Content area
Full Text
Süleyman Sükrü, Seyahatü'l Kübra, Yay. Hazirlayan: Hasan Mert. Türk Tarih Kurumu, Ankara-2003
Seyahatname kelimesi Arapça gezmek, gezi anlamindaki seyahat kelimesi ile Farsça nâme kelimesinin birlesmesiyle olusmustur.1 Çesitli amaçlarla yapilan seyahatlerin sonucunda ortaya çikan bu eserler tarihçilerin vazgeçilmez kaynaklari arasinda yer almaktadir. Ünlü Türk seyyah Evliya Çelebi'nin tarihçilige katkisi herkesçe malumdur. Söz konusu seyyahimiz Karçinzade Süleyman Sükrü'de Evliya Çelebi'nin seyahatine vesile olan rüyasi gibi bir rüya görmüs ve karsisinda beliren zat ona "Sen çok yerler dolasacaksin, basina çok seyler gelecek ve çok zahmetler çekeceksin, fakat sonun çok çok çok iyi olacak" der. Böylece seyyahimiz bu yolcuga çikmaya karar verir.2 Seyyahin bu seyahatinin altinda yatan diger bir husus ise sürekli tayin olmasina ne den olan Posta müdürü Bedri Bey'dir.3
Karçinzade Süleyman Sükrü hakkindaki ilk bilgilere eseri Seyahatü'l- Kübra'daki "Ahval-i Acizanem" baslikli kisimdan edinmekteyiz. Seyyahimiz 1282 (1865)'de Egirdir'de dünyaya gelmistir. Ailenin "Karçinzadeler" lakabini almasinin sebebi dedesi Sipahi Süleyman Aga'nin Arnavutluk'ta görev yaptigi sirada askeri üniforma olarak kullanilan ve kalçin olarak adlandirilan bir tür tozlugu giymesidir.4 Karçinzade'nin söz konusu seyahatnamesinin yani sira "Intibah-i Millet Yine Aldanmayalim Temel Çürüktür" ve "Menabi- i Servet. Vataninin Milletini Seven Okusun. Hamiyeti Olan Çocuklarina da Okusun, Insan Yedisinde Ne Ise Yetmisinde Yine Odur" adli iki risalesi daha bulunmaktadir.5 Süleyman Sükrü egitimini Egirdir'de tamamlamis Rüsdiye'yi bitirmistir. Bu dönemde Arapça ve Farsça'yi ögrenmis, cografya, matematik ve muhasebe egitimi almistir. Yine Egirdir'de Posta ve Telgraf Idaresi'nde çalisma hayatina baslamis, burada iki yil çalistiktan sonra Pozanti'ya tayin olmustur. Çesitli sehirlerde memuriyet hayatini sürdürürken Karesi vilayetine oradan da Istanbul yönetiminin karariyla Deyrizor'a (Suriye) sürgün edilmistir. Ardindan Deyrizor'dan firar eden seyyah Irak'in kuzeyinde bir müddet kaldiktan sonra Tahran'a gitmistir.6
1886 yilinda Süleyman Sükrü Bey Istanbul'dan görev yerine giderken Isparta ve Aglasun üzerinden Antalya'ya inerek Yunan bandirali bir gemi ile Mersin'e gelir. Buradan trenle Tarsus'a geçen seyyah daha sonra kiraladigi hayvana binerek Mezaroluk, Sariseyh, Gülek Bogazi, Tekir Yaylasi'ndan Pozanti'ya ulasir. Iki yil Pozanti'da görev yaptiktan sonra da Adana'ya geçer.
Karçinzade Süleyman Sükrü'nün "Seyahatü'l-Kübra" yani "Büyük Yolculuk" adli bu seyahatnamesi aktarana ait "Önsöz" (XIII), "Karçinzade Süleyman Sükrü ve Eseri Seyahatü'l-Kübra Hakkinda Bir Degerlendirme" (XV-XXI) ve seyyaha ait bir " Mukaddime"(3-5) ile baslamakta, "Dizin" (537-554) ve "Ekler" (554-556) kisimlariyla son bulmaktadir. Eserde herhangi bir bölümleme bulunmamasina ek olarak, döneme ait bir...