Content area
Full Text
ÖZ
Ilk kez nerede kim tarafindan kullanildigi kesin olarak bilinmemekle birlikte 1871 yilinda Edward Tylor tarafindan Primitive Culture kitabinda yer verildigi iddia edilen kültür kavrami "toplum içerisinde yasamini devam ettirme zorunlulugu duyan insanoglunun bilgi, sanat, ahlak, gelenekler ve benzeri diger yetenek ve aliskanliklarini içeren karmasik bir bütün" olarak ifade edilmektedir. Farkli arastirmacilarin yaptigi farkli kültür tanimina ortak bir bakis açisi kazandiran UNESCO'nun kültür tanimina göre ise; "bir toplumu ya da toplumsal bir grubu tanimlayan belirgin maddi, manevi, zihinsel ve duygusal özelliklerin biles iminden olusan bir bütün ve sadece bilim ve edebiyati de gil, ayni zamanda yasam biçimlerini, insanin temel haklarini, deger yargilarini, geleneklerini ve inançlarini da kapsayan bir olgu" olmaktadir. Teknolojinin gelismesi ve insan yasantis ina etkisi kültürün degisik forma bürünmesine sebep olmus tur. Ortaya çikan bu yeni kültür formu "popüler kültür" olarak anilmaya baslamistir.
Halka ait, herkes tarafindan begenilen sevilen ve genis kitlelere özgü anlamlari ifade eden "popüler" kelimesiyle "kültür" kelimesinin birles iminden olusan Popüler Kültür; hem siradan insanlara uygun ve yönelik, hem de genel olarak halk arasinda kabul edilmis, yaygin ve geçerli anlamina gelmektedir. Ilerleyen teknolojilerle ve degisen ekonomik sartlarla yasamin ticarilesmesi popüler kültürün diger adiyla kitle kültürünün, egemen/yönetici güçler tarafindan üretilip yönetilmesi, kültür ürünlerinin standartlasmasi ve dagitim tekellerinin rasyonellesmesini getirmis; bu ise kültür endüstrisi kavramini ortaya çikartm istir. Bu nedenle, Adorno ve Horkheimer, kültür ürünlerinin metalasarak bir endüstri haline geldigi iddiasindan yola çikarak modern çagin kültürü için "kültür endüstrisi" kavramini kullanmislardir.
Kitle iletisim araçlarinin geliserek insan hayatinin merkezine yerlesmesi, kisisel ve toplumsal yasantinin önemli degis ikliklere ugramasina neden olmustur. Öyle ki, insanlarin neyi yiyecegini, neyi giyecegini, neyle eglenip neyle üzüleceg ine onlar karar verir duruma gelmislerdir. Hatta gündelik yasantinin belirli standartlar haline dönüs mesi, üretimin ve tüketimin dengelenebilmesi için önemli günler, geceler ve kutlanmasi gereken haftalar icat etmislerdir. Frankfurt Okulu mensuplarindan Horkheimer ve Adorno, kitle iletisim araçlarinin suni olarak yaratmis oldugu bu hayata elestirel bakarak Kültür Endüstrisi adin i koymuslardir.
14 Subat Sevgililer Günü'nün Kültür Endüstrisi kapsaminda ele alinip degerlendirildigi, bu teorik çalismada literatür taramasi yöntemi kullanilmis t ir. Bu kapsamda, Kültür Endüstrisi kavraminin ne oldugu üzerinde durulmus, kültür endüstrisinin tüketim alis kanligini nasil degistirdigi, yeni ihtiyaçlari nasil yaratigi ve satin alma duygusunun hep canli tutulmasi olgusunu nasil yerlestirildigi hakkinda bilgiler verilmistir. Teorik çerçevede ele alinan bu bilgilerin günümüz toplumlarinda...