronik Tebligat, 213 sayili Vergi Usul Kanunu ve 27 Agustos 2015 tarih 29458 sayili Resmi Gazetede yayinlanan 456 Sira No' lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebligi hükümlerine göre tebligi gereken belgelerin, E-Tebligat sistemi ile mükelleflerin elektronik adreslerine teblig edilmesidir.
Söz konusu Teblig ile teblige elverisli elektronik adres kullanma zorunlulugu getirilen ve kendisine elektronik ortamda teblig yapilabilecek olanlar asagida belirtilmistir.
a) Kurumlar vergisi mükellefleri
b) Ticari, zirai ve mesleki kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar (Kazançlari basit usulde tespit edilenlerle gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçiler hariç)
c) Istege bagli olarak kendilerine elektronik tebligat yapilmasini talep edenlerdir.
Elektronik tebligat' a geçilmesinin birçok yarari bulunmaktadir (www.gib.gov.tr)Bunlar;
* Bilgi güvenligini ve kisisel verilerin korunmasini saglar. E-Tebligat ile bildirilen her sey otuz yil boyunca arsivlerde saklanabilmektedir (Elektronik Tebligat Yönetmeligi, Md. 7/4-5).
* Hizmet kalitesini arttirir.
* Belgenin içeriginin baskalari tarafindan degistirilemeyecegini garanti eder, güvenilirdir.
* Fiziki ortamda haftalarca süren tebligat islemi, elektronik tebligat sistemi ile saniyeler içinde gerçeklestirilir.
* Elektronik tebligat sisteminde, tebligatin ne zaman yapildigi, gönderen kurumun ve alicinin kim oldugu, gönderilen tebligatin ve eklerinin ne oldugu, görüntülenebildigi için herhangi bir ihtilafa yer birakmaz.
* Fiziki ortamda yapilan tebligatlar ücretli iken E-Tebligat ile yapilan tebligatlarda herhangi bir masraf bulunmadigindan bütçeye katki saglar. Tebligatlarin elektronik ortamda yapilmasi, yargilama giderlerinde de önemli tasarruf saglayabilecektir.
* E-Tebligat sistemiyle yapilan tebligatlar, kâgit, zaman ve enerji tasarrufu sagladigi için doganin, yesilin ve insanligin en büyük dostudur. Böylelikle, E-tebligatin. fiziki tebligat için kullanilan kagitlar dikkate alindiginda çevre korumaya katkisi da ön plana çikmaktadir.
* E-Tebligat basvurusunu, mükellefler, bizzat kendisi veya kanuni temsilcisi araciligiyla yapabilecegi gibi E-Tebligat ile ilgili islemleri yapmak üzere özel yetki içeren noterden alinmis vekâletnameyle vekili araciligi ile de yapabilmektedirler.
* E-Tebligat basvurusu yapildiginda ve E -Tebligat gönderildiginde Elektronik Tebligat Talep Bildiriminde belirtilen telefon numarasina SMS yoluyla ve/veya bildirilen e-posta adresine mail yolu ile bilgilendirme yapilmaktadir.
* E-Tebligat sistemi ile gönderilen belgeler, mükellefin elektronik ortamdaki adresine ulastigi tarihi izleyen besinci günün sonunda teblig edilmis sayilir ve ayrica posta yoluyla tebligat yapilmaz. Bu bakimdan, ETebligat ile, hukuken teblig edilmesi gereken bilgi ve belgelerin zaman ve mekana bagli olmaksizin muhatabina güvenli bir biçimde ulasmasi saglanmis olmaktadir.
* E- Tebligat sisteminin uygulamaya girmesiyle idare ile mükellef arasindaki iletisim daha seffaf, hizli ve saglikli hale gelecektir. Vergi mükellefleri açisinda büyük önem tasiyan tebliglere iliskin bilgilendirmelerin mail adresi, cep telefonu gibi araçlarla yapilmasi mükellef ile idare arasinda tebligatin ulasmadigina iliskin ortaya çikan uyusmazliklarin giderilmesinde kayda deger bir rol oynayacaktir (Arslan, Binis, 2016:315).
* Zorunlu veya ihtiyari olarak elektronik tebligat sistemine dahil olan mükellefler zorunlu olmadikça sistemden çikmalari mümkün degildir. Bu zorunluluk halleri; ölüm, gaiplik veya tüzel kisililerde ticaret sicil kaydinin (nevi degisikligi ve birlesme halleri dahil) silinmesi gibi hallerdir.
* E-Tebligat sistemine dahil olmak zorunda olan mükellefler, süresinde bildirimde bulunmaz ise Vergi Usul Kanununun Mükerrer 355. maddesi uyarinca özel usulsüzlük cezasi ile cezalandirilir. Bu mükelleflerimize re' sen olusturulan internet vergi dairesi kullanici kodu, parola ve sifresi teblig edilerek E-Tebligat gönderimi baslatilmaktadir.
Kisaca, E-Tebligat sistemi sayesinde elektronik ortamda düzenlenen belgeler yasal geçerlilik katilarak muhataplarina ulastirilmaktadir. Böylece kâgit, yazici, kartus, toner, elle imza atma, postalama veya bizzat evrak teslimi gibi islemler ve masraflar da ortadan kalkarken, hem kamu kurumlari ve muhataplari için hem de özel sektörde faaliyet gösteren firmalar için 7/24 mekândan bagimsiz is yapma olanagi saglanmaktadir. Böylelikle, maliyetlerin azalmasi ve verimliligin artmasina da katki saglanmis olunmaktadir (Bayram, Karabalik; 2015:152).
S ONUÇ
Gerek mükellef yönünden, gerekse idare yönünden, çok önemli hüküm ve sonuçlar doguran tebligatin, vergi hukukunda çok önemli bir yeri vardir. Zamaninda tarh edilmis bir vergi teblig islemlerinde yapilacak hatalar nedeniyle, tahsil edilme olanagi bulamayabilir ve hazine zarara ugrayabilir. Tarh etmis bir verginin tebliginin yapilamamasi nedeniyle, tahakkuk etmemesi gibi bir durumun önlenmesi gereklidir. Oldukça uzun yillar önce 1959 yilinda yürürlüge giren Tebligat Kanunu ve VUK' nun Teblige iliskin hükümleri çerçevesinde yapilmaya çalisilan teblig islemleri, günümüzde hem idare hem de mükellefler açisindan pek çok sorunu da beraberinde getirmektedir. Öncelikli olarak, vergi tahsilatlarina iliskin tebligatlar Vergi Usul Kanunu'na göre, vergi uyusmazliklarini konu alan vergi yargilamalarina iliskin tebligatlar ise Tebligat Kanunu'na göre yapilmaktadir. Bu durumda, Vergi Usul Kanununun teblige iliskin hükümleri ile Tebligat Kanunu arasinda paralellik saglanmasi gerekmektedir.
Teknolojide meydana gelen gelismeler çerçevesinde, hukuk sisteminin bu yeni gelismelere ayak uydurmasini saglamada yeni bir adim olan elektronik tebligat, klasik tebligat yöntemlerine göre oldukça önemli avantajlar getirmektedir. Ancak Tebligat Kanunu ve VUK hükümlerine getirilen yeni düzenleme ile elektronik tebligata iliskin ayri ayri yönetmeliklerin yürürlüge girdigi görülmüs, konuya iliskin tüm kamu kurumlarinin teblig islemlerinde kullanabilecegi ortak bir yasal düzenlemenin yapilmasinin uygulama birligi ve yasal mevzuatin sadelestirilmesi bakimindan daha dogru olacagi düsünülmektedir.
Elektronik ortamda yapilacak tebligatin, fiziksel tebligat yöntemlerine göre daha güvenli ve hizli oldugu açik bir biçimde ortadadir. Klasik teblig yöntemleri ile günler alan tebligat, e-tebligat ile son derece hizli bir biçimde muhatabina ulasmis olacaktir. E-Tebligat teblig islemlerinde karsilasilan bir takim dezavantajlari ortadan kaldirarak, usule iliskin hatalar nedeniyle vergi alacaginin tahsil edilmesinde yasanabilecek sorunlari giderebilecek, vergi idaresinin daha etkin bir biçimde görev yapmasina katkida bulunacaktir.
SUMMARY
Timely notification of information via docs subject to taxing is important with respect to providing people essential time and instruments to make their right to legal remedies actual.
Notification means someone subject to an administrative procedure being informed of it. Notification does not only mean informing related party of a legal procedure but also means that this procedure is carried out in compliance with clauses stated in the law.
Notification principles related provisions are regularised by The Notification Law no.7201. At the present time, since tax law has become an important and seperate legal section and notifications regarding tax law have a role to make legal results, tax notification ordinances are to be regularised separately from general clauses and suitably according to this law section. On the contrary to generic notification principles, taxing related notification principles are regularised by The Tax Procedural Lax.
As it is stated in item 60 of the administrative trial procedure law nr.2577, the notification of tax courts, regional administrative courts and verdicts of state coulcil are perfomed as per thenotification law clauses. Accordingly, the said verdicts are not notified as per tax procedurallaw but are notified as per the notification law clauses.
According to tax procedural law, any kind of documents and letters subject to taxing except accrual slip must be notified to tax payers. Replied reports regarding notifications of tax and penalty, tax audit reports and service inspections, correction and examination procedures, order of payments, notifications of payment orders issued upon judicial decisions, conciliation commission procedures can be shown as examples of documents to be notified. These documents, as per taxprocedural law clauses, were deliveredto the related party via classic notification methods.
Notification by mail, by hand, by an announcement, by a sticker on doors have some consequences such as tax payers not receiving notifications and tax collections becoming legally impossible to proceed. In this respect, in order to make taxing timely and comple taxing process, corresponding to technological developments, a brand new notification type called e-notification takes its place in legislations.
Since IT has become widespread and it is so easy to reach information, it is inevitable for public sector offices to be introduced to technology. Tax offices has started e-notifiaciton within auromation projects in order to inform tax payers faster and more effectively.
E-notification has some advantages such as information and personal data safety, better service quality, guarantee for readonly documents content. Additionally, physical notificaiton procedures lasting weeks takeonly seconds via e-notification method. Besides, with e-notification, it is clear without doubt to see the notification time, sender, receiver, the notification content and attachments. Enotifications are also environmentally friendly. It is obvious that e-notification is safer and faster than physical notification. Notifications lasting long to be delivered to the related parties via classic methods will be safer and faster by enotification. It is also without doubt that replacing e-notification with physical notification also can be a contribution to trials to complete in reasonable time and fair trial principle tobecome actual.
1 Danistay 3. Dairesi, E. 2013/12222 ve K. 2015/29 sayili karari, www.danistay.gov.tr.
2 Danistay 4.Dairesi, 30.09.1980 tarih ve E.1980/1803, K.1980/2685 sayili karari, (Kizilot, 1994:425).
3 Kayitli Elektronik Posta (KEP), her türlü ticari, hukuki yazisma ve belge paylasimlari gönderilen biçimde koruyan, alicinin kim oldugunu kesin olarak tespit eden, içerigin kesinlikle degismemesini ve içerigi yasal geçerli ve güvenli, kesin delil haline getiren sistemdir. KEP sistemi, gönderici ve alici kimlikleri, gönderi zamani, teslim edilme zamani, erisilme zamani ve içerik bütünlügünü kesin ve degistirilemez olarak koruyarak, taraflardan herhangi birinin inkâr edemeyecegi yasal bir delil olarak 20 yil süreyle saklamaktadir. Subat 1, 2016 tarihinde http://www.turkkep.com.tr/kep-nedir/ adresinden alinmistir.
KAYNAKÇA
Akil, C. (2012). 11.1.2011 Gün Ve 6099 Sayili Kanun Ile 7201 Sayili Tebligat Kanunu'nda Yapilan Degisiklikler. Türkiye Bankalar Birligi Dergisi, (101).
Alpaslan, M., Sakal, M. (2016). Vergi Usul Hukuku Uygulamasinda Tebligat Usulleri ve Süreler. Subat 5, 2016 tarihinde www.ekonomikyorumlar.com.tr adresinden alindi.
Arica, M.N. (a) (1990). Vergilemede Teblig Islemleri- I. Maliye ve Sigorta Yorumlari Dergisi, (83).
Arica, M.N. (b) (1990). Vergilemede Teblig Islemleri II. Maliye ve Sigorta Yorumlari Dergisi, (84).Arica, M.N. (c) (1990). Vergilemede Teblig Islemleri IV. Maliye ve Sigorta Yorumlari Dergisi, (86).
Arslan, M., Binis, M. (2016). Türk Vergi Sisteminde Tebligat Ve Elektronik Tebligat. Yönetim ve Ekonomi Arastirmalari Dergisi , (1) Doi: http://dx.doi.org/10.11611/JMER829.
Baspinar, R. (1975). Vergi Hukukunda Yükümlülere Yapilan Teblig Isleminde Görülen Aksamalar ve Öneriler. Danistay Dergisi, (18-19).
Bastürk, I., Varol, A. (2015). Hukuki ve Teknik Boyutuyla Elektronik Tebligat ile Kayitli Elektronik Posta Sistemi. Ankara Barosu Dergisi, (2015/1).
Bayram, M., Karabalik, A. (2015). E- Tebligat Ve Kayitli Elektronik Posta Sistemi Uygulamalari. Mali Çözüm Dergisi, (Mart-Nisan).
Besel, F., Çokgezer, C. (2015). Maliye Alaninda e-Teknolojiler ve Etkinligi. International Journal of Economical Studies, (1).
Çaglar, T. (1988). Mali Tebligat. Maliye Postasi Dergisi, (178).
Çaglar, T., Yilmaz, E. (1991). Tebligat Hukuku. Ankara.
Demirkol, S. (2012). Yargilama Için Öngörülen Makul Sürenin Asilmasina Sebep Hususlardan; Tebligat Sorunu Vakalari. Idare Hukuku ve Ilimleri Dergisi, (2).
Elektronik Tebligat Yönetmeligi, 9 Ocak 2013 Tarih, 28533 Sayili Resmî Gazete.
Elektronik Tebligat!a Geçilmesinin Yararlari, Ocak 10. 2016 tarihinde www.gib.gov.tr adresinden alindi.
Eroglu, N. (1988). Vergi Usul Kanunu. Ankara.
Ginali, A. (2011). Vergi Dairelerince Yapilan Tebligler Ve Özellikli Durumlar. Mali Çözüm Dergisi, (222).
Idare Hukuku ve Idari Yapi Ile Ilgili Incelemeler II, Danistay Baskanligi, 1978. Ankara.
Inneci, A., Karadag, N. C. (2015). Vergi Usul Kanunu'na Göre "Teblig"de Yapilan Hatalar ve Yarginin Konuya Bakisi. Maliye Dergisi, (169).
Karakoç, Y. (2007). Vergi Hukuku. Ankara, Seçkin Yayincilik.
Kayitli Elektronik Posta,Subat 1, 2016 tarihinde http://www.turkkep.com.tr/kep-nedir adresinden alindi.
Kirbas, S. (1987). Vergi Hukuku. Ankara.
Kizilot, S. (1994). Vergi Usul Kanunu ile Ilgili Danistay Kararlari ve Özelgeler. Ankara, Yaklasim Yayincilik.
Konca, N. K. (2014). Türk Hukukunda Tebligata Iliskin Güncel Sorunlar ve Çözüm Önerileri. Türkiye Barolar Birligi Dergisi, (114).
Musul, T. (2013). Tebligat Hukuku. Ankara, Adalet Yayinevi.
Özbalci, Y. (1988). Vergi Usul Kanunu Yorum ve Açiklamalari. Ankara.
Salgirtay, T. (2013). Tebligat Kanununda Yapilan Degisiklikler ve Bir Yargitay Karari Isiginda (Yargitay 12. Hukuk Dairesi, 11.02.2013 tarih ve E. 2012 / 32459 - K. 2013 / 3328 sayili karari ) Tebligat Kanunu Uygulamalari. Ankara Barosu Dergisi, (4).
Tanrikulu, C. (2009). Türk Ve Avusturya Hukukunda Elektronik Tebligat. Türkiye Barolar Birligi Dergisi, (85).
Türk Dil Kurumu Sözlügü. Teblig Tanimi. Ocak 8, 2016 tarihinde http://tdk.gov.tr adresinden alindi.
Tüzüner, Ö. (2011). Elektronik Tebligatin Kalitatif Yöntemle Incelenmesi. Ankara Barosu Dergisi, (2011/4).
Yilmaz, E. (1976). Hukuk Sözlügü. Ankara.
Yilmaz, E., Çaglar, T. (1991). Tebligat Hukuku. Ankara.
Hatice YURTSEVER*
*Doç. Dr., Celal Bayar Üniversitesi Salihli MYO, Manisa, [email protected]
(Makale Gönderim Tarihi: 01.03.2016 / Yayina Kabul Tarihi: 20.07.2016)
Doi Number: 10.18657/yecbu.06698
You have requested "on-the-fly" machine translation of selected content from our databases. This functionality is provided solely for your convenience and is in no way intended to replace human translation. Show full disclaimer
Neither ProQuest nor its licensors make any representations or warranties with respect to the translations. The translations are automatically generated "AS IS" and "AS AVAILABLE" and are not retained in our systems. PROQUEST AND ITS LICENSORS SPECIFICALLY DISCLAIM ANY AND ALL EXPRESS OR IMPLIED WARRANTIES, INCLUDING WITHOUT LIMITATION, ANY WARRANTIES FOR AVAILABILITY, ACCURACY, TIMELINESS, COMPLETENESS, NON-INFRINGMENT, MERCHANTABILITY OR FITNESS FOR A PARTICULAR PURPOSE. Your use of the translations is subject to all use restrictions contained in your Electronic Products License Agreement and by using the translation functionality you agree to forgo any and all claims against ProQuest or its licensors for your use of the translation functionality and any output derived there from. Hide full disclaimer
Copyright Celal Bayar Universitesi 2016
Abstract
Tax-basis documents are to be notified to tax payers via various manners and methods. Timely notification is important on the basis of people given enough time and instruments for their right to legal remedies to be carried into effect. Notifications regarding tax collection are carried out according to Tax Procedure Law whereas notifications regarding tax trials for tax disputes are carried out according to Notification Law. In order to solve notification related problems, an analogy should be drawn between Tax Procedure Law and Notification Law. Also, in the case of notifications via traditional methods, it is seen that significant information for tax payers may not be delivered on time and therefore tax claim collections may be legally impossible. Within this framework, in order to provide timely taxation and complete the taxation procedure, by virtue of the development in IT, electronic notification in addition to the said notification methods should take place in regulations. It is obvious that electronic notification would be safer and faster in comparison to the physical notification methods. Notification taking days through traditional notification methods could be received by the addressee via e-notification in such a swift way.
You have requested "on-the-fly" machine translation of selected content from our databases. This functionality is provided solely for your convenience and is in no way intended to replace human translation. Show full disclaimer
Neither ProQuest nor its licensors make any representations or warranties with respect to the translations. The translations are automatically generated "AS IS" and "AS AVAILABLE" and are not retained in our systems. PROQUEST AND ITS LICENSORS SPECIFICALLY DISCLAIM ANY AND ALL EXPRESS OR IMPLIED WARRANTIES, INCLUDING WITHOUT LIMITATION, ANY WARRANTIES FOR AVAILABILITY, ACCURACY, TIMELINESS, COMPLETENESS, NON-INFRINGMENT, MERCHANTABILITY OR FITNESS FOR A PARTICULAR PURPOSE. Your use of the translations is subject to all use restrictions contained in your Electronic Products License Agreement and by using the translation functionality you agree to forgo any and all claims against ProQuest or its licensors for your use of the translation functionality and any output derived there from. Hide full disclaimer