Content area
Full Text
Sheila Rowbotham (2013). Yeni Bir Çag Hayali: Yirminci Yüzyili Yaratan Kadinlar. (Çev.) Sugra Öncü. Istanbul: Sel.
Kitap Rowbotham tarafindan 2010 yilinda Ingilizce yazilmis, Türkçeye ise Sugra Öncü tarafindan çevrilmis ve 2013 yilinda basilmis. Sheila Rowbotham Ingiltere dogumlu sosyalist-feminist bir tarihçi hem akademi içerisinde yaptigi çalismalarla hem de toplumsal hareketlere katilimiyla bilinen bir aktivist ve devrimci. Bu çalismasindan önce Türkçeye çevrilmis olan çalismalari Feminizm, Sosyalizm ve Eylemde Birlik (Hilary Wainwright ve Lynne Segal ile birlikte)1, Kadin Bilinci, Erkek Dünyasi2, Kadinlar, Direnis ve Devrim3 ve Kadinin Gizlenmis Tarihi4'dir.
Yeni Bir Çag Hayali on bölüme ayrilmis her bölüm farkli bir konuyu ve o konuya dair mücadeleleri ve düsünceleri irdeliyor.
Kitabin giris bölümü anlattigi tarihsel dönemin sosyal,kültürel, siyasal ve iktisadi kosullarini ortaya koyarak basliyor:
"Artan rekabet ve düsen kârlar 1870'ler ile 1880'lerde baslayarak 1890'larin ortasina kadar devam eden bir buhran dönemine yol açti; 1890'larin sonuna dogru enflasyon bas gösterdi. Büyük ölçekli kuruluslarin dizginlenemeyen gücü, kentlerde mantar gibi büyüyen gecekondu semtleri ve kirsal yasamin yok edilisi karsisinda isçiler yeni bir mücadele ruhu gelistirirken yoksullarin vaziyetinden rahatsiz olan orta sinifin kimi kesimleri de sinifsal esitsizligi sorguladi. Kadinlar da erkekler gibi, ekonomi ve toplum konusunda beliren muhalif görüslere müdahale etmek için kendi deneyimlerinden yararlanarak olaylara el koymalari gerektigine dair bir zorunluluk duydu." (s.10)
Kadinlarin bu hareketli toplumsal durumdaki konumlari ise söyle özetleniyor:
"(...) kadinlarin is ve siyasal talepleri de dislanmalarina yol açiyor; erkeklere bagimliliklarini ve boyun egislerini sorgulanir hale getiriyordu. Kadin haklari hareketi kimi kadinlara diger haksizlik ve esitsizliklere direnme, toplumsal ve ekonomik yasami daha genis biçimde etkileme konusunda esin kaynagi oldu. Hem de kendi isteklerini gerçeklestirmeye iliskin içsel bir vaat tasiyor, kisisel varolus biçimlerini degistirme çabalarini destekliyordu. Kamu alaninda yeni bir role yönelen feministler, kadinlarin nasil olabilecegi ve kendi yasaminda neler yapabilecekleri konusundaki kültürel varsayimlari altüst etti." (s.10)
Fakat kadin hareketi birlesik tek bir hareket ya da örgüt haline gelmiyor hiçbir zaman. Diger hareketler, mücadeleler ve zihniyetlerle birlesiyor, ayrimlasiyor, çatisiyor, uzlasiyor. Anarsistlerden, reformculara, sosyalistlere, irkçilik karsitlarina, liberallerden cinsel özgürlük yanlilarina hatta Hiristiyanlara daha da ötesi mistiklere kadar pek çok unsur feminizmi ve kadin hareketini etkiliyor ve ondan etkileniyor. Bu çesitlilik pek konunun ve sorunun ortaya konmasini ve sorgulanmasini sagliyor, genis bir mevzi ve mücadele alani olusturuyor. O dönemde yasamis pek çok devrimci ve radikal kadin (ve erkek) günümüzde dahi rahatlikla...