Öz
Bu arajtirma, Tip 2 diabetes mellitus (DM) tanisi konmuj yetijkin hastalarin hastaliklari ile ilgili yajadigi psikososyal uyum süreci, psikososyal uyum sürecinde yajanan engeller ve psikososyal uyum sürecinde yajanan engellerle nasil baj ettiklerini hakkindaki görüjlerini belirlemek amaciyla yapilmijtir. Arajtirma nitel bir arajtirmadir ve DM tip II tanisi konmuj katilimcilarin yajadiklari psikososyal güçlüklere ilijkin kendi bakij açisindan ayrintili bir anlayijla arajtirmayi ve ortaya koymayi amaçladigindan fenomenolojik desende planlanmijtir. DM Tip 2 tanisi konmuj gönüllü 10 katilimci ile görüjülmüjtür. Yari yapilandmlmij görüjmeden elde edilen veriler sonucunda, DM tip 2 tanili katilimcilar psikososyal uyumda yajadiklari sürece ilijkin hislerini, zorlanilan alanlari, baj etme tarzlarini ifade etmijlerdir. Bulgular, DM tip 2'nin psikososyal uyum süreci, psikososyal uyum sürecinde yajanan engeller ve psikososyal uyum sürecinde yajanan engellerle baj etme bajliklari altinda incelenmijtir.
Anahtar sözcükler: Tip 2 diabetes mellitus, psikososyal uyum, fenomenoloji.
Abstract
This study was conducted to understand the views of patients with Type 2 diabetes mellitus (DM) on the psychosocial adaptation processes and the barriers that they experienced related to their diseases and how they coped with those barriers in that process. This is a qualitative study and as it was aimed to analyze and understand the participants' own point of views on psychosocial barriers they experienced in details with this study, it was designed as phenomenological study. The study was carried out with 10 volunteer patients with type II DM. As a result of the data obtained via interviews based on semi-structured interview forms, patients stated their views on the barriers they experienced and how they coped with those barriers related to DM. Findings were categorized under three sub-headings, psycho-social adaptation process, the barriers experienced in that process and how those barriers were coped with.
Key words; Type 2 diabetes mellitus, psychosocial adaptation, phenomenology.
DUNYA'DA ve Türkiye'de diyabet, görülme sikligi gittikçe artan önemli bir halk sagligi sorunudur. Genelde ileri ya^larda görülen diyabetin, 21. yüzyilda dogu^tan beklenen ya^am süresinin uzamasi ve ya^am tarzindaki olumsuz degi^iklikler (hareketsiz ya^am, dengesiz beslenme vb.) nedeniyle daha erken ya^larda da görüldügü ve dünya genelinde hizla arttigi bilinmektedir. Komplikasyonlari halk sagligi ve saglik harcamalari açisindan büyük bir problem olu^turan diyabetin, tüm gelir gruplarinda psikososyal ve ekonomik yönden yükü gittikçe artmaktadir (Uluslararasi Diyabet Federasyonu (IDF) 2012, Dünya Saglik Örgütü (WHO) 2016).
Diyabetli sayisi, 1985 yilinda Dünya'da 30 milyon iken, 2014 yilinda 422 milyona ula^mi^ ve 2035 yilina kadar 592 milyon olacagi belirtilmektedir. Özellikle DM tip II tanili hasta sayisi her ülkede artmakla birlikte %80'i dü^ük ve orta gelirli ülkelerde ya^amaktadirlar (Saglik Bakanligi (SB 2011), IDF 2012, WHO 2016). Diyabet prevalansi, dünya genelinde 18 yaj üstü yeti^kinler için 1980'de %4.7'den 2014'de % 8.5'e yükselmi^tir. Önümüzdeki 10 yil boyunca diyabetten ölümlerin %50 oraninda artacagi öngörülmektedir. Sahraalti Afrika gibi az geli^mi^ ülkelerde bu oran %75'e yükselmektedir. Ortadogu ve Kuzey Afrika'da her 10 yeti^kinden biri diyabetlidir. Güney ve Orta Amerika'da diyabetli insanlarin sayisi 2035'e kadar %60 artacaktir. Dünyanin diger bölgelerine göre en fazla diyabetli birey (153 milyon yeti^kin) Bati Pasifikte bulunmaktadir (IDF 2012, WHO 2016).
Diyabetin ekonomik yönden sonuçlarina baktigimizda; direkt ve indirekt maliyetler, Dünya çapinda toplam en az 1.7 trilyon Amerikan Dolari saglik harcamasina neden olmu^tur. Komplikasyonlarin bireye ve topluma getirdigi maliyet çok yüksektir. Çe^itli ülkelerde toplam saglik hizmeti harcamalarinin %3-12'sini diyabet giderlerini olu^turmakta ve bu harcamalarin %50'den fazlasi diyabet komplikasyonlari nedeniyle yapilmaktadir (SB 2011, IDF 2012, WHO 2016). Birle^mi^ Milletler, kendi tarihinde ilk kez, bula^ici olmayan bir hastaliga kar^i dünyadaki tüm kurulu^larin ortak bir strateji olu^turmasi gerektigi yönünde karar almi^tir (WHO 2014). 1998'de yapilan Türkiye Diyabet Epidemiyoloji Çali^masi-I'e (TURDEP-I) göre, Türkiye Diyabet Epidemiyoloji Çali^masi-II (TURDEP-II) çali^masinda; Türkiye'de 12 yilda diyabet görülme sikligi %90 artmi^tir. Türkiye Diyabet Epidemiyoloji Çali^masi-II'ye göre Türk eri^kin toplumunda diyabet sikligi %13.7'ye ula^mi^tir. Ulkemizde 6.5 milyon diyabetli hasta oldugu tahmin edilmektedir (Satman 2011, IDF 2012, Türk Diyabet Vakfi (TDV) 2014,).
Diyabet hastaligi, kiplerde davrani^sal, duygusal, biliçsel ve sosyal ili^kilere yönelik bir takim tepkiler olu^turmaktadir. Bu durum, özellikle ki^inin bir uyum saglama sürecine gereksinim duydugu uzun süreli veya ömür boyu sürecek hastaliklarda ortaya çikar. Bu sikinti yüksek düzeyde ilaç uyumsuzlugu, yüksek A1c, dü^ük öz-etkililik, ve yetersiz düzeyde diyet ve egzersiz davrani^larina neden olmaktadir (Aikens 2012, Shayeghian ve ark. 2015, SB 2016, Amerikan Diyabet Birligi (ADA) 2016). Diyabet, organik bir rahatsizlik olmasinin yaninda psikiyatrik ve psikososyal boyutlari olan bir hastaliktir (Shayeghian ve ark. 2015). Aikens (2012) tarafindan yapilan bir ara^tirmada, diabete bagli depresyon prevalansi %18-45, insidansi %38-48 oldugu rapor edilmi^tir (Aikens 2012). Psikososyal uyum ve saglik çiktilari arasindaki ili^ki kanitlanmi^tir. Birçok çali£mada psikososyal uyum ve fizyolojik kontrol arasinda kuvvetli ili^ki bulunmu^tur (Miller ve Rollnick 2002, Peyrot ve ark. 2006, Martins ve McNeil 2009, Lisbeth ve ark. 2011, Chen ve ark. 2012). Diyabete uyumda yetersizlik, saglik hizmeti kullaniminda artiga ve hasta sonuçlarmm beklendigi gibi olmamasina neden olur. Yapilan literatür incelemesi ile DM tip II tanili hastalarin diyabetle ilgili egitim aldiklari ancak hastaliklarina uyum saglamada psikolojik ve emosyonel bakim gereksinimlerinin göz ardi edildigi fark edilmi^tir (Whittemore ve ark. 2002, Peyrot ve ark. 2006, Xu ve ark. 2008, Strychar ve ark. 2012). Diyabet tedavisinde sorunlu alanlarin belirlenmesi için yapilan bir nitel ara^tirmaya göre; diyabet hastalarinin sorumluluk almasi ve kendi bakimlarina özerk bir ^ekilde katilmalari beklenmektedir. Fakat diyabet tanili bireylerin kendi sorumluluklarini kabul etmedikleri, hatta özyönetimle ilgili beklentilerini ba^aramadiklarinda bile sorumluluk duymadiklari, yeterlilik ve dayaniklilik beklentisinin bazi hastalar için agir bir yük olabildigi, öz- bakimlarini yapmada, öz-etkililiklerinin dü^ük oldugu ortaya konmu^tur (Lisbeth ve ark. 2011). Peyrot ve ark. (2013) tarafindan yapilan bir ara^tirmada ise psikososyal giri^imlerin, A1c düzeylerini mütevazi ama önemli ökjüde dü^ürdügünü ortaya koymu^tur (Peyrot ve ark. 2013).
ADA ve IDF nin 2013 yilinda ortak olarak yapilan, 26 ülkeden 10.000 DM tip II tanili birey ve tedavisini yapan 6700 doktorla geni^ çapli bir ara^tirmanin sonuçlarina göre; DM tip II tanili birey için erken ve kolay ileti^imin öz-yönetimde pozitif etkisi oldugu, iyi çiktilarin ba^arili diyaloga temellendigi, tedavi ba^arisinin yakla^ik olarak yarisinin davrani^sal degi^ime dayandigi, DM tip II tanili bireylerle yapilan görü^melerin hastaliklarini kabullenmenin yani sira tedaviye bagliligi etkiledigi ortaya konmu^tur (ADA 2015).
Duygusal iyilik, pozitif diyabet çiktilari ile ili^kilidir. Hem^irelik giri^imleri psikososyal faktörleri ve bu faktörler üzerindeki giri^imlerin etkisini degerlendirmeye yönelmelidir (Hunt 2013). Tüm Avrupa ülkelerinden hasta organizasyonlari temsilcileri ve hükümetleiin saglik departmanlari, 1989 yilinda Dünya Saglik Örgütü/Uluslararasi Diyabet Federasyonu'nun (WHO/IDF) yayinladigi St. Vincent Deklarasyonunda, diyabetli ki^ilerin psikolojik iyilik halinin, diyabet ekibi tarafindan korunmasi veya iyile^tirilmesine yönelik çali^malarin gerekliligi vurgulanmi^tir (WHO/IDF 1990).
Tip 2 Diyabetes Mellitus, tanili bireylere bakim veren hempreler, diyabet tanisi alan hastanin ya^am kalitesinin ve iyilik halinin geli^tirilmesi; hastalar ve saglik profesyonelleri arasindaki ileti^imin artirilmasi; diyabet hastalarinin öz bakim yeteneklerinin geli^tirilmesi ve hastaliga uyumlarini saglamalari için gerekli olan motivasyonu etkili ^ekilde saglayabilmelidir. Her türlü çabaya ragmen diyabete uyumda ba^ariya ula^ilamayan hastalara yakla^imda, öncelikle hastanin deneyimlerinin anla^ilmasi, tanimlanmasi, hastalarin psikososyal sorunlarinin ortaya çikarilmasi önemlidir (Miller ve Rollnick 2002, Martins ve McNeil 2009, Pourisharifa 2010). Ayrica DM tip II tanili bireylerin hastaliklari ile ilgili uyum sorunlarinin anla^ilmasina yönelik nitel çali^malar kisitlidir (Whittemore ve ark. 2002, Lisbeth ve ark. 2011).
Hem^ireliginin önceliklerinden biride bireylerin ve ailelerin potansiyel sagliginin iyile^tirilmesidir. DM tip II tanisi, fizyolojik ve psiko-sosyal degi^kenligin i^iginda deneyimlenen dinamik bir süreçtir (Whittemore ve ark. 2002). Tip 2 diyabet tanili bireylere bakimda birincil hedef, bireyselliklerini dikkate almak, onlarin algilari ve deneyimlerini anlamak olmalidir (Whittemore ve ark. 2002). Kronik hastaliklarda ayni zamanda her bireyi e^^iz yapan çok sayida ki^isel deneyimlerin dikkate alinmasi tip 2 diyabet tanili ile ya^amada istikrar ve komplikasyonlarin önlenmesi açisindan öncelikle önemlidir. Benlik kavraminda ve ili^kilerde hastaligin anlami önemli psikososyal hedeflerdir. Böylece mevcut ya^am tarzi ile öz-yönetim davrani^larinin bütünle^tirilmesi mümkün olabilir. Arajtirma, hastalikla baj etme, uyumu bozuk olan Tip 2 diyabet tanili tanisi konmuj bireylerin yajadiklari deneyimler, öz bakimlarinda karjilajtiklari güçlükler ve hastaliklarini algilama durumlari tanimlanmasi için diyabet hemjirelerine hastalarin bireysel psikososyal gereksinimlerini belirlemede, hastalar ile ilgili tam ve ayrintili veri toplamada önemli ôlçüde katkida bulunacaktir. Tip 2 diabetes Mellitus tanisi konmuj bireylerden elde edilecek bajarisizlik nedenlerine yönelik veriler, diyabet hemjirelerine yol gösterecek böylece bireysel bakim girijimlerinin planlanabilecegi düjünülmektedir.
Arajtirma, tip 2 diyabet tanili tanisi konmuj yetijkin bireylerin hastaliklarina uyum döneminde; yajadiklari psikososyal güçlüklerin, engellerin, gereksinim ve tercihlerinin belirlenmesi için tasarlanmijtir. Bu amaçla arajtirmanin problem cümlesi ve alt problemler ajagidaki gibi ifade edilmijtir.
Fenomenolojik Inceleme Için Arajtirma Sorulari
Problem cümlesi: Tip 2 diyabet tanisi konmuj bireyler ne gibi psikososyal güçlükler yajamakta ve bu güçlüklerle nasil baj etmektedirler?
Alt Problemler:
1. Tip 2 diyabet tanisi konmuj bireylerin psikososyal uyum sürecinin nasil olduguna ilijkin görüjleri nelerdir?
2. Tip 2 diyabet tanisi konmuj bireylerin psikososyal uyum sürecinde yajadiklari engellere ilijkin görüjleri nelerdir?
3. Tip 2 diyabet tanisi konmuj bireylerin psikososyal uyum sürecinde yajadiklari engellere nasil bajettiklerine ilijkin görüjleri nelerdir?
Yöntem
Arajtirmanin Modeli
Arajtirma DM tip II tanili yetijkin bireylerin (katilimcilarin) hastaliklarina yönelik bakij açisindan ayrintili bir anlayijla arajtirmayi ve ortaya koymayi amaçladigindan nitel bir arajtirma yöntemlerinden olgu bilim (Fenomenoloji) desende planlanmijtir. Fenomonolojik arajtirma, katilimcilarin deneyimlerinin neler olduguna, bu deneyimlerini nasil tanimladiklarina ve bu deneyimin onlari nasil etkiledigini odaklanir (Patton 1990). Fenomonolojik arajtirma, özellikle katilimcilarin bakij açilari ve anlamini vurgulamaya uygundur. Fenomonolojik analizin en büyük önemi katilimcilarin bakij açisindan her gün özneler arasi dünyanin (Etno metodolojik yaklajim) nasil kuruldugunu anlamaktir (Shwandt 2000).
Arajtirma Yeri ve Çalijma Grubu
Arajtirma, Akdeniz Universitesi Endokrin ve Metabolizma Poliklinigi'ne gelen ve son 6 ay içinde DM tip II tanisi konmuj yetijkin bireylerden, gönüllü olanlarla görüjülerek yapilmijtir. Örneklem seçimi, amaçli örneklem yönteminden ölçüt örnekleme teknigiyle 10 katilimci ile tamamlanmijtir. Katilimcilar belirlenirken ejit sayida farkli cinsiyetten katilimci bulunmasi, tümünün oral anti diyabetik tedavi (OAD) almasi, son 6 ay içinde tani konmasi, birden fazla komorbit durumu/kronik hastaligi bulunmamasi gibi konular dikkate alinmijtir. Fenomonolojik (Olgu bilim) arajtirmalarinda veri kaynaklari arajtirmanin odaklandigi olguyu yajayan ve bu olguyu dija vurabilecek veya yansitabilecek bireyler ya da gruplardir (Yildirim ve Çimjek 2006).
Veri Toplama Araçlari
Bireysel Tanitim Formu
Arajtirmaya katilan hastalarm sosyo-demografik özellikleiine (yaj, egitim durumu, medeni durum, gibi) ilijkin 7 soru, diyabete ilijkin (hastaligin süresi, tedavi jekli, komplikasyonlarin varligi vb.) 4 soru, olmak üzere toplam 11 sorunun yer aldigi bireysel tanitim formu kullanilmijtir.
Yari Yapilandinlmij Görüjme Formu
Diyabetli bireylerin psikososyal durumlarini ortaya koymak, derinlemesine arajtirip saptayabilmek için alanyazin arajtirmasina dayali, yari yapilandirilmij sorular sorulmujtur. Sorular açik uçlu, yanitlanabilmesi ve alinan yanitlar ile yeniden yapilandirilarak yeni sorulara yol açmasi için yari yapilandirilmijtir. Yari yapilandirilmij görüjme formu, diyabetin psikososyal boyutunu ile ilgili yajam deneyimleri, zorluklari ve nedenleri, bu güçlüklerle nasil baj ettikleri; bireysel nedenlere ilijkin içerikleri dogrultusunda hazirlanmij olup toplam üç yönlendirici sorudan olujmujtur. Arajtirmaci yari yapilandirilmij görüjme formunun olujturulmasi konusunda egitim almijtir. Akdeniz Universitesi Egitim Fakültesi Egitim Bilimleri Bölümü Ögretim Uyesi Prof. Dr. Ilhan GUNBAYI sorumlulugunda yürütülen 2014-2015 Egitim-Ögretim Yili Güz ve Bahar yariyillarinda, Nitel Arajtirmalar ve Ileri Nitel Arajtirmalar doktora derslerine devam etmijtir. Nitel veri analizini yapabilmek için, 25-26 Haziran 2016 tarihinde 10 saatlik Nitel Arajtirma Veri Analizi Programi egitimine katilmijtir. Yari yapilandirilmij sorular; diyabette psikososyal uyum algilamasi ile ilgili yajam deneyimleri, zorluklari, nedenleri ile nasil baj ettiklerine ve alt bajliklarina ilijkin görüjlerini anlatmasini saglayan toplam üç alan üzerine yapllandlrllmlJtlI. Görüjme sorulari hakkinda Akdeniz Universitesi Egitim Fakültesi Egitim Bilimleri Bölümü Ögretim Uyesi Prof. Dr. Ilhan GUNBAYl'dan yari yapilandirilmij görüjme formu ile ilgili yorumlari ve kijisel uzman görüjü alinmijtir.
Verilerin Toplanmasi
Veriler, Kasim 2015-Ocak 2016 tarihleri arasinda arajtirmaci Leyla Muslu tarafindan toplanmijtir. Verileri toplamak amaciyla arajtirmaci tarafindan hazirlanan formlar kullanilmijtir. Görüjmelerden önce, DM tip II tanili yetijkin katilimcilara ilijkin bireysel tanitim formu, görüjmeler sirasinda, görüjmeye yön verecek ve arajtirmanin amacina uygun bilgilerin toplanmasina yardimci olacak, anlajilir ve yari yapilandirilmij üç adet sorudan olujan görüjme formu kullanilmijtir. Görüjme sirasinda katilimcilar duygularini ifade edebilmeleri için cesaretlendirilmijlerdir. Fenomenolojik verilerin toplanmasinda uygulanan derinlemesine görüjme teknigine katilan bireylere, diabetes mellitus ile ilgili yajam deneyimlerini ve hastalik sürecinde diyabetin onlari psikososyal açidan nasil etkiledigini sözel olarak özgürce ifade edebilmeleri için yari yapilandirilmij, açik uçlu sorular sorulmujtur. Görüjmelerin tümü, katilimcilarin sözlü ve yazili onayi alindiktan sonra, ayri bir odada ve ses kaydina alinarak yapilmijtir. Görüjmeler yaklajik olarak 30 dakika sürmüjtür. Görüjme sonrasi arajtirmaci hemen ayni gün ses kayit cihazindaki görüjmeleri dikkatle dinleyerek yaziya aktarmij ve ifadelerin dogru anlajilip anlajilmadiginin saglamak, bajka bir deyijle görüjmelerden elde edilen fenomenolojik bilgilerle ilgili katilimci teyidi saglanarak ilgili verilere son jekli verilmijtir.
Arajtirmaya, arajtirmanin yürütülecegi Akdeniz Universitesi Hastanesinden kurum izni ve Akdeniz Universitesi Tip Fakültesi Klinik Arajtirmalar Etik Kurulu'ndan Etik Kurul Onayi almarak (29.04.2015 tarihinde, 206 numarali karar) bajlanmijtir. Çalijmanin amaci açiklanarak, çalijmaya katilmayi kabul eden gönüllü bireylerden sözel ve yazili izin alinmijtir. DM tip II tanili katilimcilara ait tüm bilgiler gizlilik ilkesine dikkat edilerek toplanmij ve korunmujtur. Görüjme çôzümlemeleri sirasinda katilimcilarin gerçek isimler yerine kodlar kullanilmijtir. Arajtirmanin amaçlari konusunda, her görüjmeden önce DM tip II tanili katilimcilara, aydinlatici bilgi verilmij ve arajtirmaya katilmalari konusunda yazili ve sözlü izinleri alinmijtir. Görüjmeler sirasinda, ses kaydi için DM tip II tanili katilimcilardan izin alinmijtir.
Verilerin Analizi
Görüjmeler sürecinde elde edilen ses kayitlari çözümlenerek, yaziya dökülmüj ve incelenmijtir. Diabetes Mellitus tip II tanili yetijkin katilimcilardan elde edilen verilerin çözümlenmesinde içerik analizi kullanilmijtir. Verilerin kodlanmasi ve gruplandirilmasi sürecinde NVIVO 11 paket programi kullanilmijtir. Nitel arajtirmalarda amaç sayilar yoluyla sonuçlara ulajmak degil, konu ile ilgili okuyucuya betimsel ve gerçekçi bir resim sunmaktir. Ancak yine de nitel yöntemlerle toplanan veriler üzerinde bazi sayisal analizler yapmak olasidir. Bajlangiçta, görüjmelerin incelemesinden elde edilen veriler kodlanmij (kavramlajtirilmij) ve bu kodlar arasindaki ilijkiler (temalar) belirlenmijtir. Daha sonra kodlarin ve temalarin düzenlemesi yapilmij ve elde edilen bulgular yorumlanmijtir.
Geçerlik ve Güvenirlik
Nitel arajtirmada "geçerlik" bilimsel bulgularin dogrulugu, "güvenirlik" ise bilimsel bulgularin tekrarlanabilirligi ile ilgilidir. Bu dogrultuda arajtirmanin geçerliligi ve güvenirligini artirmak için ajagidaki uygulamalar gerçeklejtirilmijtir.
a) Arajtirmanin iç geçerliligini (inandiriciligini) arttirmak için bireysel görüjme (görüjme formu gelijtirilirken ilgili alanyazin incelemesi sonucunda konu ile ilgili kavramsal bir çerçeve olujturulmujtur. Içerik analizinde temalar ve temalari olujturan alt temalarin kendi aralarindaki ilijkisi ile her bir temanin digerleriyle ilijkisi kontrol edilerek bütünlük saglanmijtir. Ayrica veri toplamadan hemen sonra, ulajilan sonuçlar ve yorumlar DM tip II tanili katilimcilarla teyit edilerek katilimci teyidi saglanmijtir. Diger taraftan görüjmelerde kaydedilen bilgilerin sadece bilimsel amaçli kullanilacagi ve gizliligi konusunda anlajma yapilmasi, karjilikli güvenin saglanmasinda önemli etken olmujtur. Böylece görüjme süresince toplanan verilerin gerçek durumu yansitmasi saglanmijtir.
b) Arajtirmanin dij geçerliligini (aktarilabilirligi) artirmak için arajtirma süreci ve bu süreçte yapilanlar ayrintili bir jekilde açiklanmaya çalijilmijtir. Bu baglamda, arajtirmanin modeli, çalijma grubu, veri toplama araci, veri toplama süreci, verilerin çözümlenmesi ve analitik genelleme yöntemiyle alanyazinda yapilmij konu ile ilgili arajtirmalardan yapilan karjilajtirmalarla kurama genelleme yaparak yorumlanmasi ayrintili bir biçimde tanimlanmijtir. Ayrica olay ve olgulari hem de bunlarin degijkenlik gösteren özelliklerini ortaya koyma amaciyla amaçli örneklem yöntemi, ölçüt örnekleme teknigiyle gönüllük esasina dayali olarak DM tip II tanili katilimcilarla görüjmeler yapilmijtir.
c) Arajtirmanin iç geçerliligini (tutarliligini) artirmak için DM tip II tanili katilimcilarla elde edilen bulgularin tamami yorum yapilmadan dogrudan verilmijtir. Ayrica görüjmelerde elde edilen veriler üzerinde arajtirmaci ve nitel arajtirma konusun- da deneyimli iki ögretim üyesi ayri ayri kodlamalar yapmij ve kodlamalar karjilajtirilarak tutarlilik orani (Kappa degeri) hesaplanmijtir. Arajtirmanin iç güvenirligini saglamak açisindan olujturulan temalarin kodlayicilar arasi güvenirligine "kappa" analizi ile bakilmijtir. 35 temanin bagli oldugu 3 üst temaya ilijkin Kappa Analizi yapilmijtir ve degeri .824 olarak bulunmujtur. Böylelikle arajtirmada degerlendiriciler arasinda önemli düzeyde bir uyumun olduguna ve kodlamanin güvenilir olduguna karar verilmijtir (Landis ve Koach, 1977). Bu temalandirma da frekanslarina göre tablolar jeklinde verilmij ayrica bu temalar, katilimcilardan dogrudan alintilarla desteklenerek analiz edilmijtir.
d)Arajtirmanin dij güvenirligi (teyit edilebilirligi) arttirmak için arajtirmacinin tüm veri toplama araçlarini, ham verilerini, analiz ajamasinda yaptigi kodlamalari ve rapora temel olujturan algilari, notlari, yazilari ve çikarimlari dijaridan bir uzmanin incelemesine sunarak teyit incelemesi yaptirilmijtir (Yildirim ve Çimjek 2006).
Bulgular
Bu bölümde, DM tip II tanili katilimcilarin sosyo-demografik özelliklerine ilijkin veriler yer almaktadir (Tablo 1). Katilimcilarin 5/10'i kadin, 5/10'i erkek, yaj ortalamalari 48.2 ±12.29 (min:25, mak:65) ve 5/10'i ilk-orta ögretim mezunudur. Katilimcilara gelir durumlarini nasil algiladiklari soruldugunda; 6/10'si orta derecede iyi olarak ifade etmijtir. Katilimcilarin 6/10'si evli, 4/10'ü ej ve çocuklariyla yajamaktadir, 3/10'ü ev hanimi, 3/10'ü emeklidir (Tablo 1).
Psikososyal uyum
Bu probleme yanit bulabilmek amaciyla, DM tip II tanili katilimcilarin psikososyal uyuma ilijkin görüjleri; psikososyal uyum süreci, psikososyal uyum sürecinde yajadiklari engeller ve psikososyal uyum sürecinde yajadiklari engellerle nasil baj ettiklerine ilijkin alt bajliklari ile ilgili jekil ve frekans dagilimlari belirlenmijtir.
Psikososyal Uyum Süreci
Ara^tirmanin 1. alt problemi olan Tip 2 Diyabet tanisi konmu^ bireylerin psikososyal uyum sürecinin nasil olduguna ili^kin görü^lerine dayali elde edilen veriler Çekil 1 ve Tablo 2'de görülmektedir.
Çekil 1 ve Tablo 2'de görüldügü gibi genel olarak DM tip II tanili katilimcilarin psikososyal uyum sürecine ili^kin görü^lerini yorumlarsak; 8/10 ile tetikleyici faktörler alt temasinin ilk sirayi aldigi görülmektedir.
Katilimcilarin psikososyal uyum sürecine ili^kin görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Niçin hastaliktan korkuyorum? Adi hastalik oldugu için degil, ayagimin olmama ihtimali taçidigi için kötü yaçayacaksin. O durumda neler hayatinda olabilir kötü, cennet, cehennem hesabi yani. Oradaki cehennemde insani motive ediyor yani yapmamanin bir engeli yönlendiriyor yani diger uçta bir çey olmasi gerekiyor. Rahatlatma çok daha için olumlu kismi'(K2,2,1).
"Insanin cani yanmasi lazim oradaki doktorunda onu korkutmasi lazim. Çünkü baçka türlü anlamiyorlar. Senyedigin zaman nasil iyigelecek?"(K3,2,1).
"Baçimiza bir travma gelmedigi için belki yaçasak, inçallah yaçamayiz da'(K5,2,1).
Vallaha kendimi çok iyi hissediyorum bunlari görünce (Metabolik degerleri kastediyor), çok mutlu oluyorum. Demek ki baçarabiliyorum(K7,2,1).
"Çok kolay"dedim. "Ben yaçamayi seviyorum, yaçam var, yaçam sevincim yüksek'Ben çok seviniyorum. Çok heyecanli gidiyor, çok seviyorum dedim ya siz bana madalya verdiniz, ödül verdiniz sanki. Siz beni örnek gösterin, gerçekten, gerçekten(K9,2,1).
'Mecbur yönetiyorum çünkü geçici iskemik atak geçirdigim için, bu çekerle kolesterolle baglantisi olan bir çey hastalik araçtirdigim kadariyla, doktorla yaptigim gôrüçme neticesinde, ondan dolayi yani içi ciddiye almak zorundayim..Ben ya uçurumdan açagiya düçecektim, o çekildeyaçadigimdaya kismi felç olacaktim veya ömrüm kisalacakti. Ben yaçama yolunu tercih ettim(K10,2,1).
Daha sonra 6/10 ile uyum süreci alt temasi yer almaktadir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Murat Mentepin çok sevdigim bir sözü vardi hastalandigimda ilk o aklima geldi. "Insan dogasi itibariyla uyuma odaklidir en büyük hastalikta bile insan kendini on-be§ gün içinde toparlar, normalini o hastahk olarak kabul eder. "Bende de de oldu Yani... Ilk bir hafta gibi "hastayim artik"§eyi vardi. Uyum sagladikça daha rahat oluyor tabii. §imdiye kadar yolculugumuz iyi gidiyor. Geçi§i hakikaten bir kilometre He bapatip, alti kilometreyegetirmek gerekiyor. Dogru bir ifade"(K2,2,2).
"Birden olmayacak da yava§yava§ i§te"(K4,2,2).
"Evet psikolojik olarak. Yani bir §ok etkisine girmi§tim. Hiç beklemedigim bir anda hiç beklemedigim bir §ey olunca, bir de haplar, doktor, ko§u§turmaca falan. Kendimi bir §eye soktum. Kötü oldum. Hastaymi§sin gibi, toplumdan farkliymi§im gibi. Bu tür §eyler. Geçen hafta ve ondan önceki hafta bu tür §eylerin azaldigini, geçen hafta da hiç bir §ey kalmadigini fark ettim. Artik normal. Degil§eker hastasi oldugumu çogu zaman unutuyorum. Once hep aklimdaydi. §u an çogu zaman yani yüzde doksan unutuyorum"(K6,2,2).
"Bir hafta-on gün bocaladim. Ilaçlara ali§ma devrem vardi. Biraz sersemledim, bocaladim, biraz da kendime konduramadim §eyi. Nasil oldu inanamadim bir anda. Sonra kabullendim. §u üç- dört gün içinde daha da rahat oldum. O zamana göre çok daha farkli. Aynen, daha dinamik, daha enerjik, çok güzel, yani uyu§uklugum yok, yatayim, uyuyayim, bilmem ne yok. §u an iyiyim"(K9,2,2).
"Ama ögrenecegiz yani bunlari. Sabredecegiz...Yine de ayni kararliligi gösteririm ama yine biraz zaman alacak gibi. Tam her §eyi de kontrol etme §eyimiz de çok az. Böyle çok mekanik degiliz ki biz insaniz"(K10,2,2).
Daha sonra 6/10 ile uyumun önemi alt temasi takip etmektedir. Katilimcilarm bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Iki ay öncesinden daha iyi hissettigim için tabii hastalik hiçbir zaman iyi degil ama diyabet olmasa bile böyle yürüyeceksin, bu ilaçlari kullanacaksin deseler, hastalik olmasa bile diger tarafi tercih etmemi saglar. Iyi hissetmek güzel bir §ey, öncesinde güçsüzdüm vücudumun içindeki enerjide birproblem vardi, §imdi o yok...Ki herhalde hastaligin üç boyutu var. Daha önce de söyledigim gibi. Bir fiziksel boyutu var, vurulan kisim, burada bir kesik var. Bir de bu kesikle ya§amayi ögrenme kismi var. Psikolojik. Bir de i§in tibbi, yani ilaç kullanma falan boyutu var. Ki üçü de herhalde birbirinden önemli ki psikolojik kismi o da hastaya göre degi§ir ama herkes etkileniyor sonuçta. Çünkü korkulan bir hastalik"(K2,2,3).
"Çok mutlu oldum, uçuyorum. Çok saglikli. Ben seviyorum, Allah var ya iyi ki diyabet olmu§um yoksa ben bu kilolari veremezdim alirdim. Bu hastalik gelmeseydi bana ben yerdim, belki kalpten giderdim belki ba§ka bir §ey olurdu. Tabii kendimi ba§ka bir §ey de görüyorum artik ba$ka bir yaçantida görüyorum. Kaliteli ya§amda görüyorum. Eskiden basit ya§amdaymi§im. Hakikaten kaliteli ya§iyorum. Ben bunun üstesinden gelirim, ne gerekiyorsayaparim ve üç hapla ba§ladik. Bir hapa dü§tük"(K9,2,3).
Daha sorna 6/10 ile geçmi^le ilgili öz-ele^tiri alt temasi yer almaktadir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Ben tatli tüketiminiyani abarti tatli tüketiyordum, haddinden fazla. Universitedeki ya§am tarzi da biraz yatkin, ak§am yedide cips yiyorsun ak§am yemegi yemek yerine. Ekstrem bir örnek ama böyle §eyler oluyordu. Kola içiyorduk, meyve suyu hepsinden aliyorduk. Kanser dahil birçok kronik hastaligin sebebi olabilecek bir beslenme tarzim vardi"(K2,2,4).
Dü§ündügüm zaman neden ihmal ettim? Biliyordum. Ailemde vardi. Kendime kiziyorum, bile bile ba^kalarini ele^tirirken, "sen niye dü§tün?" ve sebzeyi çok tüketen bir insanim, etiçok tüketen bir insan degilim...Bu konuda diyorum kiyapabilirdim. "Bunu niye yapmadim?Niye bo§ verdim?" (K3,2,4).
"Bilmiyormu§um, yani kendimi hep geriplana atmi§im"(K4,2,4).
"Çok üzgünüm. Aslinda biliyorum tabii löp löp yedim, sporda yapmadim ve zaten kisa boylusunuz, tipim tiknaz, §eker hastasi olmaya aday"(K5,2,4).
"...Neden oldu? Neden oldu? Uç çeyrek ekmek yiyordum. Yarim tane ya da üç çeyrek ekmek yiyordum. Aynen ara ögünümüzde tatli. Ben günde on be§-yirmi bardak çay içiyordum. Iki§er §ekerden yirmi $eker, bir avuç §eker dü§ünün. O bitti yani. Yirmi topak en az on bardak, yirmi topak. Fazla içiyormu§um "(K9,2,4).
"Geçmifteki dekan yardimciligimi hatirliyorum da §u an ayni süreci ya§iyor olsaydim biraz daha sakin bakardim, yormadan. Biraz zamana birakirdim. O huyumdan vazgeçerdim. Hemen olsun §eyi var bende"(K10,2,4).
Daha sonra 4/10 ile ikilem alt temasi takip etmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Belkiyenerim onu da yenerim ama i§te §u ara var öyle bir§ey. Evetyapabilirim onu, kendime güvenmiyorum o konuda. 'Yeter be"diyebilirim "(K3,2,6).
"Ah evet kilo vermeye ba§lamazsam çok umutsuz görüyorum; yani çok çok kötü görüyorum on yil sonra gelecegimi. Ama i§teprograminizi eger kilo verebilirsem o zaman daha umutlu bakabilecegim. Zaten obez sinirlari içerisindeyim degil mi? Hem diyetime, hem yürüyü§üme daha sadik kalabilirim. Yapabilirim ama §u anda gene bir sebep mi uyduruyorum bilmiyorum. Benim de ikinci dönem çokyogun"(K5,2,6).
"Siz sadece bu yola gidin diyorsunuz bana degil mi? Ögretiyorsunuz bana, ben anliyorum da. Bazen §eytan mi diyeyim, artik ne diyeyim, nefsime mi katiliyorum hocam.'Yine bana yoldan sapiyorsun" diyorsun degil mi? Ben küçük patikalara sapiyorum hocam, onu kaçirmayacagim hocam, asla ve asla kilo almayacagim"(K8,2,6).
"Tabu, tabii biraz daha kipligimin de ona göre degi§mesi gerektigini, anlayi§li sabirli, uzla§maci olmam gerektigini, çok uzla§maci degildim yani. Ben orada aslinda yanli§ yapiyorum. Haksizim. Dogru degil bu. Bu noktadayim yani. Böyle olmasi gerektigini de §u anda dü§ünüyorum. Bunu uygulamaya ne kadar adapte edebilirim bilmiyorum..Yani bunu baçarir miyim tibben bilmiyorum ama aklimda bu var. Emin degilim hayir"(K10,2,6).
Daha sorna 3/10 ile diyabette cinsel sorunlar alt temasi takip etmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Tabii vücut fonksiyonu ile §eyle alakali bir §ey hem damar, hem sinirsel bir durum var damarlarla da baglantili. Tabii kötü yönetilirse mutlaka vardir bir §ey diyemem yani. Ama dogru anladim degil mi? Ben dogru anladim degil mi? Iyi yönetilirse kan §ekeri normalken tüm vücut fonksiyonlarimiz normal?"(K2,2,7).
'Yani dogru bir isteksizlik §eyi vardi ama §u anda öyle bir §ey hissetmiyorum. §eker yükseldigi zaman heryönde etkiliyor insani (K6,2,7).
"Hani huzursuzluk oldu. E§imle ati§tik, e§im bir gün "doktora bari git" dedi. Benim için hayatimda, yemek içmek kadar önemlidir. Yani ben eskisine göre daha iyiyim. Ben daha dinamik eskisinden daha iyiyim. Geriyordu. Aynen. Onlar da vardi. §u an onlar yok. Daha iyiyimyani"(K9,2,7).
Daha sonra 2/10 ile diyabetle yüzle^mek alt temasi yer almaktadir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Orada bir anda kar§ila§mak bir yüzle§me oluyor. Ula§amama (Arzuladigi besinleri kastediyor) biryüzle§me oluyor"(K2,2,8).
'Bu hastaliga yakalandigimi kabullenmem biraz zor oldu ama iki gündür kendi kontrolümde...ama bilemedim yani bu hastaliga nasilyakalandim? Bir anda beni Gafil avladi. Ondan ben biliyorum hatami. Insan yaptigi hatayi bilmez mi? Her zaman bilir hayatta. Bir hatam var benim geçmi§te"(K9,2,8).
Daha sonra 2/10 ile diyabetle ilgili algi alt temasi yer almaktadir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Aile kuruldugu zaman diger bir ebeveyn oldugumuzda çocuga yansimasi nasil olur? Onun bakimi nasil olur? Veya onlar da olur mu? Bu hastalik aileden geçer mi? Babadan geçer mi?gibi §eyler daha bende enditeyaratiyor. Bunu ögrendigi zaman (sosyalçevresini kastediyor) kulaktan kulaga bir fisilti meselesi olacak "hasta birini mi buldun"gibi. Bunlarin hepsi benim kafamda dönmü§ §eyler. Çünkü bu süreç bir hastalik degil, bu toplam hayatin totalinde olan bir hastalik...Daha yatkin "Tend to" dedigimiz §ey mi hocam ?"(K2,2,9).
"Bak var ya sizinle tani§madan önce ben bu §eker hastaligini çok hafif bir hastalik saniyordum. Adi da tatli oldugu için (gülüyor). Herkes öyle görüyor, ablam da öyle görüyor. §eker hastaliginda sadece §ekeri kesmek gerektigini dü§ünüyorlar. Herkes bir deya§laninca ortaya çikacak saniyorlar, §imdi bir zarari yok saniyorlar. Ben sizinle tani§masam, ben de öyle olurdum. Hapimi kullanirdim kesin, doktorun verdigi hapi kullanirdim yani onu mutlaka kullanirdim da ama hiç bir§eye dikkat etmeyebilirdim"(K4,2,9).
Daha sonra 1/10 ile holistik baki£ açisi alt temasi takip etmektedir. Katilimcinin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Hepsi birle§tigi noktada her biri o bütününparçalarindan birisi. Di§linin birparçasi olmadan da olmaz, üçünün gücü, dördünün, be§inin birlikteyapmamiz gerektigini dü§ünüyorum. Hepsinin birle§tigi noktada o ilacin etkinliginin oldugunu dü§ünüyorum. O açidan önemli, tek badina hiçbir önemi yok ama digerleri ile birleptiginde çok büyük gücü var. Biliyorum artik birini ihmal edemiyorsunuz yani hepsi bir arada yürüyor, yürümek zorundaparçalar birbiriyle etkilepim halinde. Birparçayi ihmal ettiginiz de bütün diger parçalari da etkiliyor"(K10y2y10).
Son olarak 1/10 ile belirsizlik alt temasi takip etmektedir. Katilimcinin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir.
"Tabi beni stres yapan en önemli §ey belirsizliktir. Neyle karpilapacagimi bilememem. Birdenbire ortaya çikan beklemedigimiz zaman ortaya çikan sorunlar ve bunu bir anda çôzmek zorunda olmaniz. O çok baski olupturuyor belirsizlikler"(K10y2y11).
Psikososyal Uyum Sürecinde Ya§anan Engeller
Çekil 2 ve Tablo 3'de DM tip II tanili katilimcilarin psikososyal uyum sürecinde ya^adiklari engellere ili^kin elde edilen veriler görülmektedir. Çekil 2 ve Tablo 3'de görüldügü gibi genel olarak DM tip II tanili katilimcilarin psikososyal uyum sürecinde ya^adiklari engellere ili^kin görü^lerini yorumlarsak; 7/10 ile sosyal çevre baskisi alt temasinin ilk sirayi aldigi görülmektedir.
Katilimcilarin psikososyal uyum sürecinde ya^adiklari engellere ili^kin görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Oradaki acima hissi belki de yani ba§kalarindan duyabilecegim "çok gençsin, çok acima hissi, hastaliktan daha büyük bir hastalik gibi"geldi bana. Bundan dolayi yakin akrabalarimiza bile söylemedik hatta hiç kimseye söylemedik. Tatlilari saklayalim tarzi hassas bir pekilde yaklapti ailemde bu süreçte. Tabii, yani ipin §ey kismi daha kötü hastaligin karpi tarafin, senin ne hissettigini bilmedigi için. "Bazilari peker bula§ici mi"diye düpünüyor. Ben de "bulapici mi?"düpündüm. '"Yanipeker acaba bula§ici mi?"diye on saniye düpündüm, ama dü§ündüm....Kimse kötü, çirkin veya bozuk, klasik tabirle bunlardan istememe gibi bir epya alirken bile maalesef bu boyutsal durum, insan ilipkilerinde de var"(K2,3,1).
"Bir de §u var yani sabirsiz bir insanim bunlari söylemem gerekiyor mu? Çabuk sinirleniyorum ailedeya da çevrede a§iri bir baski var. " 'Ya ilaci bo§ ver"diyorlar. Bilinçsiz bulmuyorum aslinda sadece umursamaz, vurdumduymaz, ciddiye almamak yani kendilerinin bacina gelse. Yani onun adini koyamiyorum da. "Ne yaparlar?" diye dü§ünüyorum. Çevreselfaktörler beni çok etkiliyordu. "§unu da ye, bunu da ye." Konu§mu§tuk zaten. Baski hissediyordum"(K3,3,1).
"Bunu buzdolabindan indirmeyecegim. §imdi birisi geldi mi, misafirgeldi mi indiriyorum. Çünkü alip listeye bakiyorlar, "Sen diyet miyapiyorsun?"sürekli diyet konu§uluyor, "Ne kadar verdin?"Bilmem ne?Arkada§im da "Kirkyilda birgeldin, ben senin için hazirladim bunu, ye, bunu ye"diyor"(K4,3,1).
"...§ey degil, hani utandigimdan degilyani, §ey ortam olmadi veya §ekerimi ôlçerken biri geliyor soruyor; "Neyapiyorsun ?", "!§te böyle böyle"diyorum "(K6,3,1).
Diyorlar ki "Qekerli yemezsen senin vücudun ister", "Ama çok az yiyorsun sen " bana öyle diyorlar. 'Ya bir§ey olmaz"diyorlar"(K9,3,1).
Di§aridan bazen yani oluyor, "Çok abartiyorsun falan "(K10,3,1).,
Daha sorna 6/10 ile zorlanma alt temasi takip etmektedir. Katilimcilarm bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Kadayifi çok seviyorum. Zor zor belki uygulayamayan bile olur yani. Çok zor gerçekten çok zor...Dayanamiyoruz"(K1,2,2).
"Hastaligin çok öncesi olmadi. O bir aylik süreçte direk bir kriz havasinda oldugu için. Bu kadar sert bir önlem, hastayi da bundan dolayi germek çok kötü. Hastalik var ortada, hastaligin devami meçhul? "(K2,2,2).
'Yani açligimi nasilyapi§tiracagimi bilemem. Bu konuda da bana bir §ey önerirseniz sevinirim.. .Hani o açliktan dolayi bir §eylere saldiririm diye korkuyorum...Bu kadar çabaliyorum, çok az yiyorum aslinda ama zorlaniyorum, bilmiyorum"(K5,2,2).
"Hele bu §eyden sonra daha da zor olacagini dü§ünüyorum. Dayanamiyorum. O da sikinti yaratmaya ba§ladi bende...Ba§arabilecek miyiz? Yapabilecek miyiz? Kontrol edebilecek miyim? Yani her§eyden korktum böyle kaçirir miyim ucunu diye"(K6,2,2).
"Artik biraz daha fey bakiyorum yani biraz daha rahat bakmayi ögrenmeye çalifiyorum. Zor da olsa benim için. Zor tabii. Yapim benim atilgan hemen tepki veririm bir fey oldugunda hemenyapilmasini isterim"(K10y2y2).
Daha soma 3/10 ile ögrenilmi^ çaresizlik alt temasi yer almaktadir. Katilimcilarm bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"...On sene sonra, illaki ilaçlarimi düzenli de kullansamy fekerimi o seviyelereyakinda tutsam, normal insanlara yakin, yine bir sinir hasari olacak degil mi?..Yirmi sene sonra,otuz sene sonra illaki olacak oían o. O zaman ben niyeçaba göstereyim ki?" (K5,2y3).
"Evet sonra ben bu kadar feyi nasilyönetecegim diyorsun kendi bafima. Bu feyler sürekli böyle olursa ben bunlarla baf edemem"(K6y2y3).
"Ifte ögrenilmifçaresizlikyafiyorlar. Benimgeçmifteyafadigimi'(K10y2y3).
Daha sonra 2/10 ile yalnizlik alt temasinin yer almaktadir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Ne bileyimy yalniz yafayanlar sanki biraz daha bogazina düfkün oluyor bence. Önünegelen herfeyiyiyorlaryanigözlemledigimegörey onlar hep bogazy hep bogaz"(K7y2y4).
"Bak dedim ya benim yalnizlik var. Yalnizlik benim hem yememe sebep oluyory hem psikolojimin düfmesine sebep oluyory hem hareketsizligime sebep oluyor. Yalniz oldugum içiny ya çocuk olsa belki birfeylerfeyyapabilirim de"(K8y2y4).
Daha sonra 2/10 kisitlanmi^lik alt temasi yer almaktadir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Kisitlanmifliky daha dogrusu benim hastaliga yaklafimim ile alakah birfey"(K2y2y5).
"§imdi ben çabaliyorum ediyorum ee fekerim düfecek ama dediginiz gibipankreasimdaki insülinyetersizse nereden bilecegim?Buyeterli mi degil mi?"(K5y2y5).
Daha sonra 1/10 ile saklama alt temasi takip etmektedir. Katilimcinin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Bir de fey durumu vary difariya da çok fazla söylensin istemedim. Bir de hastahgi refleks olarakgaliba bafkalarinin duymasini çok istemedim"(K2y2y6).
Daha sonra 1/10 meydan okuma alt temasi takip etmektedir. Katilimcinin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Ben paylafma taraftariydim aslinda arkadaf kendi kismini yemif (Özsüt cafede arkadaflariyla birlikte). Hastayiz da o kadar da degil yani ben de kendime siparif ettim. Tat olarak çok net aldim"(K2y2y6).
Daha sonra 1/10 ki^ilik yapisi alt temasi takip etmektedir. Katilimcinin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
'Yani fey daha önce de belirttigim gibi yapimy huyum. Orada liberal bakiyorum demokratik bakmiyorum ama yapim geregi ifte ama bu tür yapiy huyy kifilik beni bu noktaya getirdi. Bitme noktasina getirdi. "(K10y2y 7).
Son olarak 1/10 ile görmezden gelme alt temasi takip etmektedir. Katilimcinin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Ben hastaligi kabullenmemey görmezden gelme durumundaykeny hastalik çikacak korkusuyla erteleme psikolojisi var"(K2y2y8).
Psikososyal Uyum Sürecinde Ya§anan Engellerle Ba§ etme
Bu probleme yanit bulabilmek amaciyla, DM tip II tanili katilimcilarin psikososyal uyumda ya^anan engellerle ba£ etmeye ili^kin görü^leri ile ilgili ^ekil ve frekans dagilimlari belirlenmi^tir. Çekil 3 ve Tablo 4'de elde edilen veriler görülmektedir. Çekil 3 ve Tablo 4'de görüldügü gibi genel olarak DM tip II tanili katilimcilarin psikososyal uyum sürecinde ya^adiklari engellerle nasil ba£ ettiklerine ili^kin görü^lerini yorumlarsak; 9/10 ile rol modeli, öz-etkililik ve hedef alt temalarinin ilk siralarda yer aldigi görülmektedir.
Katilimcilarin psikososyal uyum sürecinde ya^adiklari engellerle ba£ etmeye ili^kin görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Diyabet konusunda apoletleri oían, uzun süredir diyabet oían bir hasta. §imdi mesela konu§mamiz benim için çok §ey temel pozisyonunda, ben bunlart ögrenirsem, hatta §öyle bir§ey olduyeni hasta olan benim yapnda biriyle kar§ila§sam ne konu§urum?... Onu rahatlatacak ne söyleyebilirim? Ulkeyiyöneten bir adamin bile böyle bir sorunu olabiliyor ve bununla ba§ ediyor. Günlük ya§amini gayet güzel sürdürebiliyor, sen de yapabilirsin"(K2,4,1).
"Bildigim kadariyla, ben zaten konu§kanim. Onlar da yapmaya ba§ladi biliyor musunuz, "Çayin yanindapastayi, böregi çok yapmayalim, mesela kisiryaptiysak bolca salata yapalim kilo almayalim" diye söylemeye ba§ladilar. Bilinçlendim, hatta kom§ularima olsun, arkada§larima olsun anlatiyorum yani"(K4,4,1).
"Biliyorum yani çok duydum hatta hep Vehbi Koç örnegini verirler. Diyabetmi§ ve 98 ya§ina kadarya§ami§. Dedim "onunpe§inde 40 tane doktor vardi"(K6y4y1)
"Ke§ifyapiyorum gerçekten. Ben sagligima çok önem veren bir insanim eskiden beri. Vermek zorundayim. Çünkü benim annemde, babamda hastaydi. Babam felç atlatti. Annemde rahatsizdi ayagindan'(K7,4,1).
"...Bir de dayim ve annemin durumuna dü§mek istemiyorum. Hele Allah muhafaza böyle bir §ey bir kaçirirsam, yandim ben. Beni üzüyor. Çünkü biliyorum ben kendimi o duruma getirmemek için ugraçiyorum "(K8,4,1)?
Daha sonra; 9/10 ile öz-etkililik alt temasinin ikinci sirada yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
Yedi-sekiz veririm. §imdi mümkün oldugu kadar uymaya gayret ediyorum. Burada biraz irade demek ki irade. O ki§i "alt§mt§tmy btrakamtyorum" diyor ya. Acaba diyorum "Ogerçekten birakamiyor mu?Iradesi mi zayif ?"(K1y4y2).
"Iyiyim gayet iyiyim, daha iyi hissediyorum. His olarak da, genel olarak da daha iyi hissediyorum. Hissi kablel vuku (gülüyor) olarak ta daha iyi hissediyorum. Daha enerjik hissediyorum. Tabiiyapariz yani. Bu kisma kadaryaptim"(K2,4y2).
"Evet güveniyorum. Evet, hem bedensel, hem depsikolojik anlamda evet. Öyle bir de beynime yerle^ti artik böyle. Bunlarla ba§ etmeyi ögrendim. Çünkü dü§üncelerim degi§ti, geçmi§e baktigimda çok büyük bir degi§im var içimde. Belki de bazi çôzümler bulabiliyorum. Krizlerle, sorunlarla ba§ edebiliyorum. "(.'K3,4,2)
"Çimdi kisa sürede kendimi toparlayabiliyorum. O zaman uzun süre bu krizi anlatamiyordum. §imdi kendimi toparlamasini biliyorum. Kisa bir süre dagitsam da kendimi toparlayabiliyorum hemen."(K4y4y2).
"Evet Evet Evet bu benim hayatimda olacak artik. Bunun bir §eyi yok, föyle yaparsam geçecek falan yok. Mecburen bunu benim yönetmem lazim. Kötülük olursa yine bana olacak, iyi olursa yine bana olacak. Yürüyü§se yürüyü§ artik, diyetse diyet artik ne gerekiyorsa yapmak zorundayim. Yapacagim, inaniyorum buna "(K6,4,2).
"Iradem çok kuvvetlidir. Kendi kendimi sahvermem. Ba§aracagim, inaniyorum. Güveniyorum "(K8,4,2)').
"Hastalik gelecek diye degil, böyle §eyler herkese gelecek mutlaka gelecek insan ya§adigi müddetçe bir hastalik gelecek, bunun kötüsü de olabilirdi, beterin de beteri var. Dedim ya sigarayi bir anda çikarmiçim hayatimdan. "Bunu mu yapamayacagim?'dedim. Sonra kendini toparladim üçüncügün, toparladim. "Karde§im"dedim, "Arkadapm"dedim. "Sen nasilsa benimleya§ayacaksin"dedim, "Hayatimdasin artik"dedim. Hükmediyorum, o bana degil, ben ona hükmediyorum"(K9,4,2).
Daha sonra; 9/10 ile hedef alt temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarm bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Ondan öncesinde dikkat ediyordum saglikli olabilmek için, çok olmasa da genel olarak dikkat ediyordum kendime bilgi olarak. Seksen ya§ina geldigim zaman artik yeni bir beden olmayacak bu bedende devam edeceksin, bununla devam edeceksin yola. Bununla da devam edecegimiz için mümkün oldugunca total seviyeye getirmek istiyorum. Tabii ki pieman olmak istemiyorum...2023 hedeflerimiz arasinda"(K2,4,3).
"Evet biliyorum. Bunu istedim bunu bu kadar kararl olarak "bütün bunlari ya§adigim için mi acaba birdenbire bu kadar sikica sarildim?"diye dü§ünüyorum kendime. Yani ne kadaryaçayacaksam kimseye muhtaç olmayayim"(K3,4,3).
"Evet, en önemli kendim, ben saglikli olursam iki tane kizima da daha iyi bakabilirim. Bana bir §ey olsa çocuklarim yalniz kalacak diye kendime ondan dikkat ediyorum "(K4,4,3).
"Sagligim benim için önemli. Çünkü ailem var, çocuklarim var, çocuklarim küçük o yüzden bilmiyorum. Yani ciddi bir karar vermek zorundayim da §u anda da belki de i$ bakacagim ama hiç bir§ey sagligimdan önemli degil. Sagligimdan önemli degil"(K6,4,3).
"Ilerde belki de örnek olurum, ilaçsiz denetecegim yani size, uygulatacagim. Çok ho§uma gitti. ln§allah bir üç ay sonra falan biryil içinde belki de ben kendim, ilacimi birakirim "(K9,4,3).
"Ileriye dönük, gelecegi önceden ya§ar ve sonra gelecekteki sorunu en aza indirgerim. O açidan daha kolay uyum sagladigimi dü§ünüyorum...l§te inanmak gerekiyor ama ya§amak onlar için degerli ise baçarirlar. Benim için degerli. Ideallerim var, belli bir acamaya gelmi§im. Tam meslegimde zirve noktasina gelmi§im bundan sonra yarim bir insan gibiya§amak veya bu hayattan gitmek gibi bir§eyi niye tercih edeyim....l§te insanlar için ya§amanin bir anlami varsa, hedefleri varsa ama hedefleri yoksa ya§amanin bir anlami yoksa, eski ali^kanliklarindan vazgeçmek noktasinda, o kadar kolay degil diye dü§ünüyorum "(K10,4,3).
Daha sonra; 8/10 ile farkindalik alt temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Biliyorum ben benim §eyim, §eyde bekliyorpusuda bekliyor...Ben onu biliyorum ben onu çünkü yesem ben onu yükselecegini biliyorum. Onu yükselten §eylerden mümkün oldugunca az miktarda alacagim veya hiç almayacagim"(K1,4,4).
"Benim gördügüm kadariyla ögrenme ihtiyacim var, bazi bilgileryava§ yava§ geliyor zaten "(K2,4,4).
"Dün kahvalti yaptim, uyumu§um. Bir kalktim 235 (Kan §ekeri). Acaba yedikten sonra uyumamin §ey etkisi olabilir mi? Bizim vücudumuzda çali§mayan pankreas mi?"(K6,4,4).
"Çok güzel de gidiyor benim açimdan. §imdi ben elimden geldigi kadar bu §eyi tanimaya ba§ladim, tanidim da. Önerdiginiz §ekilde yani yapacagimiz §eyleri de. Dersimizi de çali§iyoruz. Ögrenmek istedigim; bu haftaki bu ö^ümlerde ini§ler çiki§lar oldu bazen oralarda. Neden oluyor? Onu merak ediyorum"(K9,4,4).
"Degifimin iyi tarafi, sagligim daha yerinde olacak, stresim azalacak, geçici bu tür ataklar yafamayacagim, hastaneye, acile fazla gitmek zorunda kalmayacagim. Dogada fiziksel aktiviteler yaptigim için daha saglikli olacagim, insanlari daha iyi tolere edecegim, sosyal ilifkilerim daha fey olacak, saglikli olacak"(K10,4,4).
Daha sorna DM tip II tanili katilimcilarin psikososyal uyumda ya^anan engellerle ba£ etmeye ili^kin görü^lerinde; 7/10 ile sosyal destek alt temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Insan bazen çok sinirlendiginde 'Tamam fekerin yükselir" diyecek, öyle birisinin de olmasi rahatlatiyoryanindaki birinin de o yönden destegi olmasi iyi bir fey...Tabii fekeri azaltti mesela bizim ekip, bizim tayfa (ailesini kastediyor) fekeri azaltti. Toplamda hastaya da kiymet verilmemesi aslinda sikinti...Yani bir de hastayi ögrensin insan odun gelmedi, 70 bin yildir psikolojik bir varlik oldugumuz belli. Bu geçifi aslinda yönetmek gerekiyor. Sadece hadi "Glifor kullan"diye. Tamam ben Gliforu kullanayim da. Glifor kim? Benim vücudumda ne var? O niye oldu? Niye sadece O? Niye bu önümde falan?Bunlarin toplam feyi anlatilmadigi zaman, hastanin psikolojisini keskin çizdiginiz zaman. Hof olmuyor"(K2,4,5).
"Yo ben güveniyorum tam anlamiyla güveniyorum. Asistan da olsalar, hocalarina soruyorlar, danifiyorlar. Mikrofon alip bagirmak lazim "feker hastaligi, yemek hastaligi degildir, yediginiz için oluyor bütün bunlar, yememeniz lazim"diye. Her tarafa bilboardlara asmak lazim "(K3,4,5).
"Sizlerin bize destek olmasi He kaliteli yafam mümkün oluyor. Siz destek olmasaydiniz ben bunlari uygulayamazdim. Yapamazdim gerçekten siz biliyorsunuz. Tabii yani ben bunu çocuk oyuncagi basit görmezdim. Sizin sayenizde, desteginizle sagligima kavuftum. Uç tane ilaçla bafladim, bir ilaca düftüm"(K9,4,5).
Daha sonra; 7/10 ile korku alt temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Vücuda zarar veriyor yükseldikçe, mesela böbreklere degil mi? Mesela damarlarda tikanmalar, mesela görme kayiplari, ayaklarda yaralar yapabiliyor, kalpte sikinti. Bir fey olmaz bundan dedigin zaman zamangelecek olacak"(K1,4,6).
"Benim en çok korktugum fey o biliyor musun? Yanigidip sapsari çikiyorlarya feyden (Diyalizi kastediyor). Yok dikkat etmemiz lazim...Benim tek korkum böbregime, funa, buna bir sikinti olmasin...Elin ayagin kesildikten sonra yine yafarsinda belki de olmaz yaniçolukçocugumuz var kendimiz için de degil"(K6,4,6).
"Böyle bir atak geçirmeseydim herhalde böyle ciddiye almazdim. Tabii endifelenme oluyor. Yine öyle bir atak geçirecegim endifesi var. O atak çok rahatsiz edici bir atak. Vücudun belli bir kismini veya belirli bir süre veya uzun bir süre ben de geçici bir süre oldugu için kontrol edemedim"(K10,4,6).
Daha sonra; 7/10 ile inanç ve gayret alt temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Bizi (kendini kastediyor) ayaga kaldiran düfünce neydi? "Bu hastaligi yenebilecegimiz dürtüsü, inanciydi"...Daha saglikli olacagima inandim. "Mücadele eden bir adam" olarak devam etmek isterim. Öleceksem bile iyi hissettiriyordu mücadele ederek devam eden bir adam olmak ve bana iyi hissettirdi galiba"(K2,4,7).
"§imdi ben dedim ya çok istekliyim, kararhyim, bir anda karar verdim bu bana geldigi zaman, hastalik degil kardef. Ben bunu nasilyok ederim, nasil indiririm? Bunun mücadelesi yani tek istedigim bu yani. Benden geçti diye birakirsan olmaz, demek istedigim ben bunu ilaci birakiyorum ama yemeye devam edersem olmaz. Tabii bununla ben mücadele ediyorum ve ögreniyorum"(K9,4,7).
'Degi§ecegim inaniyorum. Yani her §eyi daha dikkatli bir§ekildeyapmaya gayret ediyorum...^u anda bunlari tarti§mamiz da biliyorsunuz insanlarin bir§eyi eyleme dönü§türebilmesi için öncelikle ona inanmasi gerekir, inandigi §eyi degerli bulmasi, degerli buldugu §eyi kurallara dönü§mesi...Tabii burada irade çok önemli. Inanmak çok önemli. Inanmasi gerekiyor. Evet yani inançtir zaten kültürel açisindan, kültürel ara§tirmalarda yapiyorum. Davrani§ artifaktir benim diyete uymam, düzgün egzersiz yapmam, ayak bakimi yapmam, di§ bakimi yapmam artifakt davrani§tir. Davrani§in altinda ne vardir? Once inanmak vardir. Bu inanmak degere dönü§ür. Deger kurallara dönü§ür. Kurallarda davrani§ olarak kendini gösterir. Oyle inanmalari gerekir. Oyle bir §eyin olmasi gerektigine inanacaklar. Ben ona inandigim için kurtariyorum. Davrani§ gösterdiginde artifaktlardir artik somutla§mi§ halde. Ama kökende inançyatar"(K10,4,7).
Daha sorna; 6/10 ile öz-ke^if alt temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarm bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Ben dogada yürümeyi çok seviyorum ya da ba§ka bir ortam degi§tirmeyi tercih ediyorum. Giderdim bir denizin kenarina mesela tophaneye giderdim, otururdum veyahut da ba§ka biryere giderdim o denizin kenarinda deniz seyretmek bana huzur veriyordu. Orada buluyordum kendimi"(K7,4,8).
"Benim sakin olmam lazim. Ibadet ediyorum etmesem zaten benim canim çikip gidecek Yürüyü§ümü yapacagim "(K8,4,8).
"Yok yok takmiyorum. Di^arida aliyorum solugu, hemen di§ariya atiyorum kendimi, evden uzakla§iyorum, bisikletle giderim, biraz yürürüm, biraz onbe§ dakika pedal çevirdikten sonra hemen oturum...Bir arkada§ bulursam, hemen muhabbette dalarim, rahatlarim. Kendimi uzakla§tiriyorum stresli ortamdan. O anda hiçbir §ey dü§ünmüyorum "(K9,4y8).
"$u anda belli boyutta ibadetimi de yava§ yava§ yapmaya ba§ladim. Nedir? arkada§lik, dostluk sohbetler...Insanlarin manevi boyutu da var. Manevi açidan da diger boyutta da bakmak gerekir diye dü§ünüyorum. O boyutunda oldugunu dü§ündügüm için ibadetin bana huzur verecegini rahatlatacagini dü§ünüyorum. O öfkelendigim §eyler zihnimde tekrar bir me§gul oluyoryürüdükçegeliyor, geliyor, yok oluyor, sönüyor"(K10,4,8).
Daha sonra; 6/10 ile gerçekler ve umut alt temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Ilk ben rahatsizligimi ögrendigimde ki bir adamin tavri çok önemliydi; co§kulu bir adam konujmasi falan da "Abicim o kadar mesele degil, sen §ey yapma, sporumuzu yapariz, bir de yemeye dikkat ederiz. Bunlar da hiç sikinti yok, keyfini bozma" dedi. Hem babacan, hem arkada§, hem hallederiz tarzinda...Ben hikâyelerde §eyi çok severim; hayatin gerçegini ama en sonunda umudu çok severim. Hayat bir gerçek, hayat devam edecekse umutla devam etmeli"(K2,4,9).
'Yani bu yakin bir zaman bu, iki-iki buçuk aydir hastaligim. Bu uzun bir süreç. "Ba§ardim" diyemezsiniz, kontrol §eyi var ama ba§aracagima inaniyorum."(K6,4,9).
"Her ne kadar tepki olarak bunun §ey olmadigini bildigim halde benim dipnda bir gerçeklik de var. Bir kendi içimizdeki dünya, bir de dipmizdaki dünya. Di§imizdaki dünya diyor ki " Tip 2 diyabet, §eker hastaligi varsa bunun §eyiyok, tedavisi kontrollü ya§am, bu kontrollü ya§am içerisindeki boyutlardan birisi de ilaçtir" Bunu bu §ekilde sürdürecegiz"(K10,4,9).
Daha soma; 5/10 ile sosyal çevre baskisi ile ba£ etme temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
" Zaten bir yere gidecegim zaman davete öglen kesinlikle yemek yemeden gidiyorum. Eski yey olurdum duyurmak istemezdim diyet yaptigimi, yeyi. §imdi çok rahat söylüyorum, duyuruyorum. "Bana yeker hastaligi teyhisi kondu ama yansliyim böyle böyle bir bayanla taniytim." diyorum. "Çok faydasi oldu bana " diyorum "(K4y4y10).
"Hiç onlari duymuyorum, çok abartiyorsun, birak ya gibi baskilar, çok baskilar oluyor. Çok sinir bozucu bu davraniylari. "Ne demekyemem etmem"diyorlar. Ben de orada yunu diyorum empati kurmalari için "Bu hastaligin bey dakikada bana ne yapacagini gördüm. Siz de benim yerime o bey dakikayi. Akilli bir insansam bu hastaligin bana yapacagi yeyi gördüysem bu yekilde dikkate almam gerekir. Siz bunu yiyin dediginizde yemeyecegim. Bunu bilinyani boyuna ugraymayin diyorum"(K10,4,10).
Daha sonra; 4/10 ile sagligin önemi temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Saglik olmazsa hiçbiryey olmaz"(K1,4,11).
"Sagligima kavuyacagim, daha iyi bir tarafi yok yani tek. Tek cevap (K5,4,11).
"Baskidan Kurtardim. "Gerek yok" dedim. Çünkü sagligimi etkiledigini düyünüyorum "(K6,4,11).
"Yayam benim için önemli. Tabii bu ikisi de birbiriyle baglantili saglikli olmadan da yayam olmuyor...Tam saglikli olmak; istedigingibi davranmak vesaire"(K10,4,11).
Daha sonra; 3/10 ile mutluluk temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Ben de biraz sevindim yani yimdi gerçekten. Evet demek ki normalin altina, gida mesela normalin altina biraz düyürdügümüz zaman demek ki denge ufak ufak saglaniyor yani "(K1,4,12).
"Bende merak ediyorum bilmiyorum böyle çok yey oluyor her geliyimizde degiyik bir yeyler oluyor, güzel oluyor, ben çok mutlu oluyorum...Hem kan degerlerinde, hem his olarak kendimi iyi hissetmemde. Kendimi daha fit, daha mutlu, daha enerjik hissetmem "(K5,4,12).
"...Small giyersiniz deyince yöyle bir yayirdim, baktim, giydim yu yekilde, bayagi bir yetiykinin giyebilecegi en düyük bedeni giyiyorum. Bundan güzel bir mutluluk olmaz"(K10,4,12).
Daha sonra; 2/10 ile kriz yönetimi temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Yapacak bir yey yok. Kriz yönetimi aslinda sevdigimde bir yeydir. Tabii krizin firsati olma durumu var...Eger gerçek bir duruy varsa, firsatlar da geliyor, yani saglik olsun, iliykilerde olsun iyidir'(K2,21,13).
"Tabii kriz dediginiz o olay var ama. Kendine iyi bakarsan, normal insanlargibi, hiç bir sikintin yok Saglikli biryekildeyayaminizi sürdürebilirsiniz. Bunu da bu görüymelerden, okudugumuz, verdiginiz kitapçiktan, telefonía görüymelerimizden falan bunlari yey yapti m yani"(K6,21,13).
Daha sonra DM tip II tanili katilimcilarin psikososyal uyumu ba^armaya ili^kin görü^lerinde; 1/10 ile ödüllendirme temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcinin bu konudaki görü^leri a^agida verilmi^tir:
"Acindirmamak lazim yani durumu, sagligi toparlayip, bir de olmasi gerekene geçildigi zaman bir bayari olarak bir yey varsa ki yükür degerlerde normale dönüyor vücudun kendini hissettigin degerlerinde hissettigi ve enerjisinde iyi olmasi, hani bir fey vardir ögrenme psikolojisinde; ödüllendirme en önemli feylerden biridir onun gibi iyi olmasi. Bu problem degil. Ifin ödüllendirme kismi, insanoglu psikolojik bir varlik en nihayetinde. Ifin ödüllendirme kismi çok çok daha kiymetli"(K2,4,14).
Son olarak DM tip II tanili katilimcilarm psikososyal uyumda yajanan engellerle baj etmeye ilijkin görüjlerinde; 1/10 cesaret temasinin yer aldigi görülmektedir. Katilimcilarin bu konudaki görüjleri ajagida verilmijtir:
"Tabii, tabii kendini önemsemekle yine dediginiz o kötü çikti meselesinden korkmamak Yani yüzlefmeye cesaret etmek. Cesur davranmak Kanser çok çok daha farkli bir rahatsizlik yani yüzlefme meselesi çok ciddi bir rahatsizlik hani bunun nasilçüzülecegi kismina geçmek artik hastaligi kabullenme"(K2,21,1S).
Tip 2 DiyabetesMellitus tanili katilimcilarin psikososyal uyum ile ilgili görüjlerini genel olarak yorumlarsak; psikososyal uyum süreci, psikososyal uyum sürecinde yajanan engeller ve psikososyal uyum sürecinde yajanan engellerle baj etme ile ilgili belirtilen alt temalardan olujmaktadir. Tip 2DiyabetesMellitus tanili katilimcilarin 7/10'si sosyal çevre baskisindan söz ederken sadece 5/10'i bu engellerle nasil baj edeceklerine ilijkin çözüm önerilerinden bahsetmijlerdir. Buna ragmen katilimcilarin çogu (9/10) rol modelinin, psikososyal uyumu bajarmaya katkisini ifade etmijlerdir. Ayrica, katilimcilarin çogu (9/10) psikososyal uyumu bajarma konusunda; sosyal destek (7/10), korku (7/10), inanç ve gayret (7/10), hedef (7/10) alt temalarindan söz etmijleridir.
Tarti^ma
Katilimcilarin psikososyal uyuma ilijkin görüjleri genel olarak degerlendirildiginde, katilimcilarin görüjlerinden anlajilacagi üzere, psikososyal uyum; psikososyal uyum süreci, psikososyal uyum sürecinde yajanan engeller ve psikososyal uyum sürecinde yajanan engellerle baj etme üst temalardan ve bunlara ilijkin alt temalardan olujmaktadir. Katilimcilarin psikososyal uyuma ilijkin görüjlerinden anlajilacagi üzere, psikososyal uyumun önemini ifade etmijledir. Örnegin; K2...Ki herhalde hastaligin üç boyutlu var...Bir fiziksel boyutu var, vurulan kisim, burada bir kesik var. Bir de bu kesikle yafamayi ögrenme kismi var. Psikolojik. Bir de ifin tibbi, yani ilaç kullanma falan boyutu var. Ki üçü de herhalde birbirinden önemli ki psikolojik kismi o da hastaya göre degifir ama herkes etkileniyor sonuçta. Çünkü korkulan bir hastalik jeklinde belirtmijtir.
K9, "Çok mutlu oldum, uçuyorum. Çok saglikli. Ben seviyorum, Allah var ya iyi ki diyabet olmufum yoksa ben bu kilolari veremezdim alirdim. Bu hastalik gelmeseydi bana ben yerdim, belki kalpten giderdim belki bafka bir fey olurdu...Tabii kendimi bafka bir fey de görüyorum artik bafka biryafantida görüyorum. Kaliteli yafamda görüyorum. Eskiden basit yafamdaymifim" jeklinde açiklamijlardir. Tuncay ve arkadajlari (2008), Peyrot ve arkadajlari tarafindan yapilan çalijmalarda (2013), psikososyal uyumun öneminden bahsedilerek; duygusal açidan iyi olmanin diyabet özbakim ve diyabet öz-yönetiminin önemli bir bilejeni oldugu, psikolojik ve sosyal sorunlarin ailenin ve diyabet tanili bireylerin diyabet bakim görevlerini riske atabilecegi, bireyin baj etme yetenegini bozabilecegi belirtilmektedir. Ayrica Aikens tarafindan yapilan bir arajtirmada (2012) Diyabete bagli duygusal kaygilarin diyabet öz-yönetimi ve metabolik çiktilari etkiledigini ortaya koymaktadir. Karlsen ve arkadajlari (2011) tarafindan yapilan arajtirmada da saglik profesyonellerinin diyabetle psikososyal olarak baj etmeye daha fazla önem vermeleri gerektigi belirtilmektedir. Bu bulgular ara^tirma sonuçlarimizla uyumluluk göstermektedir.
Katilimcilarin psikososyal uyuma ili^kin görü^lerinden anla^ilacagi üzere, psikososyal uyumda, uyum sürecinden ve bu uyum sürecinin a^amalarindan söz etmi^lerdir. Ornegin; K2, "Murat Mentepin çok sevdigim bir sözü vardi hastalandiginda ilk o aklima geldi. "Insan dogasi ilk itibariyla uyuma odaklidir en büyük hastalikta bile insan kendini 1520 gün içinde toparlar, normalini o hastalik olarak kabul eder. " Bende de oldu yani yok ki o kadar uzun sürmedi bir de ilk bir hafta sonra normalim bu artik'a bagladim. Ilk bir hafta gibi "hastayim artik"§eyi vardi... Qimdiye kadaryolculugumuz iyigidiyor"diye ifade etmektedir. Katilimci K4, "Birden olmayacak da yava§ yava§ i§te \ K6 ,"Evetpsikolojik olarak. Yani bir §ok etkisine girmi§tim. Hiç beklemedigim bir anda hiç beklemedigim bir §ey olunca, bir de haplar, doktor, ko§u§turmaca falan...Kötü oldum. Hastaymiçsin gibi, toplumdan farkliymi§im gibi...Geçen hafta ve ondan önceki hafta bu tür§eylerin azaldigini, geçen hafta da hiç bir§ey kalmadigini fark ettim. Artik normal...§eker hastasi oldugumu çogu zaman unutuyorum. Once hep aklimdaydi. §u an çogu zaman yani yüzde 90 unutuyorum ' ^eklinde açiklami^lardir. Roy uyum modelinde uyumun a^amalari olan bir süreç oldugu belirtilmektedir. Roy uyum modelinde üç düzeyde ele alinan; uzla^maci, dengeleyici ve mükemmel uyum ile ara^tirmamizin bulgulari benzerlik göstermektedir (Hanna ve Roy 2001, Çatal ve Dicle 2014).
Psikososyal uyum sürecinin en kritik a^amalarindan birisinin psikososyal uyumda ikilem oldugu katilimci görü^lerinden de anla^ilmaktadir. Ornegin; K3, "Belki yenerim onu da yenerim ama i§te §u ara var öyle bir §ey...Evet yapabilirim onu, kendime güvenmiyorum o konuda. "Yeter be" diyebilirim", K5, "Ah evet kilo vermeye ba§lamazsam çok umutsuz görüyorum; yani çok çok kötü görüyorum 10 yil sonra gelecegimi. Ama i§te eger kilo verebilirsem o zaman daha umutlu bakabilecegim", K10, Tabii, tabii biraz daha kipligimin de ona göre degi§mesi gerektigini, anlayi§li sabirli uzla§maci olmam gerektigini, ben orada aslnda yanli§ yapiyorum. Haksizim. Dogru degil bu. Bu noktadayim yani. Böyle olmasi gerektigini de §u anda dü§ünüyorum. Bunu uygulamaya ne kadar adapte edebilirim bilmiyoruml £eklinde ikilemlerini ifade etmi^leridir. Ara^tirma bulgularimiz, Miller ve Rollnick'in (2002) belirtilen davrani^ degi^iminde ikilem geli^mesinin önemi konusundaki görü^leriyle tutarlilik göstermektedir. Psikososyal uyumu ba^armada, ikilemin önemli bir a^ama oldugu dü^ünülmektedir.
Katilimcilarin görü^lerinden de anla^ilacagi üzere, alanyazindan farkli olarak psikososyal uyuma engellerden sosyal çevre baskisi ortaya çikmi^tir. Ornegin K2, "Oradaki acima hissi belki de yani baçkalarindan duyabilecegim "çok gençsin, çok acima hissi, hastalktan daha büyük bir hastalik gibi"geldi bana... Bazilari §eker bula§ici mi diye dü§ünüyor. Ben de bula§ici mi dü§ündüm yani §eker acaba bula§ici mi diye 10 saniye dü§ündüm, ama dü§ündüm"...Kimse kötü, çirkin veya bozuk, klasik tabirle bunlardan istememegibi bir e§ya alrken bile maalesef bu boyutsal durum, diger durumda da var, insan ili§kilerinde de var" K6, "Sadece yakin arkada$larim...§ey degil, hani utandigimdan degil yani, §ey ortam olmadi veya §ekerim olçerken biri geliyor soruyor; "Ne yapiyorsun? I§te böyle böyle" diyorum.'Kl0,'Di§aridan bazen yani oluyor, çok abartiyorsun falan" ^eklinde belirtmi^lerdir. Sosyal çevre baskisinin, psikososyal uyumu engellemede önemli bir rolü oldugu söylenebilir.
Katilimcilarin görü^lerinden de anla^ilacagi üzere psikososyal uyuma engellerden zorlanma alt temasini ifade etmi^lerdir. belirlenmi^tir. Ornegin K1, "Kadayifi çok seviyo- rum. Zor zor belki uygulayamayan bile olur yani. Çok zor gerçekten çok zor...Dayanamiyoruz", K5, 'Yani açligimi nasilyapi§tiracagimi bilemem. Bu konuda da bana bir §ey önerirseniz sevinirim. Belki ilk günlerde özellikle olabilir bu durumun. Hani o açliktan dolayi bir §eylere saldiririm diye korkuyorum...Bu kadar çabahyorum, çok az yiyorum aslinda ama zorlaniyorum, bilmiyorum denedim de", K6, "Hele bu §eyden sonra daha da zor olacagini dü§ünüyorum. Dayanamiyorum. O da sikinti yaratmaya ba§ladi bende...Ba$arabilecek miyiz? Yapabilecek miyiz? Kontrol edebilecek miyim? Yani her §eyden korktum böyle kaçirir miyim ucunu diye'^eklinde ifade etmi^lerdir. Katilimcilarm görü^lerinden de anla^ilacagi gibi psikososyal uyumda engellerden biri zorlanmadir. Carolan ve arkada^lari (2014) tarafindan yapilan nitel ara^tirmada da odak grup görü^melerinde ortaya çikan tema ile benzerlik göstermektedir.
Katilimcilarin görü^lerinden de anla^ilacagi üzere, psikososyal uyumda ya^adiklari engellerle ba£ etmede, hedef alt temasi ortaya çikmi^tir. Ornegin K2, "Ondan öncesinde dikkat ediyordum saglikli olabilmek için, çok olmasa da genel olarak dikkat ediyordum... Kendime bilgi olarak 80 ya§ina geldigim zaman artik yeni bir beden olmayacak bu bedende devam edeceksin bununla devam edeceksin yola", K4,"Evet, en önemli kendim, ben saglikli olursam iki tane kizima da daha iyi bakabilirim... bana bir §ey olsa çocuklarim yalniz kalacak diye kendime ondan dikkat ediyorum", K9, "Ilerde belki de örnek olurum, ilaçsiz denetecegim yani size, uygulatacagim... Çok ho§uma gitti...ln§allah bir 3 ay sonra falan biryil içinde belki de ben kendimi, ilacimi birakirim", K10, "Ileriye dönük, gelecegi önceden ya§ar ve sonra gelecekteki sorunu en aza indirgerim. Bu benim ya§am tarzim. O açidan daha kolay uyum sagladigimi dü§ünüyorum... I$te inanmak gerekiyor ama ya§amak onlar için degerli ise baçarirlar. Benim için degerli, ideallerim var" ^eklinde açiklami^lardir. Katilimcilarin görü^lerinden de anla^ilacagi üzere hedefin olmasinin psikososyal uyumda ya^adiklari engellerle ba£ etmede olumlu katkisinin oldugu görülmektedir. Miller ve Rollnick (2002) tarafindan belirtilen davrani^ degi^iminde hedeflerin olmasinin önemi, ara^tirma bulgularimizla tutarlilik göstermektedir.
Katilimcilarin psikososyal uyuma ili^kin görü^lerinden anla^ilacagi üzere, psikososyal uyumda ya^anilan engellerle ba£ etmede alanyazinda belirtilmeyen rol modeli alt temasindan bahsetmi^leridir. Ornegin K4, diyabet konusunda apoletleri oían, uzun süredir diyabet olan bir hasta.... Ulkeyiyöneten bir adamin bile böyle bir sorunu olabiliyor ve bununla ba§a ediyor. Günlükyaçamini gayet güzelsürdürebiliyor sen deyapabilirsin", K4, "bildigim kadariyla ben zaten konu§kanim... onlar da yapmaya ba§ladi biliyor musunuz, çayin yaninda...Bilinçlendim, hatta komçularima olsun, arkada§larima olsun anlatiyorum", K5, "Ilhan hocaya ben gipta ettim. Kaç ayda verdi O biliyorsunuz degil mi?3 ayda 18 kilo. Resmen böyle §ey olmu§, sülün gibi derlerya", K6, "Biliyorum yani çok duydum hatta hep Vehbi Koç örnegini verirler...Diyabetmi§ ve 98 ya§ina kadar ya§ami§" ^eklinde ifade etmi^leridir.Katilimci ifadelerinden de anla^ilacagi üzere rol modelinin diyabette psikososyal uyum sürecinde ya^anan engellerle ba£ etmede etkili oldugu söylenebilir.
Ayrica, katilimcilarin psikososyal uyuma ili^kin görü^lerinden anla^ilacagi üzere, psikososyal uyumda ya^anan engellerle ba£ etmede sosyal destek alt temasindan bahsetmi^lerdir. Ornegin; K2, "Insan bazen çok sinirlendiginde "tamam §ekerin yükselir diyecek", öyle birisinin de olmasi rahatlatiyor yanindaki birinin de o yönden destegi olmasi iyi bir §ey", K9, "Sizlerin bize destek olmasi ile kaliteli ya§am mümkün oluyor. Siz destek olmasaydiniz ben bunlari uygulayamazdim. Yapamazdim gerçekten siz biliyorsunuz. Tabii yani ben bunu çocuk oyuncagi basit görmezdim. Uç tane ilaçla ba§ladim, bir ilaca dü§tüm" ^eklinde açikla- mijlardir. Katilimci görüjlerinden de anlajilacagi üzere sosyal destegin olumlu katkisinin oldugu bulgusu, Huixia'nin (2008), Peyrot ve arkadajlari (2013), Shayeghian ve arkadajlari (2015) ve Rotberg ve arkadajlari (2016) tarafindan ortaya koyulan bulgularla tutarlilik göstermektedir. Ancak, katilimci görüjlerinden de anlajilacagi üzere psikososyal uyum sürecinde, sosyal destegin iki türlü etkisinin ortaya çiktigi; hem psikososyal uyum sürecinde yajanan engellerde olumsuz, hem de psikososyal uyum sürecinde yajanan engellerle baj etmede olumlu katkisi oldugu ifade edilebilir.
Katilimcilarin psikososyal uyuma ilijkin görüjlerinden anlajilacagi üzere, psikososyal uyumda yajanilan engellerle baj etmede öz-kejif alt temasindan bahsetmijleridir. Örnegin; K7,"Ben dogada yürümeyi çok seviyorum. Giderdim bir denizin kenarma mesela tophaneye giderdim, otururdum..O denizin kenarinda deniz seyretmek bana huzur veriyordu, K9, "Yok yok takmiyorum, diçarida aliyorum solugu...Bisikletle giderim, biraz yürürüm, biraz 15 dakika pedal çevirdikten sonra hemen oturum...bir hava alirim, kendime gelirim...Kendimi uzaklaçtiriyorum stresli ortamdan" K10, "iu anda belli boyutta ibadetimi de yavai yavai yapmaya bailadim. Ama yani çok üst düzeylerde de yapabilecegimi de düiünmüyorum " jeklinde belirtmijledir. Arajtirmamizin bu bulgusu, Whittemore ve arkadajlarinin (2002) yaptigi çalijmadaki hastalik tehdidi ve zararinin farkindaligi sonucu ortaya çikan korunma duygusunun öz-kejife yol açtigi görüjüyle ve yine Whittemore ve arkadajlari tarafindan yapilan çalijmada (2004) ortaya koyduklari Tip 2 Diyabette psikososyal uyum için bireysel hedef ve stratejilerin önemi konusundaki görüjleriyle tutarlilik göstermektedir.
Arajtirmanin sinirliliklari junlardir; arajtirma yalnizca Akdeniz Universitesi Hastanesi Endokrin ve Metabolizma poliklinigi'ne gelen DM tip II tanili bireyler üzerinde uygulandigi için sonuçlari tüm DM tip II tanili bireylere genellenemez. Nitel arajtirmalarda veri toplama süreci sözlü ve sözsüz iletijim tekniklerine dayanilarak sürdürüldügü için iletijim kurulabilen diyabetli bireyler örnekleme alinmijtir. Ayrica, nitel arajtirma sonuçlari dogasi geregi genelleme amaci bulunmadigi için sonuçlar sadece görüjme yapilan bireylere genellenebilir.
Sonuç ve Öneriler
Katilimcilarin psikososyal uyuma ilijkin görüjleri; psikososyal uyum süreci, psikososyal uyum sürecinde yajanan engeller ve psikososyal uyum sürecinde yajanan engellerle baj etme üst temalarindan olujmaktadir. Psikososyal uyum sürecinde; tetikleyici faktörler, uyum süreci uyumun önemi, geçmijle ilgili öz-elejtiri, ikilem, diyabette cinsel sorunlar, diyabetle yüzlejmek, diyabetle ilgili algi, holistik bakij açisi, belirsizlik alt temalari belirlenmijtir. Psikososyal uyum sürecinde yajanan engeller ise; sosyal çevre baskisi, zorlanma, ögrenilmij çaresizlik, yalnizlik, kisitlanmijlik, saklama, meydan okuma, kijilik yapisi, görmezden gelme alt temalari ortaya çikmijtir. Psikososyal uyum sürecinde yajanan engellerle baj etme ise; rol modeli, öz-etkililik, sosyal destek, korku, inanç ve gayret, hedef, farkindalik, öz-kejif, gerçekler ve umut, sosyal çevre baskisi ile baj etme, sagligin önemi, mutluluk, kriz yönetimi, ödüllendirme, cesaret alt temalari ön plana çikmijtir. Böylece katilimcilarin psikososyal uyum sürecini nasil yönettikleri, psikososyal uyumda hangi engellerle karjilajtiklari, bu engellerle nasil bajettikleri ortaya konmujtur.
Bundan sonra yapilacak nitel ve nicel arajtirmalarda, DM tip II öz-yönetimi konusunda psikososyal boyutu daha kapsamli bir jekilde ele alan çalijmalar yapilabilir. Böy- lece DM tip II öz-yönetimini ba^armada geleneksel, paternalist yöntemler yerine psikososyal boyutu dikkate alan radikal hümanist giri^imler planlanabilir.
Kaynaklar
American Diabetes Association (2016) Standards of medical care in diabetes. Diabetes Care, 39(Suppl 1):1-105.
Aikens JE (2012) Prospective association between emotional distress and poor outcomes in type 2 diabetes. Diabetes Care, 35: 2472-2478.
Carolan M, Holman J, Ferrari M (2014) Experiences of diabetes self-management: a focus group study among Australians with type 2 diabetes, J Clin Nurs, 24:1011-1023
Chen SM, Creedy D, Lin HS, Wollin J (2012) Effects of motivational interviewing intervention on self-management psychological and glycemic outcomes in type 2 diabetes: a randomized controlled trial. Int J Nurs Stud, 49:637-644.
Hanna RD, Roy C (2001) Roy adaptation model and perspectives on the family. Nurs Sci Q, 14:9-12.
Hunt C V (2013) Self-care management strategies among individuals living with type 2 diabetes mellitus: nursing interventions. Nursing: Research and Reviews, 3:99-105
Huixia S (2008) Effectiveness of a peer-led self-management program for older people with type 2 diabetes in China (Doctoral thesis). Quensland, Australia; Queensland University of Technology.
International Diabetes Federations (IDF) (2012) Global Guideline for Type 2 Diabetes. Brussels, International Diabetes Federation.
Karlsen B, Oftedal B, Bru E (2011) The relationship between clinical indicators coping styles, perceived support and diabetesrelated distress among adults with type 2 diabetes. J Adv Nurs, 68:391 -401.
Landis JR, Koch GG (1977) The measurement of observer agreement for categorical data. Biometrics, 33:159-174.
Lisbeth K. Minet R, Lnnvig E-M, Henriksen JE, Wagner L (2011) The experience of living with diabetes following a selfmanagement program based on motivational interviewing. Qual Health Res, 21:1115-1126.
Martins RK, McNeil Daniel W (2009). Review of motivational interviewing in promoting health behaviors. Clin Psychol Rev, 29:283-293.
Miller W, Rollnick S (2002) Motivational Interviewing: Preparing People for Change, 2nd Edition. New York, Guilford Press.
Miller ST, Marolen KN, Beech BN (2010) Perceptions of physical activity and motivational interviewing among rural AfricanAmerican women with type 2 diabetes. Women's Health, 20:43-49.
Patton, MQ (1990) Qualitative Evaluation and Research Methods (2nd ed.). Newbury Park, CA, Sage Press.
Peyrot M, Rubin RR, Siminerio LM (2006) Physician and nurse use of psychosocial strategies in diabetes care results of the crossnational diabetes attitudes, wishes and needs (DAWN) study. Diabetes Care, 29:1256-1262.
Peyrot M, Burns KV, Davies M, Forbes A, Hermanns N, Holt R et al. (2013) Diabetes Attitudes Wishes and Needs 2 (DAWN2): A multinational, multi-stake holder study of psychosocial issues in diabetes and person-centred diabetes care. Diabetes Res Clin Pract, 99:174-184.
Rotberg B, Junqueira Y, Gosdin L, Mejia R, Umpierrez GE (2016) The importance of social support on glycemic control in lowincome Latinos with type 2 diabetes. Am J Health Educ, 47:279-286.
Saglik Bakanligi Temel Saglik Hizmetleri Genel Müdürlügü (2011) Türkiye diyabet önleme ve control program eylem plani (20112014). Ankara, Anil Matbaasi.
Saglik Bakanligi (SB) (2016) Diyabetle yajamak. http://diyabet.gov.tr/index.php? lang=tr&page=32 (11 Temmuz 2016'da ulajildi).
Satman i (2011) TURDEP-II çalijma grubu. Türkiye diyabet prevalans çalijmalari: TURDEP-I ve TURDEP-II. 47. Ulusal diyabet kongresi. 11-15 Mayis 2011, Antalya, Türkiye.
Schwandt TA (2000) Three epistemological stances for qualitative inquiriy: interpretivism, hermenutics, and social construction. In Handbook of Qualitative Research (Eds NK Denzin, YS Lincoln):189-213. Thousand Oaks, CA, Sage.
Shayeghian Z, Aguilar-Vafaiea ME, Besharatb MA, Amiric P, Parvind M, Gillanie RK et al. (2015) Self-care activities and glycated haemoglobin in Iranian patients with type 2 diabetes: can coping styles and social support have a buffering role. Psychol Health, 30:153-164.
Strychar I, Elisha B, Schmitz N (2012) Type 2 diabetes self-management: role of diet self-efficacy. Can J Diabetes, 36:337-344.
Tuncay T, Musabak i, Gok DE, Kutlu M (2008) The relationship between anxiety, coping strategies and characteristics of patients with diabetes. Health Qual Life Outcomes, 6:79.
Türk Diyabet Vakfi (TDV) (2014) Diyabet Hakkinda Her jey. http://www.turkdiab.org/(11 Jubat 2014'de ulasildi).
Whittemore R, Chase KS, Mandle LC, Roy CS (2002) Life style change in type 2 diabetes a process model. Nurs Res, 51:18-25.
Whittemore R, Melkus GD, Grey M (2005) Metabolic control, self-management an psychosocial adjustment in women with type 2 diabetes. J Clin Nurs, 14:195-203.
WHO/IDF Europa (1990) Diabetes care and research in Europa. the Saint Vincent declaration. Diabet Med, 7:360.
World Health Organization (WHO) (2014) Diabetes. http://www.who.int/mediacentre/factsheets/fs312/en/ (08 Jubat 2014'de ulasildi)..
World Health Organization (WHO) (2016) Global Reports on Diabetes. http://apps.who.int/iris/ bitstream/10665/204871/1/9789241565257_eng.pdf?ua. (08 Jubat 2016'de ulasildi).
Xu Y, Toobert D, Savage C, Pan W, Whitmer K (2008) Factors influencing diabetes self-management in Chinese people with type 2 diabetes. Res Nurs Health, 31:613-625.
Yildirim A, Jim§ek H (2006) Sosyal Bilimlerde Nitel Arastirma Yöntemleri. Ankara, Seçkin Yayincilik.
Leyla Muslu, Akdeniz Üniversitesi, Antalya; Melek Ardahan, Ege Üniversitesi, Izmir; Ilhan Günbayi, Akdeniz Üniversitesi, Antalya.
Yazisma Adresi/Correspondence: Leyla Muslu, Akdeniz Üniversitesi, Hemsirelik Fakültesi, Halk Sagligi Hemsireligi AD, Antalya, Turkey. E-mail: [email protected]
Bu makale ile ilgili herhangi bir çikar çatismasi bildirilmemistir . No conflict of interest is declared related to this article
Çevrimiçi adresi / Available online: www.cappsy.org/archives/vol9/no1/
Gelis tarihi/Submission date: 4 Kasim/November 4, 2016 . Kabul Tarihi/Accepted 20 Aralik/December 20, 2016
You have requested "on-the-fly" machine translation of selected content from our databases. This functionality is provided solely for your convenience and is in no way intended to replace human translation. Show full disclaimer
Neither ProQuest nor its licensors make any representations or warranties with respect to the translations. The translations are automatically generated "AS IS" and "AS AVAILABLE" and are not retained in our systems. PROQUEST AND ITS LICENSORS SPECIFICALLY DISCLAIM ANY AND ALL EXPRESS OR IMPLIED WARRANTIES, INCLUDING WITHOUT LIMITATION, ANY WARRANTIES FOR AVAILABILITY, ACCURACY, TIMELINESS, COMPLETENESS, NON-INFRINGMENT, MERCHANTABILITY OR FITNESS FOR A PARTICULAR PURPOSE. Your use of the translations is subject to all use restrictions contained in your Electronic Products License Agreement and by using the translation functionality you agree to forgo any and all claims against ProQuest or its licensors for your use of the translation functionality and any output derived there from. Hide full disclaimer
Copyright Psikiyatride Guncel Yaklasimlar : Current Approaches in Psychiatry 2017