Content area
Full Text
Makale Gönderim Tarihi: 12.04.2017 Yayma Kabul Tarihi: 30.11.2017
ÖZ | Sağlık harcamalarında meydana gelen artış, bireylerin yaşam süresini, yaşam beklentisini ve yaşam kalitesini artırarak ekonomik büyümeyi olumlu yönde etkilemektedir. Buradan hareketle, bu çalışmada Türkiye'nin de aralarında yer aldığı 10 Avrasya ülkesinde 1995-2014 dönemi için kişi başına sağlık harcamaları ile kişi başına milli gelir arasındaki ilişki araştırılmıştır. Öncelikle, Pesaran et al. (2008) yatay kesit bağımlılığı testi kullanılmıştır. Sonrasında Hadri & Kurozumi (2012) panel birim kök testi, Westerlund & Edgerton (2007) panel eşbütünleşme testi ve Dumitrescu & Hurlin (2012) panel nedensellik testi yapılmıştır. Bulgular, kişi başına sağlık harcamaları ile kişi başına milli gelir arasında çift yönlü bir nedensellik ilişkisinin varlığını işaret etmektedir.
Anahtar Kelimeler: Sağlık harcamaları, ekonomik büyüme, panel nedensellik analizi
JEL Kodu: C33, I10, O40
Alanı: İktisat
Türü: Araştırma
Article Submission Date: 12.04.2017 Accepted Date: 30.11.2017
ABSTRACT | An increase in health expenditures positively affects of economic growth by increasing lifetime, life expectancy and quality of life of individuals. From this point of view, in this paper the relationship between health expenditures per capita and GDP per capita in 10 Eurasian countries (including Turkey) during 1995-2014 period was investigated. Firstly, Pesaran et al. (2008) cross-section dependency test was applied. After that, Hadri & Kurozumi (2012) Panel Unit Root Test, Westerlund & Edgerton (2007) Panel Cointegration Test and Dumitrescu & Hurlin (2012) Panel Causality Test were applied. The results indicate that there exists bidirectional causality between per capita health expenditures and per capita GDP..
Keywords: Employment, unemployment, Post-keynesian Economics.
Jel codes: C33,110, O40,
Scope: Economics
Type: Research
(ProQuest: ... denotes formulae omitted.)
1.GİRİŞ
İçsel büyüme teorileri, fiziki sermayeye verilen önemin aşırı olduğunu, beşeri sermayenin uzun vadeli büyüme bağlamında esas öneme sahip olan üretim faktörü olduğunu ileri sürmektedir (Kibritçioğlu, 1998, s. 223).
İşgücünün sahip olduğu bilgi, beceri, tecrübe ve dinamizm gibi pozitif değerler beşeri sermayeyi oluşturmaktadır (Tansel & Güngör, 1997, s. 532). Bu pozitif değerler üretim sürecinde yer alan diğer faktörlerin daha verimli bir biçimde kullanılmasına olanak vermektedir. Dolayısıyla, ekonomik faaliyetlerdeki rasyonellikte artış kaydedilmekte ve ülke ekonomisi daha hızlı bir biçimde kalkınma sürecine girebilmektedir (Karagül, 2003, s.81). Beşeri sermaye ekonomik büyümeyi, fiziki sermayenin verimliliğini artırmak, istihdam olanakları oluşturmak, teknolojik gelişme ve yayılma etkileri yaratmak yoluyla etkilemektedir (Çakmak & Gümüş, 2005, s. 61).
Easterly & Wetzel (1989)'e göre...